Bu labirentlere girmek cesaret istiyor

Ağaçlar ve çalılardan oluşan bu labirentlerin içine girmek kimi zaman bir daha çıkılamayacağı endişesine yol açıyor. İtalya'daki labirente, Hitler ve Mussolini girmeye cesaret edemezken Napolyonun çıkışını bir türlü bulamadığı ifade ediliyor.İtalyan yayıncı ve sanat koleksiyoncusu Franco Maria Ricci tarafından yaptırılan ve planlanıp inşa edilmesi 10 yıldan uzun süren Masone Labirenti 2015 yılında ziyarete açıldı. Yesilist tarafından derlenen sırlamaya göre, 80 dönümlük alana yayılan kompleks, dünyanın en büyük labirenti. 14.000 yerel tropikal bitki çeşidine ev sahipliği yapan Hawaiideki bu labirentin ortası ananas şeklinde tasarlanmış. Birleşik Krallıktaki en eski labirent. 1600lerden bu yana ziyaretçi kabul eden Hampton Court Sarayı Labirentinin bulunduğu parkta çok ünlü bir gül bahçesi de var. Avustralyanın en eski labirenti olan Ashcombe labirentindeki 1.000 selvi ağacının her biri 3 metre yükseliğe ve yaklaşık 2 metre genişliğe sahip. Labirentteki ağaçlar yılda 3 kez budanıyor. 1.750 metre karelik alana yayılı bu labirent 1720 yılında yapılmış. Labirentin ortasındaki ağacın altında, çıkıp manzaranın keyfine varabileceğiniz minik bir balkon bulunuyor. Dünyanın ikinci en büyük labirenti olan Barış Labirentindeki ağaçların neredeyse tamamı 2000 yılında Kuzey İranda halkı tarafından dikilmiş. 11 dönümlük labirentteki ağaçların boyu 1,5 metre. Bu da labirentin farklı noktalarındaki ziyaretçilerin birbirleri ile iletişim kurmasını sağlıyor. Hitler ve Mussolininin girmeye cesaret edemediği Napolyonun çıkışını bir türlü bulamadığı meşhur Villa Pisani Labirenti birbirini tekrar eden 9 şablondan oluşuyor. Labirentin ortasındaki minik kulenin üzerinde ise bilgelik ve sanat tanrıçası Minervanın heykeli bulunuyor. Gallerde Gavin ve Vina Hogg çiftinin yeni bin yılın anısına evlerinin bahçesine yaptırdıkları bu labirenti David Goff Eveleigh tasarlamış. Özel mülk olduğu için günlük ziyaretlere kapalı olan labirenti ev sahipleri ile önceden iletişime geçerek gezmek mümkün. Aristokrat Andrassy ailesinin yaptırdığı bu labirent Avrupadaki en sıra dışı ve güzel labirentlerden biri. Tisza Nehri kıyısındaki labirent, 2011 yılında başlayan ve 4 yıl süren restorasyon çalışmalarının ardından 2015 yılında yeniden ziyarete açıldı.