Environmental Research dergisinde şubat ayında yayınlanan çalışmada araştırmacılar, sığır eti, pane karides ve diğer karides türleri, tavuk göğsü ve nugget, deniz ürünleri, tofu ve çeşitli bitki bazlı et alternatifleri dahil olmak üzere yaygın olarak tüketilen bir düzineden fazla proteini inceledi. Pane karides, porsiyon başına ortalama 300 mikroplastik parça ile açık ara en küçük plastikleri içeriyordu. Bitki bazlı nuggetlar porsiyon başına 100 parçanın altında ikinci sırada yer alırken, onları tavuk nuggetlar, balıkçubukları (fish finger) izledi. En az kontamine olmuş proteinler tavuk göğsü olurken, onu tofu takip etti. Sonuçları tüketici tüketim verileriyle karşılaştıran araştırmacılar, Amerikalı yetişkinlerin mikroplastiklere ortalama maruziyetinin yılda 11.000 ila 29.000 parçacık arasında değişebileceğini ve maksimum maruziyetin yılda 3,8 milyon mikroplastik olacağını tahmin ediyor.
MEYVE VE SEBZELERDE PLASTİK ORANI YÜKSEK ÇIKTI
Okyanuslar plastiklerle dolu ve bir dizi çalışma bunların yediğimiz deniz ürünlerine nasıl karıştığını keşfetti. Ancak sebzeler ve kara hayvanı proteinlerindeki plastik oranları hakkında çok daha az çalışma vardı. Environmental Science dergisinde yayımlanan çalışmada tam da bu açığı kapatacak türden sonuçlar elde edildi. Araştırmada çeşitli meyve ve sebzelerde 10 mikrometrenin (her mikrometre yaklaşık bir yağmur damlası çapındadır) altında 52.050 ila 233.000 plastik partikül bulundu. Elma ve havuç, gram başına 100.000'den fazla mikroplastik ile en kirli meyve ve sebze oldu. En küçük parçacıklar havuçta bulunurken, en büyük plastik parçaları aynı zamanda en az kirlenmiş sebze olan marulda bulundu.