CHP'li üyenin 'takkeni çıkar' dediği işçi konuştu

Kütahya Belediye Meclisi'nde teşekkür belgesi verildiği programda CHP’li meclis üyesi Ruhsen Kumdalı’nın takkesini çıkarmasını istediği işçi İsa Karakafa, manevi olarak kırıldığını ifade ederek, “Yaptığı yanlıştı, ben de tepkisiz kalamazdım” dedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Belediye Başkanı Prof. Dr. Alim Işık'ın başkanlık ettiği olağan meclis toplantısında Kastamonu'da yaşanan sel felaketinde görev yapan personele teşekkür belgeleri verildi. Programın toplu fotoğraf çekimi sırasında CHP’li meclis üyesi Ruhsen Kumdalı, işçilerden İsa Karakafa’ya “Resim karesi içerisinde takkeli bir arkadaşım var. Daha yakışıklı çıkacağından eminim. Lütfen başındaki o kepi çıkarır mısın?” dedi. İsa Karakafa ise, “Ben çıkayım o zaman kareden, benim takkem benim şerefimdir” diyerek cevap verdi. Salondaki diğer meclis üyeleri de İsa Karakafa’ya destek olup fotoğrafta bulunmasını istedi. Fotoğraf çekiminin ardından Karakafa salondan ayrılırken, salondakilerden bazıları da meclis üyesinin sözlerine tepki gösterdi.

'TAKKEMLE DAHA YAKIŞIKLIYIM'

​Sosyal medyada kendisine ilişkin yorumlara üzüldüğü için açıklama yapmak zorunda kaldığını ifade eden Karakafa, şunları söyledi:

“Sonra diyor ki, ‘Biz şalvarını mı çıkart dedik, takkeni çıkart dedik’. Özrü kabahatinden daha büyük sözü vardır ya, herkesin içinde kalkıp bu sözü söylemesi de hoş olmadı. Bizi manevi olarak hakikaten kırdı. Sonra Allah razı olsun, arkadaşlarım tepkisini gösterdi. Onlar tepki gösterince ben de geri dönmek zorunda kaldım. Ben de tepkisiz kalamazdım. Müslüman gerekirse tepkiyi en yüksek seviyeden verir. Ben de dedim ki, ‘Takkem benim şerefimdir, siz yakışıklılıktan bahsediyorsunuz. Ben takkemle daha yakışıklıyım ve ölünceye kadar takkemle kalacağım’ dedim. Şov olmasın diye hiçbir yere çıkmadım. En son sosyal medyada, ‘onlar cahildir’ gibi yorumları görünce açıklama yapmak zorunda kaldım. Kütahyamda halkımız, belediye başkanımız, yardımcılarımız ve siyasilerimiz olsun destek verdiler. Fakat onların yaptığı yanlıştı.”