Ceset Çiçeği 11 Yıl Sonra Geri Döndü: Çürük Et Kokusuyla 48 Saatlik Yaşam Öyküsü
20 metre uzaktan bile hissedilen keskin kokusuyla ünlü Ceset Çiçeği, 11 yıl sonra Geelong’daki botanik bahçesinde çiçek açtı. Çiçeği görmek için uzun kuyruklar oluşturan ziyaretçiler, bu korkunç kokuyu tanımlamakta zorlanıyor. Peki, böylesine kötü kokan bir çiçek nasıl bu kadar ilgi çekiyor?

Geelong, Avustralya’nın Melbourne’un hemen güneyinde olup, bugünlerde kokusuyla ünlü olan ceset çiçeği ile gündemde. 10 yıl sonra çiçek açan bu nadir bitki, kokusuyla binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor.
Ceset bitkisinin ömrü yalnızca 24 ila 48 saat arasında değişiyor; bu kısa sürede yayılan korkunç koku, bitkiyi daha da özel kılıyor. 10 yılda bir açan bu çiçeği kaçırmak istemeyenler, Geelong Botanik Bahçeleri’ne akın etti.
Kimileri "çürümüş et" derken, kimileri "yoğun bir balık kokusu" gibi benzetmeler yaptı. Ancak ortak bir şey vardı: kokuyu tarif etmek oldukça zordu.

Amorphophallus titanum, aslında Endonezya'nın Sumatra Adası’na özgü bir türdür. Ancak ormanların hızla yok olması ve habitat kaybı nedeniyle bu bitki, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya.
Botanistler, ceset çiçeğinin daha fazla insan tarafından tanınmasının, bitkinin korunmasına ve doğa bilincine katkı sağlayacağına inanıyor.
2013 yılında Adelaide’daki Mount Lofty Botanik Bahçeleri'nde çimlendirilen ceset bitkisi, 2021’de Geelong’a bağışlandı.
O zamandan beri bitkiyle yakından ilgilenen bahçıvan Lucy Griffith, The Guardian’a verdiği röportajda, "Bitkinin yayılan korkunç kokusunun amacı, sinekler ve leşçil böcekleri çekerek tozlaşmayı sağlamak.
Çiçek açtığında insanların farklı kokular algılaması gerçekten ilginç bir deneyim" şeklinde konuştu.

Amorphophallus titanum’un kökleri devasa boyutlara ulaşabilir. Bitkinin yaşam döngüsü boyunca, ilk yıl yalnızca yapraklar ve kökler büyür. Bu devasa yapraklar, bitkinin büyüyebilmesi için gerekli olan enerjiyi toplayan fotosentez fabrikalarıdır. Ancak gerçek mucize, bu yapraklar ve köklerin yalnızca 7-10 yılda bir çiçek açacak kadar büyüdüğünde başlar.
Çiçeklenme süreci genellikle 24 ila 48 saat sürer. Çiçek açtığı her seferinde bu bitki, polinasyon yoluyla türünün devamını sağlamak için hayvanları cezbetmektedir.Çiçek açmadan önce, bu bitki uzun bir süre boyunca dikkatlice izlenir. Çünkü her yıl bitkinin çiçek açıp açmayacağı belli olmaz.
Eğer çiçek açarsa, çiçeklenme süresi yalnızca birkaç gün sürer ve bitki yine 10 yıl boyunca sessizce bekler. Amorphophallus titanum, nadirliği, çiçek açma sıklığı ve doğanın evrimsel stratejileri açısından büyük bir biyolojik öneme sahiptir. Fakat doğal yaşam alanlarının yok olması ve bu türlerin korunmasının yetersiz olması, ceset çiçeği gibi türlerin geleceğini tehdit etmektedir.
Ceset çiçeği yalnızca kötü kokusuyla değil, nadirliği ve büyüklüğüyle de doğanın eşsiz bir parçası. Geelong’daki son çiçeklenme, nesli tükenme tehlikesi altındaki ceset çiçeğine olan ilgiyi artırırken, korunması için her bir adım bitkinin geleceği için büyük bir öneme sahip.
Botanikçilerin ve doğa severlerin bu bitkiye gösterdiği ilgi, sadece bu eşsiz bitkinin geleceğini güvence altına almakla kalmaz, aynı zamanda doğal habitatların korunması için de bir farkındalık yaratır.

ODTÜ Biyolojik Bilimler Bölümü, Moleküler Bitki Besleme Laboratuvarı'nda görevli Dr. Öğretim Üyesi Seçkin Eroğlu, doktora sonrası araştırmaları için gittiği ABD'deki Dartmouth Koleji'nin serasında görme şansını yakaladığı nadir bir bitkiyi Hürriyet.com.tr'ye yaptığı açıklamalarda şu şekilde anlatmıştı:
"Bulunduğum kolejin serasında dört senedir uykuda olan bu çiçek, sera çalışanlarının hesaplamalarına göre bir iki hafta sonra açacaktı. Herkes heyecanlıydı. Çiçeğe Murphy adını koymuşlardı. Sokakta dolaşırken herkesin Murphy'den bahsettiğini duyabilirdiniz. Ağaçların üzerlerine Murphy'nin açacağını, seranın sosyal medya hesaplarından takipte kalınması gerektiğini bildiren afişler asılmıştı..."
Dr. Eroğlu, çiçeğin açtığı dört gün boyunca çevresinde nasıl böceklerin toplandığını ve çiçeğin yayılan keskin çürük et kokusunun seradaki atmosferi nasıl değiştirdiğini de aktarmıştı.
"Dev çiçeğin içinde daha önce o serada hiç rastlamadığım böcekler, karıncalar, sinekler dolaşıyordu.
Çiçek bitkilerin çiftleşme organıdır; kendileri diğer bitkiye hareket ederek gidemedikleri için bunu üzerlerinde böcek dolaştırarak yaparlar."
Murphy'nin açtığı dört gün boyunca çiçek, böceklerle kaplanmış ve açılışını yapan bu nadir bitki, çevredeki tüm ilgiyi üzerine toplamıştı. Ancak sonunda çiçek yeniden uykuya daldığında, insanlar ve böcekler birer birer uzaklaştılar. Seradaki afişler yeniden değişti ve bir sonraki açış için beklenmeye başlandı.