UNUTMAYIN! HİPERTANSİYON BİR DAMAR DÜŞMANIDIR
Atardamarlar son derece elastik yapıya sahip çok özel sistemlerdir. İç yüzeylerini/kanla temas eden kısımlarını döşeyen ve “endotel” olarak bilinen en iç tabaka ise sadece bir statik döşeme görevinin çok üzerinde mühim işlevlere sahiptir. Bu incecik ve hassas tabaka ürettiği mükemmel ve önemli moleküllerle -mesela nitrik oksit/NO- adeta bir endokrin organ gibi görev yapar, damar elastikiyetini yöneten bir merkez görevi üstlenir. Ne var ki bu ince ve hassas iç yüzey döşemesini oluşturan muazzam yapılanmalar ve hücreler kan basıncı yükseldikçe hasar görmeye başlar. Bu hasar zaman içinde önce damar sertliği bir sonraki aşamada ise damar duvarında oluşan tortu benzeri pıhtılarla/plaklarla sonlanır. Neticede de damarlar sertleşip kalınlaşmaya, pıhtılarla dolmaya, tıkanmaya hatta çatlayıp kanamaya hazır hale gelir. Hipertansiyonlularda kalp krizleri, börek yetmezlikleri, beyin ve göz kanamalarının neden daha sık görüldüğünü sanırım şimdi daha kolay anlayabiliriz.
ÖZETİ ŞUDUR: HİPERTANSİYON BİR HALK SAĞLIĞI SORUNUDUR
Yaşınız ve cinsiyetiniz ne olursa olsun kan basıncınızı her daim dikkatle izleyin. Tansiyon yükselmelerinin geçici ya da kalıcı sağlık sorunlarına yol açabileceğini aklınızdan hiç çıkarmayın. Son zamanlarda yaşadığımız hipertansiyon salgınının esas sorumlularının ise yaşam tarzı yanlışlarımız olduğundan en ufak bir şüphe duymayın. TUZ tüketiminizi azaltın. Sofranızdaki tuzlukları çöpe atın. Eğer varsa KİLO probleminizi, UYKU sorunlarınızı çözmeye çalışın. AKTİF bir yaşam sürün ve düzenli EGZERSİZ yapın. TÜTÜN ürünleri ve ALKOLÜ kullanmayın. STRES yönetimi konusunda daha çok bilgilenmeye çalışın. Eğer doktorunuz kan basıncınızı ayarlayan bir İLAÇ vermişse dikkatle ve düzenli olarak kullanın.