Arzuhan Doğan Yalçındağ "Fresh Mesh"i anlattı
Fresh Mesh 2013'ün açılışında konuşan Doğan Tv Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, konferansın içeriğini oluştururken yaratmak, üretmek ve dağıtmak olgularından yola çıkıldığını söyledi.
Doğan Tv Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Doğan Tv Holding CEO'su İrfan Şahin'in ev sahipliğinde gerçekleşen Fresh Mesh 2013, Doğan TV İstanbul Stüdyolarında başladı.
Etkinlikte bir konuşma yapan Doğan Tv Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ise, "Bu konferansın içeriğini oluştururken, üç ana olgu üzerinden yola çıktık. Yaratmak, üretmek ve dağıtmak. Amacımız yaratıcılıktaki esin kaynaklarımızdan üretimdeki yeni trendlere hızla gelişen teknolojiden, televizyonun sosyal medya ile etkileşiminden, internet ile kesişen yollarımızdan değişen beklentilerine kadar görsel ve işitsel medyayı ilgilendiren hemen hemen her konuda zihin açıcı tartışma ortamı yaratabilmek.
Fresh Mesh en başından beri, uluslararası bir konferans olarak tasarlandı. Bugün aramızda dünyanın farklı köşelerinden ve Türkiye'den çok değerli panelistlerimiz var. Sektöre şekil veren isimleri burada sizlerle buluşturmayı amaçladık. Konferansın sizlerin katılımıyla interaktif geçmesini ümit ediyorum. Ben Fresh Mesh'te konuşmacı olmaktan çok katılımcı olmanın heyecanını yaşıyorum ve sizin değerli fikirlerinizi dinlemek için sabırsızlanıyorum" dedi.
Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Konu medya olunca hepimizin ekranlardan tanıdığı popüler sanatçılarımızı da göreceğiz. Medya aslında aurası ve enerjisi yüksek ışıltılı büyülü bir meslek. Ama yayıncılık büyülüğü olduğu kadar zor ve çok sorumluluk isteyen bir meslek. Bu nedenledir ki tüm dünya medya yönetimini her fırsatta dile getiriyor. Biz de Doğan Grubu olarak çalışanlarımızla birlikte ilkeli, etik evrensel kurallara uygun yayın yapmaya büyük önem veriyoruz. Buradan hareketle 10 yıl önce hazırlamış olduğumuz yayın ilkelerini, 4 ay süren bir çalışma sürecinde güncelledik.
Yayın ilkelerimiz televizyonlarda çalışan yayıncılar tarafından da ele alındı. İlkeler o alanın ihtiyaçlarına uygun bir biçimde yeniden biçimlendirildi. Birkaç hafta önce ilkelerimizi sizlerle paylaşmıştık. Geçen hafta da başkanlığını Onursal Başkanımız Aydın Doğan'ın yaptığı yayın ilkeleri konseyi ilkelerini açıkladık. Aslında bu konuda izleyici temsilcisi görevlendirmeleri ısrar edip bizi yüreklendirerek bu konuda öncülük etmiştir. Başbakan yardımcımıza da televizyon yayıncılarıyla kurduğu güçlü diyalogdan dolayı teşekkür etmek istiyorum " şeklinde konuştu.
"Medyanın her alanında olacağız"
Yalçındağ, " Bu yıl Doğan Grubu'nun televizyon alanına girişinin 20. yılı. 1993 yılından 2013 yılına kadar geçen sürede Türkiye'nin bir numaralı ulusal televizyonu Kanal D'yi, henüz 1 yaşını doldurmamış ikinci ulusal televizyonumuz TV 2'yi, 16. yılını doldurmuş Türkiye'nin önde gelen yapım şirketlerinden Doğan Production'u, bugün yanına kinci yapım şirketimiz İndhouse' ı da ekledik. Tabii ki CNN Türk'ü, başarısını artık kanıtlamış D Smart'ı, Doğan Müziği, Tele Shopping'i ve yeni dijital platformumuz Net D ile görsel ve işitsel medyanın her alanında olmayı amaçlıyoruz.
Bugün Doğan Tv sadece Türkiye'nin değil bulunduğumuz bölgenin yatay ve dikey entegrasyonunu gerçekleştirmiş görsel ve işitsel bir konuma geldi. Bu da bize medya ve eğlence sektörünün gelişimine katkıda bulunma olanağı veriyor. Önümüzdeki yıl ve devamında Fresh Mesh için her buluştuğumuzda size bu yolda nereye geldiğimizi gösteren ilerleme raporu sunmak en büyük arzumuz. Bu iki gün boyunca deneyimlerimizi bakış açılarımızı paylaşacağız zihinlerimiz açılacak.
Ancak ümit ediyorum ki özellikle yurt dışından gelen misafirlerimiz salonun dışına çıkıp etraftı gezme fırsatı bulabilirler. Çünkü bu topraklar kültürel zenginliğiyle büyük bir esin kaynağı. Binlerce yıldır anlatılagelen hikayeleri, Dede Korkut masalları, Homeros'un İlyada ve Odesse'si , Nasrettin Hoca'nın bilgelik dolu fıkralarıyla. Burada söylemeden geçemeyeceğim bütün dünya bahsediyor. Son yıllarda Türk yapımcıları müthiş bir atağa kalktı. Müthiş bir başarı elde ettiler. 80' e yakın ülkede Türk yapımcıları yayınlanıyor.
Bir diziyi 70 -80 milyon insan izliyor. Bu olgu Türkiye'nin oldu olarak itibarına da katkıda bulunuyor. Türkiye ekonomik olarak bölgenin ve dünyanın yükselen yıldız konumunu güçlendirirken, Türk yapımları da buna katkıda bulunuyor. Türk diplomatları işadamları düne kadar göz ardı ettikleri ülkelerde daha da başarılı çalışmalar yaparken, Türk dizileri de yayın olarak Türkiye'nin yumuşak gücüne katkıda bulunuyor.
Aslında coğrafik sınırları aşmaktan çok, zihinleri ve kalpleri izliyoruz bu dizilerle. Ortadoğu Balkanlar ve Avrupa'da milyonlarca kişinin hayatına yeni rol modelleri sunuyoruz, duygularına ortak oluyoruz. Mevlana'nın söylediği gibi, 'Aynı dili konuşanlar değil aynı duyguyu paylaşanlar anlaşabilirler ' Biz de aynı dili konuşamadığımızı kişilerle aynı duygularla konuşuyoruz " diye konuştu.