İcra memurları baba-kızı zorla ayırdı
İcrayla çocuk alma dönemi bitecekti ama bitmedi. Geçen ay Zonguldak'ta 7 yaşındaki bir çocuk, babasından zorla koparılmıştı. Bugün de İstanbul'da 11 yaşındaki Yağmur, yine icra memurları aracılığıyla alınarak annesine teslim edildi. Baba-kızın çığlık çığlığa ağlarken çekilen görüntüler, izleyenlerin içini acıttı. O travmatik ayrılma anı, Aile Bakanlığı'nı da harekete geçirdi.
İstanbul Bağcılar’da yaşayan Metin Çorlu, geçtiğimiz senelerde eşine boşanma davası açtı. 5 yıl süren mahkeme süresince kızının velayeti geçici olarak anneye verildi. Bu süre zarfında kızıyla zaman zaman görüşen baba Metin Çorlu, açtığı dava ile yaz tatilinde kızının bir ay kendisinde kalması hakkını kazandı. Bir aylık süre sonunda ayrılamayan baba kız, eski eşin açmış olduğu icra davasıyla ayrılmak zorunda kaldı. Minik Yağmur, ağlayarak gitmek istemediğini ifade etmesine rağmen, annesi, polis ekipleri, icra memurları ve pedagog eşliğinde babasından alındı. Baba ve kızın ayrılmamak için verdiği mücadele ve yakarışları ise görenlerin yüreğini dağladı. Kendisini almaya çalışan annesine de tepki gösteren minik Yağmur "ben mal mıyım" diyerek bağırarak babasına sarıldı. Annesinin tüm çabalarına rağmen babasının kucağından inmeyen Yağmur, "Baba beni bırakmayacaksın değil mi" diyerek uzun süre gözyaşı döktü. Memurların ısrarı üzerine kızı ile birlikte evinden aşağı inen baba Metin Çorlu, "Zorla götürüyorlar seni kızım. Bu ülkede böyle" diyerek duruma isyan etti. Metin Çorlu ve kızı Yağmur, sonunda polis aracına binerek karakola gitti. Karakolda Yağmur annesine teslim edildi.
“Hakim yaz tatili süresince çocuğun bir ay bende kalmasını uygun gördü”
Baba Metin Doğan, kızının velayetini almak için gereken her türlü mücadeleyi vereceğini ifade etti. Kızını çok sevdiğini söyleyen Metin Çorlu, “Boşanma davasında mahkeme kızımın geçici velayetini eşime verdi. Eşim boşanmak istemiyor tabi, davaya itiraz etti. Yargıtaya gitti. Ondan sonra kızım okula başladı. Mahkeme velayeti anneye verdi ama her ayın başı ve ortasında kızımın bana verilmesine hükmetti. Tabi eşim buna uymadı. En son Yargıtay’dan karar geldi. Yargıtay boşanmayı onayladı. Bana açılan maddi 30 bin liralık tazminat davasını bozdu. Buna rağmen 7’inci Aile Mahkemesi hakimi tekrar 30 bin lirayı uygun gördü. Ben de bundan dolayı tekrar Yargıtaya itiraz ettim. Bu son kararda da mahkemede hakim yaz tatili süresince çocuğun bir ay bende kalmasını uygun gördü” diye konuştu.
“Kızım annesinden sürekli şiddet gördüğünü söyledi”
Kızının yaz tatili için bir aylığına kendisinin yanına geldiğini ifade eden Çorlu, “Kızım bana geldiği zaman kızımda farklılıklar gördüm. Onunla konuşmaya başladım. Sonra kızım annesinin onu darp ettiğini, sürekli dövdüğünü, sinemada onu bıraktığını, parkta onu bıraktığını, sürekli şiddet gördüğünü söyledi. ’Ama boş ver baba bunlar geçti, artık sende kalacağım, anneme bir daha gitmeyeceğim’, dedi. Ben de bunları duyunca, tabi kızımda farklı durumlar da gördüm. İdrarını tutamadığını fark ettim. Pedagoga götürdüm. Kesinlikle çocuğun bende kalmasını gerektiğini söyledi. Kızım doktora annesinin şiddet uygulayarak parmağını kırdığını, sürekli şiddete maruz kaldığını anlatmış. Her şeyi pedagogdan rapor aldım. Bu sefer ben de buna karşılık savcılığa suç duyurusunda bulundum” şeklinde konuştu.
