Demirtaş'tan Davutoğlu'na Toledo tepkisi
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Masaya dönüş yok" mesajı veren Davutoğlu'na "Başbakan hayal dünyasında yaşıyor" yanıtını verdi. "Sur'u Toledo gibi yapacağız" sözlerine de "Ne Toledo'su cehenneme çevirdiniz" diye tepki gösterdi. Demirtaş Cizre'deki yaralılardan 48 saattir haber alamadıklarını, "En son binanın çökmeye başladığı bilgisini aldık"larını söyledi.
HDP Eş genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Ankara'da düzenlenen basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Güneydoğu'daki operasyonları değerlendiren Demirtaş, "Evrensel hukukun, ülkenin iç hukukunun, yasalarının bu kadar aleni bir şekilde devlet tarafından ihlal edilmesi, AKP hükümetinin talimatları ile devlet görevlilerinin kanun dışı bir pozisyona aleni bir şekilde çıkıyor olması çok vahim bir durum" dedi.
Demirtaş, Güneydoğu'daki çatışmaların AKP hükümetinin yanlış politikalarının sonucu olduğunu ileri sürdü. Demirtaş, "Bu durumu eleştirdiğimizde 'kahraman askerimizi, polisimiz eleştirdiler' diye HDP'yi suçlayan bir dil kullanıyor AKP. Sorumlu olarak iktidarı, hükümeti görüyoruz. Polis asker siyasetten emir aldığı için bunlar oluyor. Siyasi sorumluları eleştiriyoruz" diye konuştu.
Çözüm sürecinin yerini istişare süreci alacak
"Hükümet TBMM'yi işlevsiz kıldı"
AKP'nin, Başkanlık sistemini halka kabul ettirmek için TBMM'yi işlevsiz kıldığını savunan Demirtaş şöyle devam etti:
"Ortada tam bir siyasi basiretsizlik var. Ülke kaosa sürüklenme noktasına getirilmiştir. 'Kamu güvenliği sağlanmadan çözüm olmaz' diyorlar. Kamu düzenini tesis etmek bir görüşmeye, diyaloğa bakar. Bir günde çözülebilir. Neden bunu denemek yerine askeri, polisiye operasyonlar yapıyorsunuz. 'Ben asla teröristle görüşmem, asla şununla, bununla görüşmem' teranesini bırakın, yıllarca görüştünüz. Görüşme olduğu dönemde netice de alınıyordu. Ölümler de yoktu. Türkiye halklarının, asker polis anne- babasının bunu sormaya hakkı vardır."
Başbakan Davutoğlu'nun Sur için model gösterdiği Toledo şehri
"Kürtler de Türkler de vatanı için ölür"
Türk toplumunda "ülkem tehdit altında, vatanım bölünmek üzere, dolayısıyla şehit vermek gerekirse de şehit veririz" diye düşünenler bulunduğunu kaydeden Demirtaş şöyle konuştu:
"Bunu çok iyi anlayabiliyoruz. Biz de bu ülkenin evlatları, yurttaşlarıyız. Tabii ki ülkemiz tehdit altında, efendim düşman saldırısı altında olsa hep birlikte savunalım. Böyle bir durum yok. Kürt sorunu, iç sorunu, demokratikleşme sorunu müzakere ile çözülebilecek bir konu iken, hükümet ısrarla savaşı dayatıyor ve ölümler bu yüzden ortaya çıkıyor diyoruz. İnsanlar vatanı için elbette ölürler. Kürtler de Türkler de vatanı için ölür. Hepimizin ortak vatanı tehdit altında olursa, her birimiz canımızı ortaya koyalım."
