Ağzınıza bile sürmeyin! Kalp sağlığını bitiriyor, kan şekeri tavan yapıyor

Düşük karbonhidrat diyeti, temel olarak karbonhidrat alımını sınırlayan bir beslenme yaklaşımıdır. Tipik olarak, sağlıklı bir diyetin yaklaşık %55 karbonhidrat içermesi beklenirken, %40'tan daha az karbonhidrat içeren bir diyet düşük karbonhidratlı olarak kabul edilir. Ancak net bir tanımı yoktur. Bununla birlikte, düşük karbonhidratlı bir diyetin tamamen karbonhidrat içermediğini unutmamak önemlidir.Bir kişinin karbonhidrat ihtiyacı, aktivite düzeyi, kilosu ve sağlık hedeflerine göre değişir. Kişinin ayrıca diyet tercihlerini ve metabolik hedeflerini hesaba katması ve ardından kendileri için en uygun karbonhidrat alımına karar vermesi gerekir. Bir kişinin karbonhidrat ihtiyacı, aktivite düzeyi, kilosu ve sağlık hedeflerine göre değişir. Kişinin ayrıca diyet tercihlerini ve metabolik hedeflerini hesaba katması ve ardından kendileri için en uygun karbonhidrat alımına karar vermesi gerekir. Beslenme Uzmanı Dr. Meghana Pasi, Düşük karbonhidratlı bir diyetin amacı, vücudun birincil enerji kaynağı olarak glikoza olan bağımlılığını azaltmak ve enerji için depolanmış yağın kullanımını teşvik etmek olmalıdır; kilo kaybı ve geliştirilmiş sağlık belirteçleri. Buradaki fikir, özellikle ekmek, makarna, pirinç, patates ve şekerli atıştırmalıklar gibi şekerli ve nişastalı yiyeceklerde bulunan karbonhidratları azaltmaktır. Sağlıklı bir düşük karbonhidratlı diyet, sebzeler, meyveler, fasulye, bakliyat, yağsız proteinler ve bazı tam tahıllar gibi çeşitli besleyici, bütün, işlenmemiş gıdaları içermelidir. dedi. Tip-2 diyabette vücut insülini etkili bir şekilde kullanamaz ve bu da yüksek kan şekeri seviyelerine yol açar. Düşük karbonhidratlı bir diyet, kan şekeri seviyelerini stabilize etmeye yardımcı olarak aşırı insülin veya ilaç ihtiyacını azaltır. Yavaş ve istikrarlı bir şekilde kişi karbonhidrat alımını azaltabilir ve kan şekeri seviyelerinin nasıl değiştiğini görebilir. Dr. Pasi, Düşük karbonhidratlı diyetler ayrıca kilo vermeye yardımcı olabilir, bu da insülin duyarlılığını artırabilir, diyabetle ilişkili komplikasyon riskini azaltabilir ve ayrıca kardiyovasküler sistem üzerindeki baskıyı azaltabilir. Kalp hastalığı olan bir kişi için, düşük karbonhidratlı bir diyet, kalp sağlığı için çok gerekli olan trigliseritleri düşürmeye ve HDL kolesterolü artırmaya yardımcı olur. Ayrıca, kalple ilgili komplikasyon riskini azaltmak için gerekli olan kan basıncı seviyeleri üzerinde de olumlu etkiler göstermiştir. dedi. Hazır ambalajlı yemekler ve tuzlu atıştırmalıklar gibi işlenmiş gıdalarKekler, şekerler, hamur işleri, kurabiyeler, gazlı içecekler ve meyve suları gibi şeker açısından zengin gıdalar nişastalar,Özellikle beyaz ekmek veya makarnaAlkollü içeceklerPatates, patates cipsi ve diğer nişastalı sebzeler Tüm bunlar rafine karbonhidratlar ve basit şekerler zaten işlenmiştir ve önceden sindirilmiş formlardadır (lif az veya hiç yoktur), vücudumuz bunları hızla emer ve glikoza dönüştürür. Bu kan şekerini yükseltir ve bazen kişi yeniden acıkmaya başlar. Doymuş yağlar, trans yağlar ve tuz (işlenmiş ve ultra işlenmiş gıdalar) bakımından yüksek gıdalar, kalp hastası için zararlı olan kötü kolesterolü, trigliseritleri ve kan basıncını artırabilir