29 yıllık acı! Başbağlar katliamı
Bugün Başbağlar Katliamı'nın 29'uncu yıl dönümü. 1993'te Erzincan Kemaliye'deki o köyde, terör örgütü PKK'nın yaktığı ateş hala dağlıyor yürekleri. Örgütün kanlı namlusundan çıkan ateşin katlettiği 33 can, hala gözyaşıyla anılıyor. Peki, 29 yıl önce Başbağlar'da, o karanlık gecede neler yaşandı?
Ne bir yol arkadaşı, ne çınar gibi bir babası, ne de aynı karnı paylaştığı bir karındaşı kalmıştı Başbağlar köyünün.
Katliamın hedefindeki 33 can yitip giderken, geride kalanlar yaşayan ölüye dönmüş, toprağa, şehitleriyle beraber yüreklerini de gömmüştü.
Yıl: 1993, aylardan Temmuzdu. Türkiye, yangın yerine dönen Madımak'a ağlıyor, katliamda can verenler için yas tutuyordu. Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı, Tunceli'nin Ovacık ve Hozat ilçeleri sınırındaki Başbağlar Köyü ise yarım yamalak çeken radyosu, tek tük evde olan televizyonu ile gündemi pek de takip edemiyordu.
Sarp kayalıklarla çevrili Barasor Vadisi'ndeki sonuncu köyün, vadideki diğerlerinden tek farkı bir sünni köyü olmasıydı. 210 hane geçimini hayvancılık ve tarımdan sağlıyordu.
Köy huzurluydu, ta ki 5 Temmuz'a kadar. O akşam, tam da namaz saatinde köyde hareketlilik başladı. Köyün tam karşısındaki dağdan, köyü merkeze bağlayan tek yoldan 100'e yakın silahlı terörist iniyordu.
540 nüfuslu köyün yolları, yardım gelmesin diye PKK'lılar tarafından kesilmiş, telefon şebekesine de zarar verilmişti. Hedefte, köyün camisi vardı. Cemaat, "Ne yaşanacağından habersiz" namazdaydı.
PKK'lılar, bir toplantı yapacaklarını söyleyerek, namazı biten cemaati sıraya dizdi.
"Ateş serbest" bu cümle sadece orada ölümü bekleyen masumları değil, kadınları, çocukları, bir köyün yüreğini yaktı. 28 köylünün üzerine, 558 mermi sıkıldı.
Koca köy ateşe verilmişti. 1'kadın 5 masum da o alevlerin arasında can verdi. Evler, köy okulu, cami, halk evleri. Her biri küle dönerken, kadınlar ve çocuklar çaresizce izledi. Gün ağardığında Başbağlar'da kan ve duman kokusu vardı.
Katliamın ardından 20 kişi gözaltına alındı. Haklarında idam ile çeşitli sürelerde hapis cezası istemiyle 1994'te Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dava açıldı. Ancak 1998'de dava takipsizlikle kapandı. Sanıkların 18'i beraat etti, 2'si ise mahkûm edildi.
Bu kararlar, ocakları sönen, yuvaları tarumar edilen yaslı köyün acısını hiç ama hiç dindirmedi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!
Bu Kaçıncı? Fenomenin 'Estetik' Ölümü Sonrası Aynı Soru Gündemde: Her Estetik Güvenli Mi?