"Uludere Komisyonu Başkanı istifa etmeli"

CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, Uludere Alt Komisyonu Başkanı'nın sözlerini, iki saat sonra TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı'nın yalanladığını ifade ederek, "İnandırıcılıkları kalmamıştır. Ya Üst Komisyon Başkanı ya da Alt Komisyon Başkanı istifa etmelidir" dedi.

Haberin Devamı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök ve CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat ile Uludere olayının 1. yılı nedeniyle TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Türkiye'nin, 28 Aralık 2011'de yakın tarihinin en acı olayını yaşadığını ifade eden Tanrıkulu, herhangi bir ölümden sonra resepsiyonların iptal edilip,
acının ortaklaştırılmasına karşın geçen yıl bunun yapılmadığını; olaydan sonra yılbaşı kutlamalarının olduğunu söyledi.

Tanrıkulu, CHP olarak, vicdan ortaklığı için Uludere'deki bu olayla ilgili her türlü siyasi kaygıdan uzak, bir yıldır mücadele ettiklerini, adaleti aramaya çalıştıklarını anlattı. Tanrıkulu, aradan geçen 1 yıl içinde yargının ve Meclis'te de AK Parti'nin engeli, duvarıyla karşı karşıya kaldıklarını savundu.

Failleri belli olan bir cinayetin ortaya çıkarılamadığını ileri süren Tanrıkulu, "Bu uçaklar gerçekten kaldırılmak istenmedi mi? Sivillerin olabileceği şekilde bir direnç mi oldu askeri komuta zinciri içinde. Ondan sonra bir yazılı talimat mı alındı? O nedenle mi adli soruşturma uzuyor, Meclis Alt Komisyonu, raporu yazmak ve yayınlamakta bu kadar ayak diriyor?" diye sordu.

Tanrıkulu, bu olay karşısında Hükümet ve AK Parti'nin, "vicdan körlüğü içinde" olduğunu ileri sürerek, Başbakan, AK Parti'ye, "sorumluları adalet
önüne çıkarması, Türkiye'nin bu sorun üzerinden kutuplaşmasına izin vermemesi" çağrısında bulundu.

"Uludere'yi unutturmaya çalışıyorlar"

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun Uludere Alt Komisyonu üyesi Levent Gök, komisyonun incelemelerini sürdürdükçe her türlü engelle karşılaştığını belirterek, Heron görüntülerini kimin değerlendirdiği, hedef tayinini kimin yaptığı, vur emrini kimin verdiği, istihbarat paylaşımının nasıl olduğuna yönelik kritik sorularının cevabının komisyona gelmediğini söyledi.

Gök, 13 Haziran'daki toplantıda hangi bilgi ve belgeye sahiplerse, şu anda da o bilgi ve belgelerle raporun yazımına başlanacağını öne sürerek, "5 ay önceki bilgilerin ışığı altında rapor yazılmaya çalışılıyor. O zaman 5 ay önce de bu rapor yazılabilirdi. Raporun yazılmasını istemeyenler, gerçeklerin gün ışığına çıkmasını istemeyenler vardı. Olayın sonuç ve değerlendirme bölümü, partilerin farklı düşündüğü bölümdür. Alt Komisyon raporunun öncelikle açıklanacağı bölümü, AKP'nin görüşüdür. Biz onu paylaşmıyoruz, kendi görüşlerimizi hazırlıyoruz" diye konuştu.

AK Parti'li komisyon üyelerinin durumunun ibret verici olduğunu öne süren Gök, AK Parti'nin, 26 Aralık'ta yaşadıkları durum nedeniyle komisyonu tartışmalı hale getirdiğini söyledi.

Gök, Alt Komisyon Başkanı İhsan Şener'in, raporun tamamlanmış haliyle bazı bilgileri basınla paylaştığını, Komisyon Başkanı Ayhan Sefer Üstün'ün ise Şener'i yalanlayarak "taslak dahi bulunmadığını, Şener'in görüşlerinin doğru olmadığını, çalışmaların sürdüğünü" söylediğini anlattı.

Uludere olayının AK Parti'yi esir aldığını, AK Parti'nin, Uludere'nin altında ezildiğini ileri süren Gök, AK Parti'nin Uludere Alt Komisyon üyelerinin hiçbir inandırıcılığının kalmadığını savundu. Gök, AK Parti'li komisyon üyelerinin, yollarına bu şekilde devam edemeyeceğini ya Şener ya da Üstün'ün istifa etmesi gerektiğini belirtti.

CHP'li üyeler olarak kimi muhatap alacaklarını bilmediğini ifade eden Gök, "İki saat önce muhatap aldığım kişinin sözleri, iki saat sonra yalanlanıyor, siyaseten birbirlerini imha ediyorlar. AKP ve Genelkurmay, Uludere olayını unutturmaya, karartmaya, soğutmaya çalışıyor. Son bir çağrıda bulunacağız. Bu komisyonun bu halde devam etme şansı yoktur. CHP'nin muhalefet şerhi olarak açıklayacağı raporda, kamuoyunun sorduğu soruların tüm cevabını bulacaksınız" dedi.

CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat da hayatını kaybeden 34 vatandaşın ailesinin devletten özür beklediğini ancak aradan geçen 365 güne rağmen hala özür gelmediğini, faillerin çıkarılmadığını belirtti.

Fırat, "bütün bunların kaynağının, Türkiye'de 30 yıldır devam eden iç çatışma, 30 yıldır çözülemeyen Kürt sorunu" olduğunu ileri sürerek, "50 bin
canımız öldü, bu sorunun çözülmesi için daha ne kadar canımızın ölmesi gerekiyor. TBMM'nin görevi bellidir, yeni bir anayasa oluşturulacak ve bu sorun çözülecektir" dedi.