Yeni hayata ilk bakış
Kendisini kandırarak dağa kaçıran terör örgütünden 4 yıl sonra kaçarak kurtulan Cafer Ceylan, savcılıktaki işlemlerinin ardından evine döndü. ‘Etkin pişmanlık’ hükümlerinden faydalanan ve daha önce Türkiye’de hakkında herhangi bir soruşturma veya suçlama olmadığı belirlenen Ceylan’a Diyarbakır şehir sınırları dahilinde hem koruma, hem kontrol amaçlı elektronik kelepçe takıldı.
Hürriyet'in haberine göre, Cafer Ceylan yorgun ama mutluydu. Yaşından olgun, kendinden emin ve kararlı bir tavrı vardı. Az konuşuyor fakat net ve vurgulu cümleler kuruyordu. “Eve ilk gittiğimde şöyle bir balkondan etrafa bakacağım” dedi. Dediği gibi de yaptı. Evde onu akrabaları ve komşularından oluşan mutlu bir kalabalık bekliyordu. Eve ilk adımını attığında kimi ağlıyor, kimi de sarılıp öpmeye çalışıyordu. İlk şaşkınlığını üzerinden attığında eve meraklı gözlerle baktı. Çünkü 5 yıl önceki evleri değildi. Ailesi buraya yeni taşınmıştı. Eski evlerindeki odası burada yoktu. Annesi evin en güzel odasını ona ayıracağını söyledi.
YATAĞIMDA YATMAYI ÖZLEDİM
Evdekiler onun geleceğini son anda öğrendiği için evde özel bir hazırlık yapılmamıştı. Cafer için hemen çay demlendi. Annesinin çayını da Cafer kendisi doldurdu. Cafer Ceylan duygularını şöyle anlattı:
“Artık bir iş güç sahibi olmak, ailemle birlikte kendi hayatıma devam etmek istiyorum. Kürtçe’de bir söz var: ‘Bir çukura iki kere girilmez’ diye. Ben de o çukura bir daha girmeyeceğim. Liseye gitmemiştim. Açıktan liseyi bitirmeyi düşünüyorum. Ailem dışında en çok şehrimi, toprağımı özledim. Evimde, yatağımda yatmayı özledim. Ailem hep aklımdaydı. Rüyalarıma giriyordu.
BENİM GİBİ KAÇMAK İSTEYEN ÇOK
İlk bir yıl ideolojik eğitim aldık. Bir süre sonra orada boşa mücadele ettiğimi anlayınca kaçmaya karar verdim. Kaçıp gelmek isteyen benim gibi çok var. Ancak yol bulamıyorlar. Ben örgütten kaçmayı daha önce de düşündüm. Şırnaklı bir arkadaşım vardı, o da kaçmak istiyordu. Ancak yol bulamadık. Üstümüzde bir baskı da vardı. Oraya DEAŞ ile savaşmaya gitmiştim. Kobani’de ve başka yerlerde DEAŞ’a karşı savaştık. Türk askeriyle bir çatışmamız olmadı. Sadece bazen devriye atarken görüyorduk. Kaçmaya karar verdikten sonra bir arkadaşımla sınıra yakın bir yere kadar araçla geldik. Oradan da yürüyerek sınır kapısına gelip teslim olduk.”
ANLADIM Kİ BÜYÜMÜŞÜM
Annem babam bana çok kısa boylu geldi. Onları gördüğümde bir an şaşırdım. Sonra anladım ki büyümüşüm. Şimdi yeni bir hayata başlayacağım. Arkadaşlarımı da özledim. Onlarla da zaman geçireceğim.”
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı
22 Kasım 2024 cuma namazı vakti saat kaçta? Diyanet İstanbul, Ankara, İzmir cuma saati, öğle ezanı vakti
Ağaca çarpan otomobil ikiye bölündü, sürücü olay yerinde can verdi
'Turuncu' uyarı verilmişti: Sağanak yağış olumsuz etkiledi... İşyerleri sular altında!
SON DAKİKA... 18 gün sonra cansız bedeni bulunmuştu! Rojin Kabaiş'in babası: Otopsi raporunda 'suda boğulma' yok!