“Uluslararası patentini aldım, ülkemizin bir markası olmasını istiyorum”
Yapmış olduğu kağıttan eserlerin uluslararası patentini de aldığını dile getiren Ali Rıza Kart şunları söyledi;“Kağıtla uğraşan çok sanatçı var ama bizim yaptığım diğerlerinde çok farklı. Onlar kendi alanlarında üst düzey çalışmalar yapıyorlar, bizde kendi alanımızda bir şeyler yapıyoruz. Bu sanatın dünyadaki tek temsilcisi olarak biliniyorum. Katıldığım birçok ulusal, uluslararası festivallerde yapmış olduğum materyallerin çok ilgi gördüğünü söylemeliyim. Dolayısıyla da bu bizi çok memnun ediyor. Aynı zamanda kamçılıyor. Yeni şeyler üretmemize de vesile oluyor. Şunu söyleyebilirim, bunun Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından listelere alınmasını, bunun 100 yıl sonra ülkemize ait geleneksel bir sanata dönüşmesini, ülkemizin bir markası olmasını çok isterim. Ne bileyim üst düzey bir tespih koleksiyoneri kağıttan bir tespih istiyorsa, bunu sadece Türkiye’den temin edebileceğini bilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun Türk menşeli bir alt yapısının olduğunu tüm dünyanın bilmesini istiyorum.”
“Planlarımda kağıttan orkestra yapmak var”
Sanatı ile ilgili bir sırrı olmadığını ve bunu herkese öğretmek istediğini belirten Kart, “Bildiğim her şeyi son noktasına kadar öğretirim. Bu belli bir safahat, belli bir süre gerektiriyor. Bu sürenin tanımlanması gerekiyor. Profesyonel bir eğitimin verilmesi ve aslında bütün dünyaya bu pencerenin açılması gerekiyor. Benim bu sanatla ilgili bazı planlarım ve hayallerim var. Planlarım denildiğinde mesele bir orkestra kurmak istiyorum. Tamamen kağıttan yapılmış enstrümanlardan oluşan orkestra kurup dünyanın çeşitli yerlerinde çalınmasını sağlamak. Bu orkestrayla dünyanın herhangi bir yerinde bir konser vermek istiyorum. Bunun yanında hayalim ise, dünyanın hiç bir yerinde olmayan ama muhakkak Türkiye’de olmak kaydıyla bir kağıt okulu kurulsun istiyorum. Bu kağıt okulunun belki çocuk yaşlardan başlayıp işte üniversite seviyelerinde, akademik seviyelerde ‘akıl akıldan üstündür’ derler ya, herkesinde aklının orada olduğu, o akılların birleştiğinde neler üretilebileceğini görmek istiyorum. Bu bana ütopik bir hal gibi geliyor ama kısmet” diye konuştu.