Erdoğan: 'Suriye'nin kuzeyini tamamından temizleyeceğiz'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrin operasyonuna değinerek, "İnsanlıktan, adalet ve merhametten taviz vermeden, hakkımızda yürütülen kara propagandaya aldırmadan, Afrin'i, Münbiç'i ve Suriye'nin kuzeyini bu katil sürülerinin tamamından temizleyeceğiz" dedi. Erdoğan açıklamaları tepki gören bazı din adamlarıyla ilgili uyarılarını da yineledi ve Diyanet ile ilahiyat fakültesi yetkililerinden "alanı boş bırakmamalarını" istedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet Vakfı İyilik Ödülleri töreninde konuştu. Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
Afrin'de YPG'nin keskin nişancı kulesi böyle vuruldu
"Bu yıl iyilik ödüllerini tevdi ettiğimiz tüm kardeşlerimizi şahsım ve milletim adına gönülden tebrik ediyorum. Üstad Sezai Karakoç'un veciz ifadesiyle, 'Kalbinde neferlik olan' tüm iyilik öncülerine selam sunuyorum. Rabbim sizlerin sayısını artırsın inşallah. Dünyanın dört bir yanında diktiğiniz iyilik ödüllerinin uzun yıllar meyve vereceğine inanıyorum.
Mehmetçik vatanımızın güvenliğini temin ediyor
İstiklalimizin istikbalimizin bekçisi, bölgemizdeki mazlumların muhafızı kahraman Mehmetçiklerimize takdim edilmesinden de büykü bir memnuniyet duydum. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz gerçekleştirdiği başarılı operasyonlarla, hem vatanımızın güvenliğini temin ediyor hem de terör örgütlerinin zulmüne maruz kalan kardeşlerimizin yardımına koşuyor. Son birkaç gündür Afrin'den yansıyan insanlık dışı manzaraları sizler de görüyorsunuz. Sivilleri kalkan olarak kullanan, kurdugu tuzaklarla çocukları öldüren terör örgütünün makyajı tel tel dökülüyor.
Teröristler tünelleri yarım bırakıp kaçtı
'Paramparça ettik ediyoruz'
Şu an itibariyle 3 bin 400 teröristi etkisiz hale getirdik. Ve artık Afrin'e girdik giriyoruz, çok fazla bir şey kalmadı. Ama biz işgal için girmiyoruz, Afrin'i oraların gerçek sahiplerine teslim etmek için giriyoruz. Batı medyasında moda ikonu edasıyla pazarlanan teröristlerin vahşi, gaddar, katil yüzleri böylece ifşa oldu. Mehmetçiklerimiz ÖSO ile birlikte teröristlerden temizlediği her toprak parçasında bölge halkının geleceğini de kurtarıyor. DEAŞ bahanesiyle coğrafyamıza biçilmeye çalışan kefeni Allah'ın izni, milletimizin duası ve kahraman askerlerimizin gayretiyle paramparça ettik ediyoruz.
'Bugün de Çanakkale'deki gibi yapacağız'
Bir asır önce nasıl Çanakkale'de emperyalist hevesleri kursaklarda bıraktıysak bugün de aynı şeyi güney sınırlarımız boyunca yapacağız. 911 kilometre Suriye sınırı. İnsanlıktan, adalet ve merhametten taviz vermeden, hakkımızda yürütülene kara propagandaya aldırmadan, Afrin'i, Münbiç'i ve Suriye'nin kuzeyini bu katil sürülerinin tamamından temizleyeceğiz. Tüm bu toprak parçalarını Suriyeli kardeşlerimizin yurtlarına dönebilecekleri eman bölgeleri haline getireceğiz. Böylece hem bölgedeki Kürt, Arap ve Türkmen kardeşlerimizi bölgedeki terör örgütlerinin zulmünden kurtaracak hem de Suriye'nin inşasına yönelik büyük bir adım atacağız.
'Biz sivil insanları hiçbir zaman hedef almadık'
Birileri binlerce kamyon dolusu silah ve mühimmat gönderirken, Türkiye Diyanet Vakfımız oraya binlerce kamyon insani yardım malzemesi gönderdi, gönderiyor. Kızılay'ımız, AFAD'ımız aynı şekilde gönderdi, gönderiyor. Siz varil bombalarıyla, bombalarla Doğu Guta'da binlerce çocuk, yaşlı, kadın öldürürken; siz Suriye'nin genelinde 1 milyona yakın insanı öldürürken ve öldürene sahip çıkarken biz sadece mağdur ve mazlum olana yardım elini uzatıyoruz. Aramızdaki fark bu. Bize kalkıp akıl veriyorlar. Diyorlar ki, 'Sivil insanlar ölüyor'. Bilerek konuşun. Bilmeden konuşmayın beyler. Biz sivil insanları hiçbir zaman hedef almadık. Sivil insanları hedef alsaydık Afrin çoktan düşmüştü. O kadar hassas gidiyoruz ki aman siviller vurulmasın. Buna dikkat ediyoruz. Ama bunlarda böyle bir şey var mı, sivildi, sivil değildi hiç fark etmez bombaları yağdırıyorlar. Bizi bunlardan ayıran bu, bu hassasiyetimizi aynen sürdüreceğiz.
Birileri Suriye'de terör örgütlerine yardıma giderken Diyanet Vakfı gibi kurumlarımız, insanların yaralarını, sadece vakıf değil askerlerimiz orada yaraları sarıyor. Adeta oralarda sivil savunma görevini icra ediyor. Birilerini mazlumların kanı ve gözyaşı üzerinden semirmeye çalışırken, bizim kurumlarımız Suriye'den Irak'a kadar insanlığın yüzünü ağarttı. Kurulduğu günden beri, 'İnsanların en hayırlısı insanlara en faydalı olanıdır' düsturuyla vakıf bünyesinde emek vermiş herkesi tebrik ediyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum.
