Tuzla tersanelerinde bir ölüm daha...
Tuzla tersanelerinden bir ölüm haberi daha geldi. Kendisinden dört gün haber alınamayan Zülfikar Ünsal'ın cesedi denizde bulundu. Ölümleri protesto etmeye katılanların sayısı ise yalnızca 13 kişiydi. Göksel Göksu ve kameraman Serdar Çetin de Tuzla'ya gitti ve "İşçiler kendi ölümlerine duyarsız mı?" sorusuna cevap aradı.
Tersaneler bu güne dek inşa ettikleri gemilerden çok işçi ölümleriyle gündemdeydi... Yine öyle oldu.
Ölüm bu kez de Zülfikar Ünsal'ın kapısına dayandı. Kayıp cesedi dört gün sonra denizde bulundu. Şimdi de Adli Tıp Kurumu'nda.
Ölüm nedeni henüz bilinmiyor. Ama tersane sayısının da işçi sayısının da sınıra dayandığı Tuzla'daki ölüm sessizliğini yeni bir ölüm bozdu.
Zülfikar Ünsal tuzla tersanelerinde hayatını kaybeden 142'nci işçi. Ve arkadaşları 4 gündür kendisinden haber alınamayan Uysal için bu gün yollardalardı. Ancak sayıları yalnızca 13'tü. Oysa bu güne kadar hayatını kaybeden 142 kişinin ailelerden birer kişi katılsaydı bile sayının en az 142 olması gerekiyordu.
LİMTER-İŞ Genel Başkanı Kanber Saygılı, "İşçiler bugün işçi ölümleri karşısında çağrılarımıza cevap vermiyorlar" diyor.
Peki işçiler kendi ölümleri karşısında duyarsız mı? Yoksa tercihlerini canları pahasına olsa da ekmek teknelerinden yana mı kullanıyorlar?
Zira 2008 yılında 50 - 60 bin işçinin ekmek kapısı olan tersanelerde çalışanların sayısı bu gün yaklaşık 10 bin. Yani 2 yılda işsiz kalanların sayısı 40 bini aştı.
İşsizler ordusunu körükleyen nedenlerden biri, tersanelerin üretim kapasitelerindeki düşüş ve düşüşle gelen daralma. İşte bu daralma beraberinde korkuyu da getiriyor. Aş ve iş korkusunu...
Saygılı, "Eylemlere katılan arkadaşlarımız patronlar tarafından fişleniyor ve işten atılıyorlar. İş mi yoksa yaşam mı çağrımıza işlerinden yana tavır koyuyor. Esas sebebi örgütsüz olmalarından kaynaklanıyor. Niye? Tersane işçileri onlarca yüzlerce parçaya bölünmüş. Taşeron sisteminin çok yoğun olduğu bir alan. Örgütlenmiş olduğu yerde patronlar taşeronun da iş sözleşmesini iptal edebiliyorlar. Dolayısıyla" diye konuşuyor.
Çalışanlar, tezgahlarını bırakıp da protestoya katılmıyor, katılamıyor da... İşsizlerin korkusu ise mimlenmek.
Bir daha iş bulamama korkusu var. Ölüme meydan okuyanlar, işsizliği de göze alıyor.
142'nci ölüm için sokağa dökülenlerin sayısı işte bu yüzden 13.