Çocuğunuzun okuldaki ilk günü kabus olmasın

Okulların açılmasına az bir zaman kala anne babaların telaşı artıyor. Uzmanlar, okul öncesi eğitime ve birinci sınıfa başlayacak öğrencilerin ailelerine, ebeveynlerin çocuklarının eğitim hayatındaki önemini vurgulamak için tavsiyelerde bulundu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Her çocuğun ilk öğretmeninin anne ve babasının olduğuna dikkat çekilen bilgilendirmede, çocuğun doğduğu günden itibaren beslenmek, iletişim kurmak, yürümek, koşmak, temizlik gibi yaşamsal faaliyetleri anne babasından öğrendiğinin yine sevmeyi, küsmeyi, kızmayı, dürüstlüğü, güveni, saygıyı, düzenli yaşamayı ve içinde yaşadığı toplumla doğru ilişkiler kurmayı da aile ortamından öğrendiğinin altı çiziliyor.

Bu kitapçıkla aileleri bilinçlendirmeyi hedeflediklerini vurgulayan Oğuzkaan Koleji Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Uzmanı Hatice Yılmaz, “Çocuğun ilk altı yılında anne babasından aldığı eğitim tüm yaşantısına damga vuruyor. İlk öğrenimini anne babasından alan çocuk, doğal olarak okula bu bilgilerle başlıyor.

Çocuğun ilk sosyal çevresi

Okul, çocuğun girdiği ilk sosyal çevredir. Çocuk evde aldığı eğitimle yeni çevresinden ve öğretmeninden aldığı eğitim, öğretimi birleştirerek gelişir ve sosyalleşir. Çocuklar yaşam boyu anne babalarının rehberliğine ve onların tecrübelerinden yararlanmaya ihtiyaç duyar. Okul eğitim öğretim işlerinin artması demek olduğundan öğretmenlik görevi, çocuğun öğretmenleri ile düzenli ilişki kurarak çocuğunun öğrenimi desteklemeye dönüşür” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Yılmaz, çocuğu anaokuluna, okul öncesi eğitimine veya birinci sınıfa başlayacak ailelerin bilmesi ve dikkat etmesi gerekenleri sıraladı;

1.  Okulun ilk günü öğrenciler arasında okula yönelik tutumlarda farklılık gözlenir. Öğrencilerin bir kısmı daha istekli ve ilgili davranırken bir kısmı daha kaygılı davranabilir. Bu durum kaygılanmayı gerektirmeyen doğal bir süreçtir, çocuğunuz ağlarsa telaşlanmayınız.
2.  Çocuğunuza okulu her zaman çok eğleneceği bir yer olarak anlatmaya çalışmayın, yorulduğu, sıkıldığı, zorlandığı günlerde olacak.
3.  Çocuğunuzu okula götürürken sakin, telaşsız ve mutlu görünmeye çalışın. Çocuk kaygı duyduğu, canı sıkıldığı durumlarda sizin yüzünüze bakarak korkup korkmaması gerektiğine karar verir.
4.  Çocuğunuzla vedalaşmayı uzun sürdürmeyin, sınıf önünde pencere altında bekleyerek onun uyum sürecini uzatmayın.
5. Okul ve öğretmeni ile işbirliği içinde olmanız ve öğretmenine güven duyduğunuzu hissettirmeniz çocuğunuzun okula ve öğretmenine karşı güven duygusunu besleyecektir. 
6. Ağladığında yanından ayrılacağınızı sevgi dolu, yumuşak ama bir o kadar da kararlı ve net bir iletişim dili ile anlatmanız çocuğunuzun stresi ile başa çıkabilmesini sağlayacak ve birkaç dakika içinde ağlaması duracaktır.
7. Okul çıkışı onu tam zamanında okuldan ya da servisten alacağınızı, siz olmasanız bile evde mutlaka karşılayacak bir kişinin olacağını ona açıklayın. Özellikle kaygılı çocuk, annesinin evde kendisini karşılamayacağı düşüncesiyle okula gitmek istemeyebilir.