Kani Beko'dan Valiye cevap: "1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamak suçtur"
Taksim'de 1 Mayıs tartışmalarıyla ilgili İstanbul Valisi Vasip Şahin'in açıklamalarına DİSK Genel Başkanı Kani Beko cevap verdi. Şişli'deki genel merkez binasında basın toplantısı düzenleyen Kani Beko, ''1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamak suçtur, anonim şirket düzeninin sembolüdür'' dedi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, İstanbul Valisi Vasip Şahin'in CNN TÜRK'te Hakan Çelik'in Hafta Sonu Keyfi programında yaptığı "Toplantı ve gösteri yapılabilecek yerler belli Taksim bunlardan biri değil" şeklindeki açıklamasına düzenlediği basın toplantısında cevap verdi.
Beko, "1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamak suçtur. İstanbul'da 2010,2011 ve 2012 yılında polisin müdahalesi olmadan yüz binlerce insanın şenlik havasında kutlamalarını yaptılar hiç kimsenin burnu bile kanamadı. Önümüzdeki 1 Mayıs'ta da hiç kimsenin burnu bile kanamadan birlik, beraberlik içerisinde Dünya'da ve Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi kutlamak istiyoruz. Vali'nin görevi kamu düzenini bozmak değil sağlamaktır" dedi.
"1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamak suçtur"
Beko, İstanbul Valiliği ve hükümetin, 1 Mayıs meydanı konusundaki mahkeme kararlarını, Anayasayı ve yasaları görmezden gelmeye devam ettiğini ifade etti. 1 Mayıs'ın nerede kutlanacağı ile ilgili söz hakkını sendikalara, işçi sınıfına vermeyen bir zihniyetin "demokrasi" ile uzaktan yakından ilgisi olmadığını belirten Beko, şunları söyledi:
"1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamak suçtur. Taksim'de 1 Mayıs'ı kutlamanın hakkımız olduğunu teslim eden çok sayıda ulusal ve uluslararası mahkeme kararı mevcuttur. 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamayı engellediği için hükümet Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde haksız bulunmuştur. Ancak 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak isteyenlerle ilgili tek bir yargı kararı mevcut değildir. Anayasa'da güzergâhı belirleme yetkisi, mülki idare amirlerine verilmemiştir Daha doğrusu bu yetki, 2001 değişikliği ile Anayasa'dan çıkarılmıştır. 1 Mayıs herhangi bir 'toplantı ve gösteri yürüyüşü' değildir. 1 Mayıs resmi bir bayram günü olarak, Vali'nin atıf yaptığı 2911 sayılı yasada 'istisna' olarak belirtilen hallerden biridir. Vali'nin görevi kamu düzenini bozmak değil sağlamaktır. Taksim'de 1 Mayıs'ın yüz binlerle kutlandığı 3 yıl boyunca tek bir kişi bile bundan zarar görmemiş, yasadışı bir şekilde Taksim'in yasaklandığı yıllarda ise yüzlerce kişi yaralanmış, milyonlarca İstanbullu fiili sıkıyönetimin, fiili sokağa çıkma yasağının, gaz bombalarının, polis şiddetinin mağduru olmuştur."
"Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak anonim şirket düzeninin sembolüdür"
DİSK'in 1977 yılında ölen üyelerini anmak için Taksim Meydanı'nı kullanmak istemesinin hakkı ve görevi olduğunu belirten Beko, "Anlaşılan odur ki ülkeyi yönetenlerin Taksim inadı basitçe bu alanın kullanımına dair bir inat değildir. Ülkeyi bir Anonim Şirket gibi yönetenler, işçi sınıfının her türlü hakkını, tüm kazanımlarını gasp etmek istemektedir. Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak, Anonim Şirket mantığı ile yönetilen bir ülkede, hissesi olmayan milyonları yok saymaktır. Hukuku çiğneyerek Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak, mahkeme kararlarına rağmen taşeron işçileri kadroya almamaktır. Taşeron cehennemine odun atmaktır. Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak, iş cinayetlerinin sorumlularından hesap sormamak, onları görevlerinden bile almamak, cinayetleri onaylamak anlamına gelmektedir. Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak, milyonlarca işçiye, açlık sınırının altındaki asgari ücreti layık görmektir. Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak, 'ayaklar baş olursa kıyamet kopar' zihniyetidir. Acılı Somalıya tekme atmak neyse Taksim'i yasaklamak odur. 'Taksim'e bir çelenk bırakıp gidin' demek, Ermenekliyi kara lastik ayakkabıyla avutmaya kalkışmaktır" dedi. Taksim'i işçi sınıfına yasaklamak adaletin, hukukun zerresine tahammülü olmayan bir Anonim Şirket düzeninin sembolüdür" diye konuştu.
