Gazze'deki Şifa Hastanesi doktorundan yakıt çağrısı

İsrail bombardımanı, Gazze'de çok sayıda hastanenin kullanılamaz hale gelmesine neden oldu. Ayakta kalanlardan Şifa Hastanesi'yse, kapasitesinin üzerinde olmasına rağmen, hizmet vermek için çabalıyor ancak orada da durum sürdürülemeyecek hale geldi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Gazze'de en acil ihtiyaç yakıt. İsrail'in ablukası nedeniyle elektriksiz kalan şehirde, hastanelere jeneratörler yardımıyla elektrik veriliyor. Ancak yakıtın azalması, hastaneler için alarm zillerinin çalmasına neden oldu.

Şifa Hastanesi'nde çalışan Cerrah Hasan Abu-Sitta, sağlık sisteminin çökmek üzere olduğuna vurgu yaptı.

“Son birkaç gündür daha sık ve daha uzun süre elektrik kesintileri oluyor. Gerçek soru elektrik olmazsa hastane olur mu? Benim buna cevabım hayır. Şifa Hastanesi'nde elektrik kesilirse orası toplu mezara dönecek. 150 hasta solunum cihazına bağlı. Ameliyathaneleri kullanamayacağız, anestezi makinalarını kullanamayacağız. Bin 700'den fazla yaralının bulunduğu, ki bu normal kapasitesinin 3 katı, elektriksizlik sayesinde kullanılamayacak. Her şey bitti. En önemlisi yer de kalmadı. 550 ila 700 yatak kapasiteli hastanede şu an bin 700 hasta var. Koridorlarda, acil durum servisinde yatıyorlar. Durum vahim ve yavaş yavaş çökmeye başlayan sistemin en sonundayız.”

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

CNN International'a konuşan Abu-Sitta, Gazze'de sağlık sistemi denilen bir şeyin kalmadığını söyledi. “Şifa Hastanesi için artık yeni bir terimimiz var. "Ailesinden kurtulan olmayan yaralı çocuklar". 50 çocuk kendi başlarına enkazdan çıktı ve yaralarından dolayı tedavi ediliyorlar. 16 günde 2 bin çocuk öldürüldü. Biz elektriğin, daha sonra da yakıtın bitmesini bekliyoruz. Daha sonra bu sağlık sisteminin ölümü olacak. Elektrik olmadan, hastane toplu mezara dönecek.”

İnsani koridor oluşturulması yönünde çağrı yaptı. “Ateşkes olmadan, insani koridor oluşturulmadan, sistem parçalanıyor. 2 milyon insan için 14, 15, 20 tır göndermek değil, gerçek insani koridor oluşturulmalı, insani yardım ve tıbbi ekipler gelmeli. Bu olmadan, burada olanın da ötesinde daha büyük bir felaketle karşılaşacağız.”