ABD'nin çok tartışılan "darbecilik" tarihi

15 Temmuz darbe girişiminin ardındaki yabancı gücün kim olduğu tartışılırken, ABD'den çok dikkat çekici bir açıklama geldi. Beyaz Saray'ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, üstelik de canlı yayında ülkesi dışındaki darbe girişimlerine karıştığını itiraf etti. Bolton ülke ismi vermese de 15 Temmuz'da yaptığı açıklamalar akıllara Türkiye'yi de getirdi. Peki uzmanlar Amerika'nın darbelerle anılan geçmişi için ne diyor, hangi değerlendirmelerde bulunuyor? İşte detaylar...

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

"Seninkiler yaptı" diye seslenmişti haberi ulaştıran diplomat. CIA'nin Türkiye Masası İstasyon Şefi Paul Henze ise "Bizim çocuklar işi bitirdi" diye iletmişti haberi. 12 Eylül'ün belki de en fantastik diyaloğuydu bu sözler. Zaten darbeler tarihine kazınan bir söz olarak hep hatırlandı, daima tekrarlandı.

Başka ülkelerde darbe planlamak, iç karışıklık çıkartmak ABD yönetimi için vaka i adiyeden görülüyordu. Neredeyse Latin Amerika'daki tüm askeri darbeler sonunda ABD'ye bağlanıyordu. Aynı şekilde Ortadoğu'da değişen yönetimlerde de hep CIA parmağı işaret ediliyordu.

Aslında Amerika'nın başka ülkelerde operasyon yapması kimseye şaşırtıcı gelmiyor. Bugüne kadar meşru pek çok yönetimin devrilmesinde perde gerisinde rolünden söz ediliyor. ABD yönetimi başarılı darbeler kadar başarısız darbelerinde sorumlusu olarak görülüyor.

Amerikalı pek çok yönetici, asker ve gazeteci ülkelerinin darbedeki rolünü itiraf etti. Hatta darbede görev alan istihbaratçıların itirafları da yayınlandı. İtiraflar dizisinin sonuncusu ise eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'dan geldi. ABD'nin darbeci geleneğini hiç terk etmediğinin de ispatı olan bu itiraf, akıllara hemen Bolton'un 15 Temmuz ile ilgili sözlerini akıllara getirdi. Trump’ın önce göreve getirip sonra kovduğu danışmanın o sözleri hala tazeliğini koruyordu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

15 Temmuz gecesi İncirlik'teki ABD üssünde yaşanan olağanüstü gelişmeler, ABD yönetimine o gece hakim olan şaşkınlık sonrasında alelacele yapılan açıklamalar darbedeki ABD parmağının hep bir şüphe olarak kalmasını sağlıyordu. Sadece ABD'de değil, tüm dünyada yankı uyandıran canlı yayındaki darbe itirafı ABD'nin soğuk savaş sonrası da başka ülkelerin içişlerine müdahale etmekten hiç vazgeçmediğini gösteriyordu. Tam da 15 Temmuz’un öncesinde gelen bu itiraf, 'Acaba ABD darbe girişimini önceden biliyor muydu?' sorusunu yeniden gündeme getirdi. Pek çoklarına göre ABD darbeden haberdar olmak bir yana bizzat darbenin planlayıcıları arasında yer alıyordu. Tabii ki şimdilik bunlar hep iddia.

Darbeci geçmişiyle yüzleşmekten her defa kaçınan ABD'nin bu konuda bir özrüne tesadüf etmek de mümkün görünmüyor. Bazı ülkelerdeki askeri operasyonlardan ve katliamlardan dolayı üzgün olduğunu açıklasa da darbeler söz konusu olduğunda ABD yönetiminin bir anda sessizliğe büründüğü dikkatlerden kaçmıyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Peki, darbelerle yüzleşmekten kaçınan ABD yönetimi, darbelere karışan görevlilerini yargılıyor mu? Ya da FETÖ elebaşı gibi direk darbeciler için nasıl bir tutum takınıyor dersiniz? Uzmanlar ABD'nin sicilinin o konuda da parlak olmadığını vurguluyorlar.