Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Helikopterimiz düşürüldü'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrin harekatında bir helikopterin düşürüldüğünü açıkladı. İstanbul'da konuşan Erdoğan, "Az önce bir helikopterimiz de düşürüldü. Tabi ki bütün bunlar olacak. Bir savaşın içindeyiz. Kaybımız da olacak ama verdirdiğimiz kayıplar da olacak. Bizim bir helikopterimiz gidecek ama bunun bedelini onlar katbekat ödeyecekler" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul İl Başkanlığı İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuşuyor. Konuşmasının başında İstanbul İl Başkanlığındaki görev devir teslimine değinerek, görevden ayrılan Selim Temurci'ye teşekkür, göreve yeni getirilen Bayram Şenocak'a da teşekkür etti. AK Parti'nin gençlerin siyasette yer almasına verdiği öneme değinen ve seçme ile seçilme yaşını düşürdüklerini hatırlatan Erdoğan'ın konuşması satırbaşlarıyla şöyle:
"Değişim ve yenileşmenin öncülüğünü AK Parti olarak kimseye bırakmamakta kararlıyız. Başka partilerde birileri koltuklarına sıkı sıkıya yapışabilirler. AK Parti'de öyle olmadı, olmayacak. Çünkü bizim için siyaset millete ve ülkeye hizmet yolunda bir bayrak yarışıdır. Ekip çalışmasında günü geldiğinde her arkadaşımız bayrağı yeni bir arkadaşımıza devrederek farklı hizmet alanlarına yönelmekte tereddütü etmedi, etmeyecektir. Bu bir davadır, dolayısıyla hizmet etmekte de alan çoktur. Bugün de İstanbul'da böyle bir bayrak değişimine şahit olduk.
İstanbul'a mesaj: 'Eksikler giderilir, hatalar düzeltilir'
İstanbul 15 milyonu aşan nüfusu, her yıl kucağını açtığı milyonlarca misafiri, ekonomiden sanata, diplomasiden spora temsil ettikleriyle gerçek anlamda bir dünya şehridir. İnsanlığın en eski yerleşimlerinden biri olan bu şehir tarih boyunca cazibesini hiç kaybetmemiştir. Bugün de İstanbul deyince sadece bizler değil, uzak yakın herkesin yüzleri güler. Böylesine bir şehre hizmet etmek her kula nasip olmaz. Biz gençliğimizden itibaren bu bahtiyarlığı yaşama şansına nail olduk. Siyasetten spora, Cumhurbaşkanlığına kadar her konuda İstanbul'a hizmet ettik, hala da ediyoruz. İstanbul'u tarihine ve şanına yaraşır bir şehir haline getirmeye çalışıyoruz. Eksikliklerimiz elbette vardır, 'her şey tamdır' diyemem. Böyle bir iddiam da yok. Hatalarımız da olmuştur ama milletimiz şundan emin olsun ki, nasıl bu ülkeye karşı taammüden zarar verme düşüncemiz ve eylememiz olamaz ise İstanbul'a karşı da aynı duygular içindeyiz. Hiçkimse merak etmesin, eksikler giderilir hatalar düzeltilir. Önemli olan bu hizmet heyecanını, samimiyetini, azmini, gayretini kaybetmemektir. Ülkemiz için gerektiğinde nasıl 7 düvele meydan okumayı göze alıyorsak, en yakınlarımız bile olsa kimsenin bu aziz şehre kem gözle bakmasına rıza göstermedik, göstermeyiz.
