Yeni hayatla birlikte önümüze konan ve maalesef içine modern/bilimsel tıbbın da entegre edildiği yeni ve farklı yanlış değilse de eksik yeni bir tıp anlayışıyla karşı karşıyayız:
ENDÜSTRİYEL TIP! Bu tıp temelde bizim iyi kalmamıza, sağlıklı olmamıza değil hastalıklarımızı teşhis ve tedavi etmeye odaklıdır. Sektörün ana dürtüsü de endüstrinin her alanında olduğu gibi sadece hizmet etmek değil aynı zamanda “KAZANMAK!” yani ekonomik gelir elde etmektir. Diğer taraftan günümüzün modern tıbbı biraz da farkında olmadan endüstriyel tıp anlayışıyla insanı formüllere hapsetmeye, sağlık sorunlarını kategorize etmeye ve giderek derinleşen branşlaşma çabalarıyla insan beden ve ruhunu bölük pörçük hale getirmeye yönlendirilmiştir. Yeni sağlık anlayışı bizim önce insan olduğumuzu unutup şefkatli bir dokunuşun, gülen gözlerle yaklaşan bir bakışın, sevgi dolu sözlerle yürütülen bir paylaşımın, hatta hastanın elini samimiyle tutmanın bile çoğu zaman ilaçlar ve ameliyatlar kadar etkili olabileceğini unutmaktadır.
DAHASI VAR...
İNSAN MERKEZLİ YAKLAŞIM ŞART!
Bize insan merkezli ve şefkatli bir yeni tıp ve sağlık yaklaşımı lazım. Yeni bin yılda modern tıbbın hedefini yeniden planlaması, ŞEFKATLİ ve BÜTÜNCÜL/İNTEGRATİF bir sağlık yaklaşımını süratle hayata geçirmesi zorunludur. Bu bütüncül/integrafi yaklaşım ise “3 AYRI BÜTÜNSELLİĞİ” içermelidir...
1- Modern ve geleneksel tıp integratif hale gelmeli, şarlatanlıkla uğraşan alternatif tıpçılar dışlanmalı, geleneksel/tamamlayıcı tıp modern tıbbın şemsiyesi altına alınmalıdır.
2- Aşırı uzmanlaşma çabalarının son derece doğru ama bir o kadar da riskli olabileceği unutulmamalı, insan bedenindeki hücreler, organlar ve sistemlere integratif/bütüncül bir yaklaşım yeniden devreye sokulmalıdır.
3- Son olarak da “ruhu ıskalama yanlışından” vazgeçilmeli, beden olmadan ruhun, ruh olmadan bedenin sağlığını koruyamayacağı anlayışına geri dönülmelidir.
NOT: Bu yeni yaklaşıma ilişkin paylaşımlarıma önümüzdeki yazılarımda da devam edeceğim.