Tedavi yönteminin altın standardının artık diz eklemini açmadan yapılan kapalı yöntemler olduğunu belirten Doç. Dr. Murat Saylık, “İleriki yaşlardaki diz problemleri daha çok hepimizin yaşayacağı bir süreç. Yaşlanmayla oluşan diz problemlerinden kimse kaçamaz. Ancak, 50 yaşındaki bir hastanın dizi 50 yaş, 60 yaşında 60 yaş, 70 yaşında da 70 yaş gibi olmalı. 30 yaşında olan bir kişinin dizinin 40-60 yaş dizi gibi olması ya da 50 yaşında 70 yaş dizi gibi bir problemin yaşanması normal değildir. Bunun birçok sebebini sayabiliriz. Ancak en önemlileri; hastanın kilolu olması, hatalı günlük hayat alışkanlıkları, daha genç yaşlarda yaptığı birtakım ağır işler, genetik ya da kalıtsal genetik geçişlerdir. Bu etkenlerin hepsinin diz problemlerinde ciddi etkisi oluyor. İleriki yaştaki hastalar için eklemin bozukluğuna, diz eklemdeki çökmeye ya da dizdeki şekil bozukluğuna bağlı olarak fizik tedavi yöntemleri, eklem içi enjeksiyonlar, son evrede de cerrahi tedavi yöntemleri uygulayabiliyoruz” diye konuştu.