Moskova protokolü ne kazandırdı?

6 saatlik zirveden 2018 Soçi Mutabakatı'na ek 3 maddelik protokol metni çıktı. Türkiye, "İdlib sahasında hangi kazanımları elde etti?" sorusu gündeme geldi. CNN TÜRK'ün edindiği bilgilere göre; temel kazanımların başında sahada kısmı bir rahatlama sağlanması, olası bir Türkiye ve Suriye savaşının ve sahada Rusya ile karşı karşıya gelme riskinin önüne geçilmiş olması geliyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Putin ile Moskova'da gerçekleştirdiği zirveden 2018 Soçi Mutabakatı'nı temel alan 3 maddelik protokol kararı çıktı. Ankara'da protokol metnine ilişkin yapılan değerlendirmelerde, kazanımların başında ateşkes ilanı görülüyor. Kaynaklar, silahların durması sahaya kısmı bir rahatlık getirecek görüşünü dile getiriyor.

Anlaşma ile beraber sahadaki çatışmaların önlendiği, olası bir Türkiye-Suriye savaşının önüne geçildiği, Türkiye'nin Rusya ile sahada karşı karşıya kalma riskinin en aza indirildiğine vurgu yapılıyor. Türkiye'nin bugüne kadar Suriye içine gönderdiği askeri gücünü korumayı sürdüreceğinin de altı çiziliyor. Ateşkesin müzakere için zaman kazandırdığı kaynaklarca dile getirilirken, Birlemiş Milletler çatısı altındaki siyasi sürecin canlandırılması için girişimlerin bu süre zarfında hız kazanacağı ifade ediliyor.

Halep'i Şam'a bağlayan M-5 Karayolu'na atıf yapılmaması, bu hattın Suriye rejimi kontrolünde olduğuna işaret ederken Türkiye ve Rusya'nın kontrolünde bir güvenli koridorun içinde yer alacak M4 Karayolu'nda ise Suriye rejimi sivil ulaşımdan faydalanacak.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Peki, M4 Karayolu'na kurulacak güvenli bölge ile ne sağlanacak? M4 Karayolu'nun 6 kilometre güney, 6 kilometre kuzeyinde kurulacak toplam 12 kilometrelik hat, kaynaklara göre aslında Birleşmiş Milletler mevzuatına göre bir tampon bölge anlamı taşıyor. Muhalif unsurlar M4'ün kuzeyinde, rejim M4'ün güneyinde kalırken aradaki tampon bölgenin kontrolü muhalefet ve rejimin garantörleri olarak adlandırılan Türkiye ve Rusya'da olacak. Güvenli koridorun içerisinde daha çok yabancı terörist savaşçıların yer aldığı dile getirilirken, bu grupların akıbetinin yapılacak görüşmeler ile şekilleneceği ifade ediliyor.

Anlaşmada güvenli bölgeye doğrudan atıf olmasa da güvenli bölgenin fiili olarak oluşturulduğuna vurgu yapılıyor. M-5 Karayolu'nun batısı ve M-4'ün kuzeyi fiili olarak Türkiye ve muhalefetin söz sahibi olduğu bir güvenli bölge olarak adlandırılıyor. Böylece, Türkiye sınırına bitişik bir alanda kontrolü elinde tutacak

Birleşmiş Milletler güvenlik konseyinin kabul ettiği terör örgütleri ile mücadele anlaşma metininde yerini bulurken, Türkiye'nin de Suriye'den gelecek tehditlere meşru müdafaa hakkı kapsamında cevap verecek olması Ankara'da not edilen kazanımlar arasında.