Boğulma, özellikle çocuklarda önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunun altını çizen Mehmet Cihat Demir, “Boğulma en çok küçük çocuklar ve genç erkekler arasında yaygındır. 1-4 yaş arası çocuklarda kasıtsız yaralanmaya bağlı ölümlerin önde gelen nedenidir, 5-14 yaş arası çocuklarda ise ikinci önde gelen nedendir. Pediatrik boğulma sıklıkla evdeki yüzme havuzlarında, küvetlerde veya kovalarda meydana gelir. Bebeklerde neden genellikle tesadüfidir. Bebek ölümlerinin çoğu, denetimin sona ermesinden sonraki 5 dakika içinde meydana gelir. Daha büyük çocuklar yüzme havuzunda boğulma eğilimindedir.
Çoğu zaman havuzun kapısı veya çiti açıktır ve çocuk hemen içeri atlar. Yetişkinler genellikle göllerde, nehirlerde ve denizde boğulur. Çoğu yetişkin boğulma vakasında, sığ sulara dalmak ve kayaya çarpmak gibi ilişkili bir yaralanma söz konusudur. Yaşlı boğulma mağdurları arasında ise alkol kullanımı yaygındır.
Nöbetler ve önceden var olan kalp hastalığı gibi durumlar da boğulma riskini artırır” şeklinde konuştu.
Boğulmanın uygun önlemler ile tamamen önlenebilir olmasına dikkat çeken Doç. Dr. Demir, boğulmalardaki risk faktörlerini, “kafa travması, nöbet, kardiyak aritmi, hipoglisemi, hipotermi, alkol ve uyuşturucu kullanımı, intihar, panik atak, miyokardiyal enfarktüs, depresyon, kötü karar, scuba diving, doğal afet” şeklinde sıraladı.