Uluabat Gölü’nün güzelleştirdiği Gölyazı

Bir zamanlar Rumlar ve Türklerin birlikte yaşadığı göl kıyısında bir yer olan Gölyazı, günübirlik gezi rotalarının başında geliyor. Uluabat Gölü kıyısında, Bursanın Nilüfer ilçesine bağlı bir balıkçı kasabası olan Gölyazı, doğası ve sakinliğiyle oldukça rağbet görüyor.Geçmişteki ismi Apolyont olan, tarihi MÖ 6.yya kadar giden ve uzun yıllar Bizans hakimiyetine bağlı olarak yaşayan Apolyont halkı, Osmanlının güçlenen akıncılarından kaçan, Bursa ve Mudanyadan gelenlerin toplandığı bir yer olur. Beldede bir su kemeri olan Deliktaş, kale kalıntısı olan Taş Kapı,surlar,antik tiyatro,Kız Adasında bulunan Apollon Tapınağı kalıntıları, Hagios Georgios ve Hagios Konstantinos kiliseleri bulunan tarihi kalıntılar. Yapılış tarihi bilinmeyen bir de camii bulunan Gölyazı, SİT alanı ilan edilmiş.Gölyazı Gezilecek YerlerBu tarihi kasaba yürüyerek gezilecek kadar küçük. İlk önce sizi yel değirmenleri karşılayacak. Ardından Rum kilisesini göreceksiniz. Günümüzde kültür evi olarak kullanılan Aziz Panteleiman Kilisesi oldukça gösterişli. Ardından Rum kızı Eleni ve Türk genci Mehmetin hüzünlü hikayesiyle özdeşleştirilmiş, kimi kaynaklarda 400 kimisinde 800 yıllık olduğu yazan, yıllara meydan okuyan devasa çınar ağacını geçtikten sonra,bir köprüden Rum sokaklarının bulunduğu adacığa geçiyorsunuz. Burada tarihi bir hamam ve Rum evleri bulunuyor. Tarihi sokakları gezdikten sonra göl kenarında bulunan çay bahçelerinde dinlenebilir, ardından gölde tekne turu yapabilirsiniz. Göldeki 9 adacıktan biri olan Gölyazı, Uluabat Gölü kıyısına kurulmuş. Uluabat Gölü Gölyazının temel geçim kaynağını oluşturan, ötrofik göl grubunda bulunan, Türkiyenin verimli göllerinden biri. Ötrofik göl olması dolayısıyla fauna bakımından fakir; tür bakından zengin bir göl.Yüksek besin tuzu bulunan verimli bir göl olan Uluabat Gölünün suyu berrak değil. İlçe halkı için turizm ve balıkçılıkla geçim kaynağı olan göl, içindeki sazlıklarla da kuşlara yuva oluyor. Balıkçılığın oldukça önemli olduğu bu belde de kadınlar da balığa çıkıyor; hatta Gölyazı Balıkçı Kadınlar Yardımlaşma Derneğini kurmuşlar. Kasabada gezerken ağlarını ören, balıktan dönen ve tuttuğu balıkları satan kadınları göreceksiniz. Doğasıyla fotoğrafçılar için ideal bir nokta olan Gölyazıya fotoğrafçıların gelme nedenlerinden biri de gölde bulunan nilüferler ve göçmen kuşlar. Nilüferlere ve kuşlara yaşam alanı olan gölü bahar aylarında ziyaret ederseniz çeşit çeşit kuşa ev sahipliği yaptığına tanık olacaksınız.Özellikle leylekleriyle gittikçe popülerleşen, Gölyazıya kadar gelmişken komşusu Eskikaraağaç, namı değer leylek köyünü de ziyaret etmelisiniz. Uluabat Gölü ülkemizde bulunan 14 ramsar alanından biri. İmzalandığı İran şehri Ramsardan adını alan Ramsar Sözleşmesi; uluslararası öneme sahip, sulak alanlarda bulunan göçmen kuşları koruma amaçlı imzalanan bir anlaşma. Yani Uluabat Gölü ve bölgedeki kuşlar uluslararası Ramsar Anlaşmasıyla koruma altına alınmış bir bölge. Rumların yaşadığı dönemde mezarlık olan Zambak Tepesi Gölyazıyı kuşbakışı izlemek için en ideal nokta. Adını Rumların mezarlarına zambak dikmesinden alıyor. Günümüzde olduğu gibi geçmişte de cenaze törenleri ve dini törenlerde beyaz zambak tercih eden Hristiyanlar, özellikle madonna zambaklarını Meryem Anayla ilişkilendirdikleri için, mezar başlarına zambak diktikleri düşünülüyor. Zambak Tepesinde günü batırmadan ayrılmayın, burada gün batımı efsane. Gölyazıya geldiğinizde tarihi sokaklarda yürümeli, tekne turu yapmalı, zambak tepesinde günbatımını izlemelisiniz.Gölyazı birkaç saatte gezebileceğiniz küçük bir köy. Vaktiniz varsa yine Bursada bulunan Cumalıkızık, Mudanya ve Trilye de görülmesi gereken günübirlik rotalar.Bursaya özel aracı olmadan geleceklere güzel haber, Bursada toplu ulaşım ağı oldukça gelişmiş, her yere kolaylıkla ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Gölyazı mutfağı balık ağırlıklı, kasabada göl balığını yiyebileceğiniz restoranlar bulunuyor. Konaklama açısından çok fazla alternatif olmadığından rezervasyonsuz gitmemenizi tavsiye ediyorum.Tarım, turizm ve balıkçılık yapılan köy son zamanlarda maalesef çevre kirliliğiyle haberlere konu oluyor. Dünyanın her yerinde, herkesin gereken özeni gösterip doğaya saygılı davranması en büyük temennim.