Neden aşık oluruz? İşte yanıtı...
Aşık olmak şiirlere, şarkılara ve romanlara konu ola dursun; aşk denilen şeyin aslında kimyasal bir fenomen olduğunu ortaya koyan psikoloji çalışmalarına denk geliyoruz. Bu psikolojik çalışmalar, aşık olmanın aslında kişinin ‘hızlı bir kişisel gelişim’ sağlama yolu olduğuna inanıyor.
Haberin Devamı
/

Genel ilgi halinden kastedilen durumların başında benzerlik, yakınlık, ilgi çekici karakteristik özellikler ve karşılıklı beğeni var. Örneğin bir kişinin inançları karşısındakinin inançları ile örtüşüyor ya da benzer şekilde bir düşünme biçimi söz konusu oluyorsa aşk için kapıyı aralamak mümkün olabiliyor. Beraber zaman geçirebilen insanlar ya da birbirlerine çok yakın yaşayan kişiler, birbirlerini daha fazla düşünüyor ve bu da aşk için bir olasılık yaratıyor. Ayrıca kişi, karşısındaki insan ondan hoşlanıyorsa kendisi de otomatik olarak ona aşık olma eğilimi içinde olabiliyor. Yani kişi karşı taraftan ne kadar beğeni alırsa onu beğenme eğilimi de artıyor. Siz istediğiniz kadar aşk meleği Eros’un sizi oklarıya beklenmedik bir anda vurduğunu zannedin. Aslında olan bitenin büyük oranda kendinize en doğru eşi seçmeye çalışan bilinç altınızla alakalı olduğunu biliyor muydunuz?
/

Eş seçiminde ise iki önemli başlık öne çıkıyor. Siz ne kadar çevre için yaşamadığınıza inansanız da aslında eş seçiminde sosyal etkiler ile kişinin kendi ihtiyaçlarını doyurma eğilimi önemli ölçüde etkili oluyor. İnsanlar genel olarak sosyal normları karşılama potansiyeli olan ve kişinin sosyal çevresinde kabul görme ihtimali yüksek olan adaylara kendilerini daha yakın hissediyor. Ayrıca karşınızdaki insan sevgi, arkadaşlık, yoldaşlık ve cinsellik gibi ihtiyaçlarınızı karşılayabiliyorsa ona çok daha hızlı aşık olabiliyorsunuz. Yani aslında bu durum, ‘Kaçan kovalanır’ gibi atasözlerinin belki de derinlerinde bağlanma korkusu olan atalarımız tarafından söylenmiş çok doğru olmayan bir sözden ibaret olduğunu ortaya koyabilir, ne dersiniz?
Haberin Devamı
/

Öte yandan aşık olmamızın en dikkat çekici diğer sebeplerine bakarsak:Beklenmedik yükselişler… Beklenmedik ve heyecan verici bir ortam, karşımızdakine olan duygumuzu artırıyor. Üstelik ortam tehlikeli ve ürkütücü olsa bile. Belirgin dış görünüş özelliği… Kişinin belirgin bir vücut ya da yüz özelliği aşkı tetikleyebiliyor. Hazır olmak… Aşık olmaya hazır insanlar daha çabuk aşık oluyor. Yani uzun zamandır aşkı arıyorsanız aslında ilk baktığınız yerde bulma şansınız da oldukça yüksek. İlişki yaşamak isteyen kişinin psikoloji literatürüne göre kendine olan güveni biraz daha düşmüş olduğu için daha kolay aşık olabiliyor. İzolasyon… Biriyle baş başa kalarak zaman geçirmek tutkuyu artırıyor. Gizem… Eğer karşınızdaki kişiyle ilgili bir belirsizlik yaşıyor ya da onun ne düşündüğü veya ne hissettiğini anlamakta zorlanıyorsanız ortaya çıkan bu belirsizlik sizi ona aşık olmaya bir adım daha yaklaştırıyor. Siz iyisi mi bundan sonra bu meseleyi taktiğe çevirenlere dikkat edin ve tongaya düşmeyin deriz!
/

Psikoloji literatüründe aşkı kendini genişletme modeli olarak tanımlayan akıma göre uzun vadeli bir ilişkiye girmek, kişisel özerkliğimizden fedakarlık etmek anlamına geliyor. Eğer aşık olunan kişi arzu edilen karakteristik özellikleri taşıyorsa bu durum kişinin özgürlüğünü kaybetmesi değil kendini genişletmesi olarak pozitif yönde algılanıyor.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Aşkın formülü: Serotonin, oksitosin ve adrenalin
/

Nörobilim alanında çalışan uzmanların yaptıkları araştırmalar da bu bulguları destekliyor. Aşık olan insanların nörokimyasal profillerinde serotonin kimyasalının düşük seviyelerde bulunması dikkat çekici. Aşık olunduğunda düşen serotonin seviyesi beyinde tam anlamıyla obsesif kompülsif kişilik bozukluğunun neden olduğu düşük serotonin seviyesi ile eş düzeyde oluyor. Yani aşık olmak, biraz delilik biraz takıntı ve tabii ki mutsuzluk demek!
/

Ayrıca aşık olunduğunda anksiyetenin arttığına dikkat çeken uzmanlar artan anksiyete nedeniyle kandaki adrenalin miktarının yükseldiğini, yükselen adrenalin seviyesinin de kişi tarafından aşık olduğu yönünde bir yanılsamaya neden olduğunu belirtiyor. Yani birine aşık oldukça endişemiz artıyor ve endişemiz arttıkça da daha çok aşık olduğumuzu zannediyoruz. Peki ya o kavuşamamalarla başlayan aşkınız yerini herkesin tabiri ile artık sevgiye mi bıraktı?
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Bunun da nörobilimde bir açıklaması var, merak etmeyin… İlişki ilerleyip taraflar birbirini iyice tanımaya başladıkça benzerlik ve yakınlık duyguları ortaya çıkmaya başlıyor. Bu duygular ise vücutta daha fazla oksitosin ve vasopressin hormonlarının salgılanmasını sağlıyor. İşte bu iki hormon, aşk ilişkisinin uzun süreli ve güvenli bir romantik bağlanmaya dönüşmesine yardımcı oluyor. Yani halk ağzıyla aşkınız bu noktada ölüyor! Ama yerini güvenli ve sevgi dolu bir bağlanmaya bırakıyor.