Sadece 4 ilde görülüyor! 2 bin 150 rakımda 'Çokgözlü Diana Mavisi' heyecanı

Türkiyede sadece dört ilde görülen ve yüksek rakımlı alanlarda uçan endemik kelebek türü Çokgözlü Diana Mavisi (Polyommatus Diana), Bitlisin Adilcevaz ilçesindeki Sütey Yaylasında kelebek gözlemcileri tarafından görüntülendi. Kelebeği görüntülemek için kilometrelerce yol kat eden doğaseverler, 2 bin 150 metre rakımdaki yaylada bu nadir türü yakalamanın mutluluğunu yaşadı.Zengin florası, yüksek rakımı ve eşsiz doğasıyla Van Gölü Havzası, 230 kelebek türüne ev sahipliği yapıyor. Türkiyede tespit edilen 400 dolayında kelebek türünden önemli bir kısmının yaşam alanı olan havza, doğaseverlerin ve kelebek gözlemcilerinin ilgisini çekiyor. Avrupa'da en fazla kelebek türüne ev sahipliği yapan Türkiye'de, sadece dört ilde görülen Çokgözlü Diana Mavisi'ni (Polyommatus Diana) görüntülemek için Adilcevaz ilçesindeki Süphan Dağı eteklerine giden gözlemciler, 2 bin 150 rakımdaki yaylada bu nadir türü kayıt altına almayı başardı. Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Öğretim Görevlisi Oktay Subaşı, Bugün Bitlisin Adilcevaz ilçesindeki Sütey Yaylasına Çokgözlü Diana Mavisi kelebeğini çekmeye geldik. Bu kelebek, Türkiyede çok az alanda görülebilen türlerden biri. Gümüşhane, Kayseri, Muş ve Bitliste görülüyor. En rahat çekilebilen yerlerden biri ise Adilcevaz Sütey Yaylası. Arkadaşlarla birlikte alana geldik ve uzun aramalar sonucu kelebeğin fotoğraflarını çekebildik dedi. Kırklarelinden gelen kelebek gözlemcisi Ufuk Karaca, 2010 yılından beri kelebek gözlemcisiyim. Kırklarelinden sadece Çokgözlü Diana Mavisi'ni çekmek için geldim. Şimdiye kadar Türkiyede 300 tür gördüm ve fotoğrafladım. Bu kelebek 301inci tür oldu. Sütey Yaylasında 2 bin 150 metre rakımda, Süphan Dağının arkasında muhteşem manzaralar eşliğinde bu güzel kelebeği görüntülemek benim için çok değerli bir deneyim oldu diye konuştu. Sütey Yaylasının yüksek rakımlı bölgelerinde endemik türlerin varlığı, doğaseverler ve kelebek gözlemcileri için cazip bir nokta haline geliyor. Çokgözlü Diana Mavisi gibi nadir türlerin yaşadığı bu alanlar, Türkiyenin biyolojik çeşitliliğinin önemli bir parçası olarak korunmaya devam ediyor.