"DİSK Genişletilmiş Başkanlar Kurulu 25-26 Mart'ta Bolu'da toplanacak"
Türkiye'de 2015 1 Mayıs'ı ve 7 Haziran'daki genel seçiminin önemine değinen Beko, "DİSK Genişletilmiş Başkanlar Kurulu 25-26 Mart tarihlerinde Bolu'da toplanarak, 2015 1 Mayıs'ına ve 7 Haziran'daki genel seçime dair kararlar alacaktır. Bu kararları yıllardır birlikte mücadele yürüttüğümüz, başta KESK-TMMOB ve TTB olmak üzere tüm dost kurumlarla beraber de değerlendireceğiz. DİSK-KESK-TMMOB ve TTB yöneticilerinin yargılandığı 2014 1 Mayıs'ının ikinci duruşması ise 24 Mart'ta Çağlayan Adliyesi'nde görülecektir. Bu duruşmada, Taksim'i savunmaya, 1 Mayıs Meydanımızı yasaklayanları yargılamaya devam edeceğiz. Evet tüm bunları söylemek için biz yıllardır Taksim meydanında olmak istiyoruz. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği için mücadele ekmek, ahlaki, sınıfsal ve siyasal bir ödev olduğu için Taksim'de olmak istiyoruz. 1977'de yitirdiğimiz işçi kardeşlerimizi ve 2013'te yitirdiğimiz gencecik evlatlarımızı anısını yaşatmak için Taksim'de olmak istiyoruz" şeklinde konuştu.
Diyaloglarımız son dakikaya kadar devam eder
Beko, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Beko, "Görüşmeleri mutlaka yapacağız. 1 Mayıs çalışmaları başladığımızda, İstanbul Valisi ile görüşürüz, İçişleri Bakanı ile de görüşürüz, Başbakan'la da görüşürüz, Cumhurbaşkanı ile de görüşürüz. Yani bu konuda bizim diyaloglarımız son dakikaya kadar devam eder. Biz hiçbir arkadaşımızın burnu bile kanamadan bu masa başında tüm görüşmelerimizi ve anlaşmalarımızı hiç kimsenin kolu kanadı kırılmadan yapma becerisini gösterebilecek bir örgütüz" dedi.
"2010-2011 ve 2012'de hiç kimsenin burnu bile kanamadı"
Bir basın mensubunun, İBB Başkanı Kadir Topbaş'ın Eylül ayında mahkemenin onay verdiği yeşillendirme projesi ile ilgili "Havaların ısınmasını bekliyoruz. Kışın yapsaydık ortalık çamur alanı olacaktı o yüzden başlamadık" şeklindeki açıklamasını hatırlatarak, "Belediyenin 1 Mayıs'a yakın bir inşaat çalışması yapmasını bekliyor musunuz?" şeklindeki sorusuna, şöyle cevap verdi:
"Taksim Meydanı'nın belediye tarafından çiçeklendirilmesi oraya güllerin karanfillerin dikilmesi elbette hem İstanbul halkı için hem de bizim için önemli bir çalışma. O yapılan düzenleme içerisinde işçilerde 1 Mayıs birlik, dayanışma ve mücadele gününde orada olurlarsa bana göre çok daha yakışırlar diye düşünüyorum. İnşaatla ilgili daha öncede böyle bir çalışma vardı. Ancak biz Başbakan'la, İçişleri Bakanı ve Vali beyle de görüştüğümüzde oraya yapılan araştırmalar sonrasında 230 bine yakın işçinin orada 1 Mayıs'ı kutlayabileceği bir alan olduğunu? eğer bir önlem alınması gerekiyorsa biz o zamanda ifade etmiştik. Yapılan bu inşaat bölümünde işçilerin burnu bile kanamadan o önlemleri biz rahat bir şekilde alırız demiştik. Yeter ki bizim yaptığımız çalışmalara polisin müdahalesi olmasın deyimini kullanmıştık. O maalesef dönemde yine izin vermemişlerdi. İstanbul'da 2010,2011 ve 2012 yılında polisin müdahalesi olmadan yüz binlerce insanın şenlik havasında kutlamalarını yaptılar hiç kimsenin burnu bile kanamadı. Önümüzdeki 1 Mayıs'ta da hiç kimsenin burnu bile kanamadan birlik, beraberlik içerisinde Dünya'da ve Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi kutlamak istiyoruz."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Dikkat! Meteoroloji il il uyardı: Lapa lapa kar geliyor! Don, tipi, buzlanma...
KENDİ ELLERİYLE YAPTI! Yatağa bağımlı 47 yıllık eşi için binanın dışına asansör
Yolda yatan köpeği ezdi: 10 saatlik kamera incelemeleri sonucu yakalandı!
HABER || İzmir'de 3 polisi yaralamışlardı! Adliyeye sevk edildiler
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı