Bir uçan bir de kaçan kurtulabildi
Orman yangınlarında, uçan ve hızlı koşan hayvanların alevlerden kurtulabildiği, Antalya'daki gibi hızlı ilerleyen şiddetli yangınların ise birçok yaban hayvanını yaktığı bildirildi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Öğretim üyesi ve yaban hayatı uzmanı Doç. Dr. Şağdan Başkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaban hayvanlarının orman yangınlarından etkilenme derecelerinin yangının şiddetine, yayılma oranına ve ilgili yaban hayvanının yangına duyarlılığına bağlı olduğunu belirtti.
Yaban hayvanlarının yangınlara karşı ilk tepkilerinin oldukça sınırlı olduğunu ve bunun yaşam alanına bağımlılıkları, hareketlilikleri, korunacak bir yer bulma kabiliyetleri, sıcaklık ve dumana olan hassasiyetlerine göre değiştiğini belirten Başkaya, şöyle devam etti:
"Bazı türler yangınlara karşı çok hassas olup, çabuk zarar görürler. Hızlı koşabilen, uçabilen, toprak altına girebilen, besin depolayan, kamufle olabilen, yüksek ve değişken üreme oranına sahip olan türler ise yangınlardan çok fazla zarar görmezler.
Yaban keçisi, karaca, geyik, alageyik, yaban domuzu, ayı, kurt, vaşak, karakulak, tilki, çakal gibi büyük ve hızlı yaban hayvanları ile uçabilen yetişkin kuşlar genelde yangınlardan çok daha az zarar görürler. Yavru kuşlar ve kaplumbağalar gibi birçok tür ise yangınlardan çok fazla zarar görür."
"Tünellerde sudan ve dumandan boğuluyorlar"
Başkaya, yangınlarda bitkilerin üst kısımlarında yaşayan türlerin büyük kayıplar verdiğini, ölü örtü veya toprak içerisinde bulunan türlerin ise biraz daha az kayıp verdiğini söyledi.
Bunun, alevlerin toprağın üst kısmındaki birkaç santimetrede etkili olmasından kaynaklandığını belirten Başkaya, "Ancak, toprak içi tünellerde yaşayan hayvanların ölümü büyük oranda yüksek sıcaklıklardan ziyade duman ve su boğulmalarından olmaktadır. Antalya'daki gibi hızla ilerleyen şiddetli yangınlar hiçbir ayırım gözetmeksizin birçok yaban hayvanını yakabilir" diye konuştu.
"Sahiplendikleri alanları terk etmek istemiyorlar"
Antalya'da evlerini kurtarmaya çalışırken yanarak ölen insanların olduğunu anımsatan Başkaya, "İnsanlarımız gibi yaban hayvanları da sahiplendikleri alanları kolay kolay terk etmek istemiyorlar. Böyle direnen türler, şiddetli ve ters rüzgarların hakimiyetindeki büyük alanları etkileyen yangınlarda, hızlı koşan türler olsalar bile çok
olumsuz etkilenebilmektedirler" dedi.
Yangınların, gelişmiş hayvanlarda değişik tepkilerin ortaya çıkmasını sağladığını belirten Başkaya, bazılarının panikleyerek kaçtığını, bazılarının sakin bir şekilde yangından uzaklaştığını, bazılarının ise yangına doğru gittiğini, bu tepkilerin hayvanların hareket kabiliyeti ve yangının boyutlarıyla yakından ilişkili olduğunu söyledi.
"Yangınlar çevresel değişime neden olur"
Başkaya, yangının birçok çevresel değişimi de beraberinde getirdiğini belirterek, yaban hayatının bu değişikliklere karşı tepkisinin çok farklı olabildiğine dikkati çekti.
Yangın sonrasında vejetasyonun kalkması ve alanın küllerle kaplanıp siyah bir renge bürünmesi ile toprak yüzeyinin daha fazla bir ısınmaya maruz kaldığını vurgulayan Başkaya, şunları söyledi:
"Bu da böcek, kuş ve memelileri değişik şekillerde etkiler. Gölgeden hoşlanan türler alanı terk ederken, ışıklı ortamlardan hoşlanan türler alana daha çok gelirler.
Hayvanların dağılımını ve belirli bir alanda bulunmasını belirleyen faktörlerin başında, yaşam alanlarındaki yiyecek kaynaklarının değişime uğratılması gelir. Yanan alanlar ilk başta yoğun bir şekilde ot ile kaplandığından ilk yıllarda otçul türlerin cazibe merkezi haline gelmektedir."