Zere'nin ceza tecil talebi kabul edilmedi

Elbistan Cumhuriyet Savcılığı, Elbistan Cezaevi'nde yatan ve ve kanser hastalığı nedeniyle Adana Balcalı Hastanesi'nin mahkum koğuşunda tedavi gören terör örgütü üyesi hükümlü Güler Zere'nin ceza tecil talebini kabul etmedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Güler Zere'nin vekili avukat Taylan Tanay, "24 saat önce çıkmış bir kararın şimdi uygulanması gerekiyor. Rapora rağmen salıverilmezse, görevin yerine getirilmemesi suçu oluşuyor" dedi.

Tanay, müvekkili hakkında İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından verilen sürekli hastalık hali bulunduğuna dair rapor uyarınca, 5275 sayılı kanunun 16. maddesi kapsamında infazın ertelenmesi için Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulundu.

Cumhuriyet Savcısı Süleyman Özar tarafından yapılan incelemenin ardından, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu kararının Cumhurbaşkanınca yapılacak olan özel af başvurusuna ilişkin olduğu gerekçe gösterilerek, infazın ertelenmesi talebi reddedildi.

İstanbul Barosu avukatı Taylan Tanay, Elbistan Adliyesine gelişinde gazetecilere yaptığı açıklamada, "24 saat önce çıkmış bir kararın şimdi uygulanması gerekiyor. Rapora rağmen salıverilmezse, görevin yerine getirilmemesi suçunu oluşturuyor. Yasa çok açık. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Kanununun 16. maddesi gereğince derhal salıverilmesi gerekiyor. Cumhurbaşkanının yetkisi tamamen takdiri bir yetki. Usulü yok, prosedürü yok, sayın Cumhurbaşkanı 10 ay sonra da karar verebilir. Ama bu rapora rağmen Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı ertelemeden kendini muaf tutamaz. Derhal karar vermek zorunda" dedi.

Adliye çıkışında, talebin reddi ile trajik bir durumla karşılaştıklarını belirten Tanay, "Sayın Cumhurbaşkanı bu yetkisini farz edin 50 gün sonra kullandı, ne olacak? Şu anda çok trajik bir durumla karşı karşıyayız. Rapor var, ama Güler Zere'mizin hala orada kalması için Cumhuriyet Savcılığı rapor verdi. İnanılmaz bir şey. İlgili Cumhuriyet Savcısı Süleyman Özar ve Başsavcı Özden Doğan hakkında HSYK'da girişimlerde bulunacağız" diye konuştu.

Zere'nin avukatı Oya Aslan, müvekkili için af yerine cezanın infazının ertelenmesini istediklerini açıklamıştı. Adli Tıp Kurumu'nun, Cumhurbaşkanının af yetkisini kullanmasına uygun bir karar verdiğini ifade eden Aslan, ancak Zere'nin henüz özgürlüğüne kavuşamadığını kaydetmişti.

Bu arada Adalet Bakanlığı Zere hakkındaki dosyayı "Af kapsamında değerlendirilebileceği" kanaatiyle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e sunulmak üzere Çankaya Köşkü'ne gönderdi.

Cumhurbaşkanlığında, Güler Zere'nin dosyası üzerinde incelemenin başladığı öğrenildi.

Baba Zere: "Belki onu kurtarabilirdik..."

Güler Zere için İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından verilen ve sürekli hastalık halini belirtir rapor, Zere'nin ailesi tarafından sevinçle karşılandı.

Zere'nin babası Haydar Zere, kızı için hastanenin bahçesinde oluşturulan ve oturma eyleminin yapıldığı alanda, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun dün akşam saatlerinde kendisini aradığını belirten Zere, "Sayın Bakan (annesini izledim çok üzüldüm. Kızınız 1-2 gün içinde serbest bırakılır) dedi. Kendisiyle kısa bir konuşma yaptık, alınan kararın güzel, ancak geç alınmış bir karar olduğunu söyledim" dedi.

Baba Zere, "Bu karar sevindirici ama hastalık ilerlediği için üzgünüm. Kararın çıkması çok uzun sürdü. 3-4 ay önce bu karar alınsaydı, belki kurtulma şansı olurdu. Şimdi risk altında, hastalık akciğerlerine sıçramış durumda" dedi. Baba Zere, hastanede kızının avukatlarını beklediklerini ve gelişmeleri takip ettiklerini söyledi.

Güler Zere'nin durumu

14 yıl önce yasadışı örgüte üye olmak suçundan tutuklanan ve cezaevine konulan Güler Zere, damak kanseri olduğu ve kanserin tüm vücuduna yayıldığı belirlenerek, Adana Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi'nin mahkum koğuşunda tedavi altına alınmış ve birkaç kez ameliyat edilmişti.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, dün Güler Zere'nin Adli Tıp raporunun tamamlandığını bildirdi. Raporda Zere'nin hastalığının süreğen olduğu ve iyileşme şansının olmadığına karar verildiği belirtiliyor.