'İslam içkiyi su gibi tüketenlerden kutup yıldızları çıkardı'
İslam ahlak ve merhamet dinidir. Cahiliye toplumundan asrı saadete geçişin serdarı olan resulü ekrem de güzel ahlakı tamamlamak için gönderilmiş bir merhamet elçisidir. Kız çocuklarını katleden, kadınlara zulmeden bireyler İslam'la müşerref olduktan sonra Hazreti Ömer gibi adalet timsallerine dönüşmüştür. İslam içkiyi su gibi tüketen, kendi ellerine yaptıkları putlara tapan cahiliyye toplumundan insanlığın kutup yıldızlara çıkarmıştır. Haset ile kararan kalpler Kuranı kerim ve sünneti seniyyenin nuruyla feraha kavuşmuştur. Birilerinin son zamanlarda söyledikleri birçok şeyler var. Detaya girmeyeceğim, onlar zaten Diyanet camiasının ilgi alanındadır, onlar gereğini yapacaktır. Akif'in söylediği bir şey var, 'Bizim derdimiz, Müslüman olarak hedefimiz, doğrudan doğruya Kuran'dan alarak ilhamı, asrın idrakine söyletmeliyiz İslam'ı.' Bizim için başka kapı yok. Tek kapı orası. Diğerleri lafı güzaf. Bu büyük değişimin sırrı nedir? 23 yıl gibi kısa bir sürede İslam'ın geniş bir coğrafyaya ulaşması nasıl mümkün olmuştur? Bu soruya verilecek cevap, nebevi davet ve irşad metodudur. Resulullah efendimizin tebliğ, yani insanlara İslamı anlatma yöntemidir.
'Bazı ukalalar dolaşıyor etrafta'
Bazı ukalalar dolaşıyor etrafta hadisler üzerinde 'Yok şöyleydi, böyleydi' diyorlar. Eğer bu hadisi şerifler Kuranı kerimin hükümlerine aynen uyuyorsa, bizim için sahihtir ve ona uyarız. Hazreti Aişe validemizden rivayet edilen bir hadiste şöyle deniyor: 'Ey Ayşe Allah rafiktir, yumuşak davranışı sever, sert davranış karşılığında vermediğini yumuşak davranıldığında verir, her işte yumuşak davranmayı sever'. Allah bir başka ayette şöyle buyuruyor: 'Kolaylaştırınız zorlaştırmayınız, müjdeleyiniz nefret ettirmeyiniz'. Bu ayeti kerimeler ve hadisi şerifler ve bize nebevi devlet ve irşad metodunun nasıl olması gerektiğini gösteriyor.
'Hocalarımızın İslam'ı anlatırken çok daha dikkatli olmaları gerekiyor'
Bu ilahi prensipler bize İslamı anlatırken nasıl hareket etmemiz gerektiğini gösteriyor. Bunlar özellikle peygamberimizin varisleri olma şerefini üzerinde taşıyan alimlerimiz, ariflerimiz, hocalarımız için son derece önemli olduğuna inanıyorum. Hem dinimize yönelik saldırıların hem de İslama yönelik ilginin arttığı bir dönemde hocalarımızın İslam'ı anlatırken çok daha dikkatli olmaları gerekiyor.
'O zaman alanı boş bırakmayacağız'
Atalarımız ne güzel söylemiş, 'Doğru yerinden kalkıncaya kadar yalan dünyayı dolanır gelir'. O zaman alanı boş bırakmayacağız. Az önce hocalarımızla bir sohbetimiz oldu, orada da söyledim, burada da söylüyorum: Tüm Diyanet camiamızın başta Din İşleri Yüksek Kurulu olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanındaki mensuplarıyla alanı hiçbir zaman boş bırakmayacaklar. Tüm ilahiyat fakültelerimiz, hocalarımız alanı hiçbir zaman boş bırakmayacaklar. Ondan sonra 'Biz vazifemizi yaptık, ne oldu' diyemezler. Bunun çözüme ulaşması için bu vazifenin yapılması lazım ki, birileri gelip oraları işgal etmesin. Özellikle iletişim araçlarının bu denli ilerlediği, internetin, sosyal medyanın, cep telefonunun hayatımızın her alanına girdiği bir yerde menfi haber, yorum ve ifadeler çok daha hızlı yayılıyor. Soran ile sorulan arasında kalması gereken beyanlar bir anda milyonlarca insana mal olabiliyor. İlgili ilgisiz bir çok kişi bunları maksadı aşacak şekilde Müslümanları ve İslam dinini karalamak üzere kullanabiliyor. Tüm ilahiyatçılarımızın bu noktada azami gayret göstermesini istiyorum."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM KONULARI 23 ARALIK 2024 | BUGÜN Kabine Toplantısı saat kaçta? Memur ve emekli zammı, asgari ücret...
SON DEPREMLER LİSTESİ 23 ARALIK 2024: Az önce deprem mi oldu, nerede, kaç şiddetinde? AFAD son deprem listesi! Malatya, Muğla...
İlk Türk Hava Şehidinin Hüzünlü Hikayesi! Fethiye'nin İsmi Şam'dan Geldi! Atatürk O İlçenin İsmini Değiştirdi...
Vahe Kılıçarslan'a Ağır Suçlama: Kaza Mağduru Kadından 5 Milyon TL'lik Tazminat Davası
Son Dakika! Beşar Esad'ın Suriye'den Kaçışı: Gizemli Süreç ve Perde Arkası