Diyarbakır Sur'da 5 asker şehit oldu
"Sarayın saltanatı için kimse ölmek zorunda değil"
AKP iktidarı ve başkanlık için, sarayın geleceği ve saltanatı için hiç kimsenin ölmek zorunda olmadığını kaydeden Selahattin Demirtaş şunları söyledi:
"Kusura bakmasınlar biz canımızı vermeyiz. Böyle bir şey için kimse canını vermez. Mevcut durum budur. Kürt halkı bölünme için değil, bu ülke sınırlarında özgürce yaşamak için bir talepte bulunuyor. Özyönetim de, özerklik de budur. Bölünme değil, birleşme, bütünleşme, eşitleşme bunun üzerinden bir demokratikleşme talebidir. Şimdi bu tartışmayı yasaklayıp her gün büyük ölümler, savaş çatısı altında ülkeyi anayasa tartışmaları ve başkanlığa mecbur bırakacak bir pozisyonda tutuyorlar."
Meryem Ana Kilisesi papazı Sur'u beyaz bayrakla terk etti
Hükümetin çözüme diyaloğa kapalı olduğunu savunan Selahattin Demirtaş, "Şu anda tek bir kişinin bu ülkede bir rejim değişikliğini anayasal güvenceye almak için uğraşmaktadır. Ülkeyi kurtarmaya çalıştığı falan yok. 14 yıl önceden ekonomi, demokrasi, her şey daha kötüdür" diye konuştu.
Davutoğlu ve kabine üyeleri
Demirtaş, iktidarın, bütün bu insani dramların yargı karşında hesabını vereceği günün geleceğini kaydederek, "Dosyaları tutuluyor. Ses kayıtları da bizde. Sivil insanlara dönük alenen bir suç işleniyor, katliam yapılıyor. Davutoğlu başta olmak üzere bütün kabine üyeleri günü gelecek içeride veya dışarıda yargılanacaklar. Hukuki süreci de biz takip etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Başbakan hayal dünyasında yaşıyor"
Demirtaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Sur'u öyle inşa edeceğiz ki aynen Toledo gibi mimarisi olacak" açıklamalarını da şöyle değerlendirdi:
"Başbakan hayal dünyasında yaşıyor. Hayal dünyasında. Yani ülkeyi getirdikleri felaketi görmemekte ısrar ediyorlar. 'Masaya dönüş yok' ne demek ya. Masanın, görüşmenin Türkiye'ye ne zararı oldu? Şu tahribat masadayken oluşmamıştı. Masaya dönüldüğü zaman ölümler durmuş oluyor. Bundan rahatsız mı başbakan. 'Masaya asla dönüş olmaz' derken savaşta ısrar edeceğiz demektir. Bunun sorumlusu neden biz oluyoruz. Savaşı başlatan siz, masaya dönmeyen siz. Masa, müzakere erdemli ve onurlu bir iştir. Biz buna ihanete davet etmiyoruz. Başbakan hayal görüyor. Sur, Cizre'de yaşanan durumun giderek büyüdüğünün farkında değil. Neredeyse 6 aydır devam eden operasyonlar var. Sur'da, Cizre'de Genelkurmay'a 'tank sokun oraları vurun, ne kadar yıkabiliyorsanız da yıkın. Arkanızda duracağız' diyen kendisidir. Oraları cehenneme çevirdiniz ne Toledo'su. Hiçbir şey de çözülmüş falan değil. Başbakan yanlış hesap yaptı. Bu işi savaşla, operasyonla çözeceğine inandı. Durum daha da kötü oldu. Siyasi hezimet var ortada. Olan bu kadar insanın canına oluyor."
"İslam o bodrumda yaralı olarak bekliyor"
"Vekillerin açlık grevleri sürecek"
HDP'li vekillerin açlık grevine ilişkin Demirtaş, "HDP'li vekiller kendi iradeleri ile açlık grevine girdi. Parlamento grubumuzun açlık grevini dönüşümlü bir şekilde durum netleşinceye kadar sürdürmesini önerdik. Başka arkadaşlarımız devralabilirler. Bitmeyecek" dedi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!
Bu Kaçıncı? Fenomenin 'Estetik' Ölümü Sonrası Aynı Soru Gündemde: Her Estetik Güvenli Mi?