Şiddetli geçimsizliğin mahkeme tarafından değerlendirilmesi
Avukat Bilal Çelik, şiddetli geçimsizliğin mahkeme tarafından değerlendirilmesinin detaylarını anlattı.
Çekişmeli boşanma davalarında her evliliğin durumunun ayrı şekilde değerlendirildiğini söyleyen Avukat Bilal Çelik, Yargıtay’ın kararlarından örnekler vererek şu açıklamaları yaptı:
Boşanma istemi aldatma, şiddet, terk, akıl rahatsızlığı gibi özel nedenlere dayanmadığı takdirde eşler arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığına mahkeme kanaat getirir. Çekişmeli boşanma olarak sürdürülen bu dava türünde mahkeme her evliliğin durumunu ayrı şekilde göz önünde bulundurarak karar verecektir.
Türk Medeni Kanunun 166.maddesinde bu durum 'Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.' şeklinde düzenlenmiştir.
Örnek üstünden gidecek olursak Yargıtay’ın vermiş olduğu bir kararda özel günlerin sürekli olarak unutulması boşanma sebebi olarak kabul edilmiştir. Ancak tarafların özel gün kutlamadıkları varsayımında bu durumun boşanmanın temel sebebi olarak kabul edilmesi mümkün olamayacaktır. Burada mahkeme aile içi ilişkiyi inceleyerek kanaat getirmek durumundadır.
Bir başka Yargıtay kararında ise eve misafir kabul etmemek ve bu durumu eşiyle olan ilişkisinde sorun yaratmasına sebep olunursa boşanma sebebi olarak kabul edilmiştir. Yine örnek üzerinden gidecek olursak tarafların misafir ağırlamaması halinde ya da bu durumu evliliklerinde bir problem olarak görmemeleri halinde bu duruma dayanılarak
Mahkeme şiddetli geçimsizlikte eşlerin kusur oranına göre kanaat getirecektir. Örneğin eşlerden biri başka biriyle uzun süredir birlikte yaşıyorsa bu durumda dava açıldığında ağır kusurlu olacaktır. Boşanma davasını açan taraf evlilik içerisinde az da olsa kusuru bile olsa evliliğin korunmasında aile birliğinin korunmasında bir menfaat olup olunmadığına bakılacaktır. Eğer evliliğin devamının korunmaya değer bir yönü bulunmazsa ve bu nedenle itirazınızın hakkın kötüye kullanılması şeklinde kabul edilir ve bu durumda boşanmaya karar verilir.
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davalarında, davanın kabulü için davalı olan eşin az da olsa bir kusurunun olması gerekir.