Nasıl şişmanladığınızı biliyor musunuz? Uzman isim anlattı
Nasıl kilo vereceğimizi her zaman konuşuruz. Peki nasıl şişmanladığımızı neden anlatmıyoruz? ‘Dal gibiydim birden kilo aldım’ diyenlere, Dr. Fevzi Özgönül'den işte şişmanlığın tarifi...
‘Basit karbonhidratları tükettiğimizde şişmanlarız.’ cümlesi doğrudur fakat bu besinleri tükettiği halde kilo almayan bireylerde vardır. Neden bazılarımız kilo alırken bazılarımız kilo almıyoruz? Bazı bireyler tatlı, hamur işi gibi basit karbonhidratları tükettiği halde kilo almaz veya uzun süre aynı kiloda kalır. Fakat bir süre sonra bağırsak florası bozulur ve vücuttaki bağ dokuları gevşemeye başlar.
Bedenin bütünlüğünü sağlamak için bağ dokuları mutlaka olmalıdır. Bu dokular hayat boyunca yeniden yapılanmaya ve bakıma ihtiyaç duyar. Kolajen ve elastik fibriller bu onarımda görevlidir. Yeniden yapılanma meydana gelmediğinde ise vücutta gevşemeler oluşur. Beslenme düzeni bozuk ve dengeli değil ise bu boşlukların dolumu beyaz yağ dokuları ile olur. Sonucunda ise göbek ve kalça çevresinde genişlemeler meydana gelir. Vücudumuzda iki farklı yağ dokusu bulunur. Kahverengi yağ dokusu, vücudumuzda olması gereken organların ihtiyaç duyduğu sağlıklı yağ dokularıdır.
Beyaz yağ dokusu ise basit şekerlerin yağa çevrilmesi ile sonradan oluşan dokulardır. İşte vücut yeniden yapılanma için gerekli olan amino asit ve esansiyel yağ asitlerini bulamadığı zaman bağ dokusu hasarlarını beyaz yağ dokuları ile onarır. Beyaz yağ dokuları vücudun dolgu maddesi olarak da adlandırılır. Bu dokular kolay kolay enerjiye çevrilemez. Bilinçsiz yapılan ve yeterli enerjinin vücuda sağlanmadığı diyetlerde, göbek ve kalça çevresinde incelemeler meydana gelmez.
Peki şişmanlamamak, vücutta beyaz yağ dokularının oluşumunu minimum düzeyde tutmak için neler yapılmalı?
1. Vücudun beyaz yağ dokularını oluşturabileceği tatlı, hamur işi, pilav, makarna, ekmek gibi basit karbonhidratlardan uzak durmak gerekir.
2. Yeniden onarımı sağlamak için kolajen ve elastik fibril oluşumuna yardımcı kemikli et, balık, hindi, yumurta, avokado, yeşil yapraklı sebzeler beslenmede yer almalıdır.
3. Fındık, ceviz, badem gibi kolajen oluşumuna yardımcı ve vücudun enerji ihtiyacını karşılayacağı sağlıklı yağlar mutlaka sofranızda olmalıdır.
4. Vücutta yapılanma 23.00-02.00 saatleri aralığında olduğundan, besinlerin sindiriminin tamamlanması için gündüz odaklı beslenilmelidir. Özellikle kahvaltı ve öğle yemeğinde doyana kadar yiyip, ihtiyaç duyulan besin maddeleri alınmalıdır. Akşam acıkıldığında açlığı gidermek için sindirimi kolay olan çorba ya da pişmiş sebze yemekleri tercih edilebilir.
5. Sindirim florasını düzenlemek ve desteklemek için probiyotik desteklere de ihtiyaç duyulabilir.
Bu kurallar ile vücudun davranışı değiştirmek, kilo almadan sıkılaşıp şekillenmeyi sağlayacaktır. Beden aklını kullanarak istekli, inanarak, istikrarlı ve iyi hissederek; doğru yiyecekleri, doğru zamanda ve doğru miktarlarda tüketmek oldukça önemlidir.
Görüşmek üzere ve küçülmek üzere..