Merhaba Ali Bey, öncelikle biraz kendinizden bahsedebilir misiniz? Hangi üniversitede ve bölümde eğitiminizi sürdürmektesiniz?
Merhaba. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliği bölümünde okuyorum. Şu aralar bitirme tasarım projemin üzerinde çalışıyorum. Allah nasip ederse, birkaç ay içerisinde mezun olacağım. Aynı zamanda henüz mezun olmamama rağmen, İTÜ Arı Teknokent’te Hitit Bilgisayar adlı bilişim firmasında çalışıyorum. Kendimden bahsetmem gerekirse öncelikle şunu söylemek isterim; çok yönlü bir insan olduğumu düşünüyorum. Üniversite hayatım boyunca kendimi mesleki açıdan olduğu kadar birçok farklı alanda geliştirdim. Genel olarak; mühendislik, tarih, siyaset, edebiyat ve futbol ile ilgileniyorum. İlk yılımdan bu yana fakültemin futbol takımında orta saha oyuncusu olarak İTÜ Stadyumu’nda düzenlenen fakültelerarası turnuvalarda oynadım. Son 3 yılda da takımımın kaptanlığını yaptım. Ayrıca fanatik bir Galatasaraylı olarak ultrAslan taraftar grubunun İTÜ’deki alt grubu olan İTÜ’lü Aslanlar’a mensubum. Yıllarca tribüncülük yaptım. Bunlara ek olarak İTÜ’de büyük ve aktif bir kulüp olan Stratejik Araştırmalar Kulübü’nün faaliyetlerinde görev aldım. Son olarak ise; 2014 yılında gerçekleştirilen Öğrenci Konseyi seçimlerini kazandım ve günümüze dek uzanan İTÜ Öğrenci Konseyi Başkanlığı sürecim başlamış oldu.
ÖSYS sonuçlarına göre, İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Bilgisayar Mühendisliği alanında oldukça iyi bir sıralamaya sahip olduğunu görmekteyiz. Bu bölümü kazanmak için aday öğrencilerin çok çalışması gerekiyor, peki kazandıktan sonrası nasıl oluyor? Üniversitede görmüş olduğunuz eğitim sizi zorluyor mu?
Bölümümüzün sıralaması sizin de söylediğiniz gibi iyi bir yerde. İTÜ Bilgisayar Mühendisliği’ni kazanabilmek için % 0.5’lik dilime girmek gerekiyor. Mesele tabii ki kazanmakla bitmiyor. Esasında meslek hayatınızı tümüyle etkileyecek olan her şey tam da bu noktada başlıyor. Öncelikle; kayıt sonrasında yapılan İngilizce Yeterlilik Sınavı’nı geçemediyseniz Yabancı Diller Yüksekokulumuzda 1 yıl İngilizce hazırlık eğitimi alıyorsunuz. Sonrasında İngilizce Yeterlilik Sınavında başarılı olunca Lisans hayatınız tam anlamıyla başlamış oluyor.Teknik Üniversite, yüzyıllardır olduğu gibi bugün de öğrencilerine nitelikli bir eğitim imkanı sunuyor. Özellikle temel mühendislik bilimlerinde bu nitelik üst seviyeye ulaşıyor. Bu durum haliyle Teknik Üniversiteli öğrenciler için akademik anlamda birçok zorluğu da beraberinde getiriyor. Bugün, herhangi bir bölümde okuyan bir İTÜ’lüyle konuşun; derslerin zorluğundan yakınacaktır. Fakat biz İTÜ’lü öğrenciler olarak aynı zamanda şunun da farkındayız; burada almış olduğumuz eğitimin zorluğu, bizi diğer üniversitelerin mezunlarından bir değil, birkaç adım öne geçirecek. Bahsettiğim bu durum somut gerçeklere dayanıyor. İstanbul gibi bir metropolde mühendislik ve mimarlık alanındaki iş sektörlerine çoğunlukla İTÜ mezunlarının hakim olduğu gerçeğini düşündüğümüzde önermemin doğruluğunu anlayabilirsiniz. Özel sektörde kariyer yapacak olanlar için de, akademik kariyer düşünenler için de bu durum güzel bir motivasyon kaynağı oluyor. Sonuçta; ortaöğretimde almış olduğunuz kaliteli eğitim size iyi bir üniversite kazandırır, üniversitede almış olduğunuz kaliteli eğitim ise size hayatınızı kazandırır…