Ameliyatta unutulan gazlı bezlerin telli olmadığı için çekilen MR’larda görünmediğini ve bu nedenle 4 yıldır acılar çektiğini anlatan Aydın şu ifadeleri kullandı:
“2019 senesinde Kütahya'da özel bir hastanede bel fıtığı ameliyatı oldum. Bu ameliyat başarısız bir ameliyat olmuş. Vücudumda enfeksiyonlar devam etti ve devamlı ben aynı hastaneye geldim, gittim. Doktor bey her geldiğimde, ‘Bir şeyin yok, hep yürü’ dedi. Daha sonra bu iltihap nedeniyle apse, enfeksiyon oluşmuş. Beyin ve omuriliği komple sarmış ve beyin sapından 35 santim ensem kesildi, oradan ameliyat oldum. 1 ay sonra şant takıldı ve rahatsızlığım devam etti, bir türlü iyileşemedim. Bursa'da yine özel bir hastanenin doktorunun enfeksiyon tedavisi 13 ay boyunca devam etti. Her gün eve hemşire geldi, damar yolundan bize ilaç enjekte etti.Bu süreçte rahatsızlığımızın ne olduğunu da belirlenemedi. Ankara’da gittiğim bir doktor, belimdeki platinlerin çıkartılması gerektiğini ancak ameliyatın çok riskli olduğunu, felç kalabileceğimi söyledi. Ben riske rağmen ameliyatı olmaya karar verdim. Doktor bizim ameliyatı yaparken belimde 3 tane de gazlı bez tespit etmiş, ameliyat videolarında da net olarak görünüyor. Bezleri de çıkarttı. Çok şükür şu an enfeksiyon kurudu ama vücudumdaki rahatsızlıklar devam ediyor. Tabii bu rahatsızlıklar benim bağırsakları ve diğer yerleri bozmuş. Şu an hala yürümekte de güçlü çekiyorum. Uzun süre ayakta kalamıyorum. Bu gazlı bezin bazılarının içinde bir tel oluyormuş. O tel, MR'da gözüküyormuş. Bana o da kullanılmamış. O bezle kullanılmayınca MR’da gözükmüyor. Yani gözükseydi belki bu kadar ameliyat ve rahatsızlık geçirmezdim. Sonra doktorlar ameliyata giderken o bezleri sayarmış. Ameliyattan sonra bezler de sayılırmış. Demek ki o da yapılmamış, o bezleri de saymamışlar. İçimde bezler 4 yıl boyunca kalmış ve enfeksiyon yapmış”
Avukat Kerem Sülün, Tahsin Aydın’ın yaklaşık 4 yıllık süreçte yaşadığı tüm sıkıntıların belinde unutulan gazlı bezlerden kaynaklı olduğunun tespit edildiğini söyledi. Savcılığa suç duyurusunun yanı sıra tazminat davası da açtıklarını ifade eden Avukat Sülün, “Hukuki işlemlere başlamadan önce karşı tarafla görüşmek istedik ama gerek hastane gerekse hekim ve ekibi çok ilgisiz kaldılar. Müvekkilin yaralarını sarmak için hiçbir girişimde bulunmadılar. Tabii biz de avukat olarak gerek Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduk, gerekse tazminat boyutunda hukuki sürecimizi başlattık. Yaşanan bu hadise, müvekkil nezdinde çok büyük yaralar açmıştır” diye konuştu.