Kızılelma mesajı
İstanbul tarih boyunca hiç bitmemiş ve kıyamete kadar bitmeyecek olan bir büyük medeniyet mücadelesinin de kilit taşıdır. Batı için İstanbul Türktür yani İslam'ın sembolüdür. Doğu için de İstanbul Türktür. Yani ecdadımızın Kızılelma dediği o büyük yürüyüşün sembolüdür. Onun için öyle slogan olarak değil iki anlamda bir büyük davaya hizmet etmektir. O davanın dün kurumsal olarak somutlaştığı hali Osmanlı'ydı, bugünkü adı Cumhuriyettir. Bu bilince sahip olmayan hiçbir yöneticinin, belediye başkanının, teşkilat mensubunun İstanbul'a hizmet etmesi, kalıcı değer katabilmesi mümkün değildir. Eğer bugün 15 milyonluk nüfusuna rağmen benzer şehirler içinde yaşaması en kolay, hayat standardı en yüksek şehirlerden biri İstanbul ise, bu anlayışla gerçekleştirilen hizmetler sayesindedir.
Man Adası belgeleri için karar çıktı!
Abdülhamid'in sözünü hatırlattı
Türkiye'nin son 200 yılının ilk kısmı Cumhuriyetimizin kuruluşuyla neticelenen zorlu, kimi zaman zaferlerle kimi zaman acılarla dolu bir süreç olarak yaşanmıştır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ardından geçen yaklaşık bir asrımız ise adeta sürekli bir arayış dönemi olmuştur. Demokrasi gibi sevindirici, darbeler gibi üzüntü verici pek çok hadisenin bulunduğu bir dönemin ardından son 15 yılda kendimize yeni bir mecra açmayı başardık. Bu mecra, büyük Türkiye'nin inşası ve ihyası yoludur. Her büyük mücadele gibi bu süreçtede pek çok engel, saldırı, ihanetle karşılaştık. Özellikle son 5 yılımız bekamıza karşı saldırıya yürüttüğümüz mücadeleyle geçti. Bugün akşam Yıldız Sarayı'nda yapılacak toplantıyla anacağımız ve anlamaya çalışacağımız Sultan Abdülhamid-i Sani Han, 'Birlik ve beraberlik her kuvvete üstündür' diyor. Biz de milletimizin ve devletimizin beka mücadelesini, her kuvvete üstün olduğuna inandığımız birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirerek yürüttük, yürütüyoruz.
Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'na açtığı 1.5 milyonluk Man Adası davası başladı
'Sadakat ve teslimiyet' istedi
Hamdolsun girdiğimiz her mücadelede milletimizin desteğini yanımızda bulduk. Türkiye yerli ve milli tüm unsurlarıyla tarihinin pek az döneminde görülen bir birlik, beraberlik ve kenetlenme içinde hedeflerine doğru yürüyor. Burada benim sizinle paylaşmam gereken en önemli konu şudur: Bugün bir il başkanlığı devir teslimini gerçekleştirdik. Bundan sonraki süreç 1 yıl sonra bir yerel seçim ardından Kasım 2019, bir parlamento ve cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili seçim yapacağız. Güçlü olmamız için bir iki noktayı özellikle hatırlatmam lazım: Gerek gençlik, gerek kadın kolları, gerek ana kademe eğer biz kedi içimizde sadakat, teslimiyet bunları gerçekleştiremezsek bizim yolumuz açık değildir ve burada başarıyı beklemeyin. Her şeyden önce sadakat ve teslimiyet bu iş için aranan iki önemli hususiyet ve haslettir. Bir başka önemli konu, hesabi mi olacağız, hasbi mi olacağız? Eğer hesabi olursak yandı keten helvam, bir yere gitmez. Hasbi olmaya mecburuz. Onun için de ben değil, biz olmaya mecburuz. Eğer herkes 'ben' derse, 'benim bildiğim doğrudur' derse kusura bakma... Bizim bu noktadaki hareket tarzımız, 'Bütün işlerinizde istişare ediniz'dir. İstişare ediliyorsa neticesine uyacaksın. Bu istişarenin de nihai kararını verecek olan kimdir? Oradaki toplantının yöneticisi kimse odur. 'Ben daha iyi bilirim'. Hayır arkadaş sen daha iyi bilmezsin, biz daha iyi biliriz. Bu dünyadan çok 'ben'ler geldi, gitti ama kalıcı olmadı. Bu istişare mekanizması bizim için önemlidir. Çok önemli üniversiteler bitirebilirsin, profesör, doçent olursun, çok büyük zengin olursun... Bunların hepsi gelip geçici şeyler aslolan o ekibin içerisindeki az önce saydığım hasletlere tabi olmaktır. Onlara tabi olursa nasıl neticeler alınabileceğini görmek mümkündür. Bunları yaşadık ve bu noktalara da bunları yaşaya yaşaya geldik. Bundan sonra da böyle yürümeye devam edeceğiz.
