İstanbul'un gizli vahası: Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi
Nazi iktidarından kaçarak Türkiye'ye gelen ve Türkiye'nin ilk botanik bahçesini kuran Prof. Alfred Heilbronn Türk Alman botanikçi diye anılıyor. Kurduğu botanik bahçesinin Diyanet'e devredilmesiyle gündeme gelen Prof. Heilbronn 5 binden fazla bitki türüyle İstanbul'un gizli bahçesinin kurucusuydu. Prof. Heilbronn ve botanik bahçesinin hikayesini CNN TÜRK Haber Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Boratav anlattı.
Haberin Devamı
/

Alfred Heilbronn... Alman Wikipedia’sında adı, "Alman-Türk botanikçi" diye geçiyor.Botanik, farma-botanik (yani tıpta kullanılan bitkiler) ve genetik uzmanı. Doğu Marmara bölgesi dağlık alanlarının florası“ özel çalışma alanı.
/

1933’te Nazi iktidarının, bugün maalesef yeniden keşfettiğimiz deyimiyle, "medeni ölüm"e mahkum ettiği bilim insanlarından biri.Çareyi Türkiye’ye gelmekte buluyor.1935’ten 1955’e kadar İstanbul Üniversitesi'nde çalışıyor, araştırma yapıyor, Türkiye’nin ilk biyolog ve farmakologlarını yetiştiriyor.
Haberin Devamı
/

Hızla Türkçe öğreniyor, asistanı Mehpare hanımla evleniyor, 1941’de Alman vatandaşlığından atılınca, Türk vatandaşı oluyor. Çocukları Türkiye’de büyüyor, tıp okuyor.
/

Prof. Heilbronn, bu arada başka bir iş de yapıyor. İstanbul Üniversitesi bünyesinde, Türkiye’nin ilk botanik bahçesini kuruyor.Bahçe belki artık tek değil, ama hala, en zengin, ve akademik olarak en önemli botanik bahçesi ülkenin.5000’den fazla bitki türü var, İstanbul’un ortasında bir gizli vaha. Ve 2003’ten beri kendi adını taşıyor.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Bahçenin hikayesinden bilinmeyen bir bölümü de, Alfred-Mehpare çiftinin, şimdi Almanya’da yaşayan İstanbul doğumlu çocukları Kurt Heilbronn’dan 2008’de dinlemiştik: Fotoğrafta Alfred Heilbronn oğluyla görülüyor.
/

Alfred Heilbronn’la hem mesleğini hem hayatını birleştiren Mehpare Başarman-Heilbronn da, çalışkan bir botanikçi. Bir taraftan Uludağ bitki örtüsü üzerine çalışıyor, bir taraftan da İstanbul Üniversitesi'nde bir Herbarium, yani kurutulmuş bitki koleksiyonu kuruyor.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Ama 1960 yılında onun da akademik hayatı, kocası gibi bir darbe alıyor. 27 Mayısçılar tarafından adı, o ünlü "147’ler" listesine konuyor, üniversiteden ihraç ediliyor.Mehpare hanım, kurutulmuş bitki koleksiyonunu da alarak, Frankfurt’a gidiyor, akademik hayatını orada sürdürüyor.
/

2003 yılında, Botanik bahçesine babasının adı verilince, oğul Kurt Heilbronn, annesinin koleksiyonunun yeniden İstanbul Üniversitesi’ne dönmesini sağlıyor.Böylece Uludağ’ın bitkileri İstanbul-Frankfurt-İstanbul yoluyla yeniden kuruma dönüyor...
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Her yıl yüzlerce botanik ve farmakoloji öğrencisinin eğitim gördüğü, okul gezilerinin ve meraklısının ziyaret ettiği bu kurum İstanbul ve yakın çevresinde yaşayan insanlara ve yabancı konuklara, bitki dünyasından ilginç örnekler sunuyor.
/

Bahçe şimdi ise müftülük hizmetlerinde kullanılmak üzere 2015 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edilmesiyle gündeme geldi.
Haberin Devamı
Haberin Devamı