Ateşkesin ardından Lübnanlılar evlerine dönüyor
Hizbullah ve İsrail arasında sağlanan ateşkes sonrası yerinden edilen yaklaşık 1,2 milyon kişi vatanlarına dönmeye başladı, yollarda yoğunluk oluştu. Lübnan'a geri dönenler İsrail saldırıları nedeniyle oluşan yıkım karşısında şoka girdiklerini söylüyor.
“Dahiye'ye ilk girdiğimde ve yıkımı gördüğümde ağlamaya başladım. Hem mutluluktan ağladım hem de üzüntüden.”
İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes anlaşması yerel saatle 4 itibarıyla yürürlüğe girince, sabaha karşı Lübnanlılar yola koyuldu, evlerine dönmeye başladı. Kiminin ellerinde Lübnan bayrakları, kimisinin ise Hizbullah'ı simgeleyen parçalar vardı. İsrail saldırıları nedeniyle vatanlarını bırakmak zorunda kalan on binlerce Lübnanlı yollarda yoğunluk oluşturdu.
“Dahiye bizim için hem anne hem baba ve tüm aile demek. Buradan çıkarsak, sudan çıkmış balığa dönüşürüz. Biz burada doğduk burada büyüdük, bu toprağın her kumuna aşığız.”
Yaşadıkları şehirlere giden Lübnanlılar, gördükleri yıkım karşısında ne hissettiklerini anlattı. İşte yıkımın en ağır olduğu noktalardan biri de Nebatiye.
“Geldiğimiz gün Nebatiye'de gördüğümüz yıkım karşısında şoka girdik. Tamamen değişmiş, çok şaşkınız. Burası Nebatiye mi? Meydanlar, evler. Hiçbirini hatırlayamadık. Nebatiye'ye dair tüm anılarımız gitti yıkılmasıyla birlikte gitti. Bu şehir artık bize çok yabancı.”
Lübnanlılar karşılaştıkları yıkımın boyutuna şaşırsa da evlerine döndükleri için mutlu.
“Yıkım devasa evet. Bunu inkar etmiyoruz. Ama böyle bir İsrail düşmanının karşısında yıkım bizim için hiçbir şey!”
Lübnanlılar geri dönüyor ancak hem Lübnan hem de İsrail hükümetleri uyardı. "Güvenli eve dönüş tarihi konusunda" bilgi verileceği kaydedildi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Lübnan'da yerinden edilen siviller güneye dönmeye başladı
Dünyanın gözü oradaydı! Sıcak noktada ateşkes: Dikkat çeken 60 gün detayı
Seçime bağımsız girdi, öne geçti... Avrupa ve Rusya onu konuşuyor!
Son dakika haberi: ABD basınından flaş iddia: Ateşkes için anlaşma sağlandı mı?
İsrail basınında SON DAKİKA skandal analiz: “Trump yönetimi, Türkiye’den bunları talep etmeli…”