Bahçeli'den 'baraj sorunu' yanıtı: 'Yüzde 50+1 olduğunu ne zaman idrak edecekler'
Nazım Hikmet'ten şiir okudu
Ne FETÖ, PKK başta olmak üzere terör örgütlerinin alçakça saldırıları ne yıllarca müttefikimiz diye gördüğümüz kimi devletlerin artık husumet boyuna varan politika değişiklikleri, bizim bu tavrımızı, bu güzel iklimimizi bozamadı. Bundan sonra da bozamayacaktır. Şair ne diyor? 'Yüreğimiz topraktan aldı hızını/ altın yeleli aslanların ağzını/ yırtarak gerindik!/ Sıçradık/ şimşekli rüzgâra bindik!/ Kayalardan /kayalarla kopan kartallar /çırpıyor ışıkta yaldızlanan kanatlarını/ Alev bilekli süvariler kamçılıyor/ şaha kalkan atlarını! / Sen de çıkar/ göğsünün kafesinden yüreğini/ şu güneşten/ düşen/ ateşe fırlat/ yüreğini yüreklerimizin yanına at! / Akın var / güneşe akın! / Güneşi zaptedeceğiz / güneşin zaptı yakın!"
'Az önce bir helikopterimiz düşürüldü'
Güneşin aydınlattığı vatan topraklarımıza kimsenin el uzatmasına, yüreğimizi ateşe atma pahasına da olsa asla izin vermeyeceğiz. Her şehidimiz, her gazimiz ecdadımızdan aldığımız bu emaneti gelecek nesillere bırakma irademizin bir kanıtıdır. Güvenlik güçlerimiz sınırlarımız içinde ve dışında yürekleri, bilekleri ve cesaretleriyle, kanlarıyla büykü bir mücadeleyi yürütüyor. Bu sabah itirabiyle 1141 terörist etkisiz hale getirildi. Az önce bir helikopterimiz de düşürüldü. Tabi ki bütün bunlar olacak. Bir savaşın içindeyiz. Kaybımız da olacak ama verdirdiğimiz kayıplar da olacak. Dün sayısal olarak çok kabarık miktarda füze depolarını imha edip, yok etmiştik. Tabi bunlar çıldırtıyor bunları. Bunların bedelini bunlara çok daha ağır ödeteceğiz. Bizim bir helikopterimiz gidecek ama bunun bedelini onlar katbekat fazlasıyla ödeyecekler. Çünkü biz kararlıyız, inanıyoruz ve üstünüz. Bunu da başaracağız. Bu gurur verici manzara ülkemizin her şehrine ve milletimizin her ferdine çok büyük sorumluluklar yüklüyor."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İlk Kez Konuştu: Umut'a Görüntüleri Sordum, Bana Dedi Ki...
SON DEPREMLER LİSTESİ 23 ARALIK 2024: Deprem mi oldu, nerede, kaç şiddetinde? Kandilli Rasathanesi açıkladı: Kahramanmaraş, Mardin, Bilecik...
Erzurum'daki Çığda Ölen Milli Judocu Emre, Son Yolcuğuna Uğurlandı: İkizi Tabutun Başından Bir An Olsun Ayrılmadı...
Kabine Toplantısı saat kaçta? Kabine Toplantısı gündem maddeleri neler? Memur ve emekli zammı, 2025 asgari ücret zammı...
MEB PERSONEL ALIMI BAŞVURULARI 2025 | MEB 50 uzman yardımcısı alımı başvuruları ne zaman başlayacak, şartları neler? 19 farklı alanda 50 uzman!