Yani hava soğuk olduğu için kalabalık ve kapalı ortamlarda bulunma, ortamın havalandırmasının azalmış olması, yakın temasların olması, salgınların artmasına neden olur. Soğuk havalarda virüsler daha dirençlidir. Yani kendilerini korumaya alırlar. Sıcak havaya göre dışarıda bulunma potansiyelleri de artar. Yine soğuk havayla birlikte bizim mukoza direnci dediğimiz ağız burun bölgesindeki bağışıklıkta da bir düşme olur. Bunun sonucu da virüs enfeksiyonlarına açık hale gelirsiz. Şimdi zaten hani soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonlar küçük çocuklar arasında daha sık görülür. Şöyle söyleyeyim, bir yıl boyunca küçük çocuklar ortalama 6 ila 8 kere, erişkinler de 2 ila 4 kere bu tip enfeksiyonlara yakalanır. Yani bu doğal kabul edilir. Çocuklar arasında tabii onlar birbiriyle temas ettikleri için korunmayı da çok iyi bilemedikleri için ya da hijyene büyükler kadar dikkat etmedikleri için aralarında yayılma daha fazladır. Toplum içinde enfeksiyonun yayılmasında çocukların etkisi vardır. Özellikle anaokulu, bakımevi ve kreş çocuklarından ev halkına taşıma ve yayılma daha hızlı olur, daha kolay olur, birbirlerine de bulaştırırlar. Dolayısıyla virüs enfeksiyonları çocukların aracılığıyla yayılır toplumda. Çünkü onlar daha sık hasta olurlar” diye konuştu.
“Ölüme kadar da sürükleyebilecek solunum yetmezliğiyle ya da kalp sorunlarıyla karşılaşılabilir”
Kronik rahatsızlığı bulunan risk grubundaki kişilerin dikkat etmemeleri halinde enfeksiyon hastalığının ölümcül sonuçlar doğurabileceğini belirten Dr. Nevil Aykın, şu ifadeleri kullandı:“Çocuklardaki enfeksiyonlar 2 ila 7 gün içerisinde kendi kendine geçen enfeksiyonlardır ama çocuklarda ciddiye almayı gerektirir durumlar da vardır. Eğer çocukta 48 saati aşan bir yüksek ateş varsa ve düşmüyorsa, solunumla ilgili problem varsa, dudaklarında morarma oluyorsa, hırıltılı solunum oluyorsa veya havlar tarzda dediğimiz bir öksürüğü varsa, sürekli devam eden geçmeyen bir orta kulak ağrısı varsa, çok keyifsizse ve yiyip içmiyorsa, çok bitkin görünüyorsa, sürekli susuyorsa bu durumda ciddiye almak ve doktora gitmek gerekir. Yani hem erişkin için hem çocuklar için bazı kötü senaryolar var ama bu daha çok özel veya riskli gruplar için geçerli. Mesela kronik akciğer hastalığı, kalp hastalığı, şeker hastalığı, böbrek hastalığı gibi bağışıklık sistemini bozan hastalığı olanlarda ciddi geçebilir. Sadece bir grip ya da üst solunum yolu soğuk algınlığı dışında zatürre gelişebilir. Orta kulak iltihabı gelişebilir. Ölüme kadar da sürükleyebilecek solunum yetmezliğiyle ya da kalp sorunlarıyla gidebilecek tablolar görülebilir. Ama bunlar riskli gruplar için daha çok geçerli ve enfeksiyonu geçirenlerin küçük bir yüzdesi için geçerlidir.”