“Kızım gitmek istemediğini söylemesine rağmen kızımı alıp götürdüler”
Kızını özel koleje yazdırdığını söyleyerek konuşmasını sürdüren Çorlu, “Daha güzel eğitim alsın diye kızımı özel koleje yazdırdım. Ablam telefon açarak ’hemen eve gel’ dedi. ’Buraya icra memurları geldi’ dedi. Ben kızımın gelmek istemediğini söyledim. Kızım da gelen polislere, ’anneme gitmek istemiyorum, o beni sürekli dövdü’ dedi. Ona rağmen kızımı zorla alarak götürdüler” ifadelerini kullandı.
“Tek dileğim mahkemenin bir an önce sonuçlanıp kızımı bana vermesi”
Şu an kızına yapılan şiddetlerin raporlarını topladığını ve velayet davası açmaya hazırlandığını belirten Çorlu, “Mahkemeye başvuruda bulunacağım. Darp edildiğine dair raporlar var. Ben bütün evrakları toplayıp mahkemeye başvuruda bulunacağım. Tek dileğim mahkemenin biran önce sonuçlanıp karar vermesi. Gerçekten kızımın hayatından endişeliyim. Kızım zorla götürüldü. Ne gerekiyorsa yapacağım” dedi.
“Yeğenimi zorla aldılar”
Yağmur’un halası Halime Çorlu ise “Çocuğu bir eşya olarak aldılar, hiçbir duygusu yok, onun yaşadıkları önemli değil, hisleri önemli değil, herhangi bir cam parçası alırmış gibi, bir sandalye alırmış gibi hiç çocuğun duygularını önemsemeyerek, çocuğu aldılar. Zaten burada alamadılar. Kardeşimle yeğenimi karakola götürdüler. Orada çocuğu zorla almışlar. Kardeşimi de beş saat bir odaya kapatmışlar” şeklinde konuştu.
Aile Bakanlığı harekete geçti
11 yaşındaki minik Yağmur’un annesi Züleyha Çorlu tarafından icra memurları aracılığıyla babası Metin Çorlu’dan ‘zorla’ alınması haberi üzerine Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı harekete geçti. Bakanlık yetkilileri, baba Metin Çorlu’yu Bağcılar’daki evinde ziyaret etti. Yaşanan sürece dair babadan bilgi alan yetkililer, sürecin takipçisi olacaklarını belirterek evden ayrıldı.
Kızını almak için her türlü mücadeleyi vereceğini belirten baba Metin Çorlu, “Ben sadece adalet istiyorum. Ben kızımın peşindeyim. Kızımı zorla aldılar. Süründürerek aldılar. O bir insan, 11 yaşında. Annesinden şiddet gördüğüne dair raporları var. Memurlar ayın 23’ünde buraya gelerek eşyalarını aldılar. En son da dün icra memurları geldiler. Kızım gitmek istemediğini söyledi. Annesinden şiddet gördüğünü söyledi. Ona rağmen zorla aldılar. Şuan pedagog raporu var. Bakın kızımın durumu nasıl. Neler yapmış kızıma. Sinemalarda bırakmış, kendisi gezmeye gitmiş. Parmağını kırmış haberim yok. Okula giderken düştü dediler. Sonra kızım baba annem beni döverek parmağımı kırdım dedi” diye konuştu.
Konunun basında yer almasının ardından bakanlık yetkililerinin kendilerini ziyaret ettiğini söyleyen Çorlu, “Şu an bakanlık yetkilileri evimizde. Ben İçişleri Bakanlığından, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından rica ediyorum. Ne olur görevlerini yapsınlar. Ben bir babayım, ne olur beni anlayın. Kızım ’baba intihar edeceğim’ dedi. Şu an hayatından endişe ediyorum. Bakanlık yetkilileri evdeler. İlgileniyorlar. Kameraların içeri girmesini istemediler. Bana sorular sordular. Bana raporların fotokopilerini çektirmemi söylediler. Şu an kızımı alabileceğime ilişkin bilgi vermediler. Kamera kayıtlarını izlediler biraz” şeklinde konuştu.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Karabük'te kartpostallık görüntü! Sarıçiçek Yaylası beyaza büründü
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!