TBMM'de 15 Temmuz töreni: Numan Kurtulmuş'tan önemli açıklamalar
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü anma töreninde açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş yaptığı açıklamada, "Demokrasinin olmadığı yerde ne insan haklarının ne özgürlüklerin olması mümkün değildir. Demokrasiyi ortadan kaldıranlar hak ve özgürlükler başta olmak üzere ülkenin bütün kaynaklarını ele geçirmek ve bütün alanlarda ülkeyi geri götürmek istiyorlar. Milletimiz demokrasiye sahip çıkmıştır. Demokrasiyi en yüksek seviyeye çıkarmak için mücadele edeceğiz." dedi.
TBMM Tören Salonu’nda 15 Temmuz nedeniyle anma töreni düzenlendi. Törene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kabine üyeleri, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, siyasi parti grupları, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, şehit aileleri ve yakınları, gaziler katıldı. 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende daha sonra Kur'an-ı Kerim ve dua okundu.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un törende yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar şöyle:
"Bu milletin kitabında kim olursa olsun hangi güçler karşısına gelirse gelsin eyvallah etmek bu milletin kitabında yazmaz. Tehlikenin ortaya çıktığını vatanımızın bir iç savaş tehdidi altında olduğunu kavrayan milletimiz vatan savunmasını her şeyin üstüne koyarak meydanları, sokakları doldurabilmiştir. Bir kez daha başta olmak 15 Temmuz şehitleri olmak üzere 15 Temmuz'un o görünmez kahramanlarını saygıyla selamlıyorum.
15 Temmuz'un bize öğrettiği en önemli derslerin başında gelen demokrasi, bu milletin en üst değerler sistematiğidir. Demokrasiyi ortaya kaldırmaya çalışan güçlere direnmek zorunda olduğumuzu gördük. Demokrasinin olmadığı yerde ne insan haklarının ne özgürlüklerin olması mümkün değildir. Demokrasiyi ortadan kaldıranlar hak ve özgürlükler başta olmak üzere ülkenin bütün kaynaklarını ele geçirmek ve bütün alanlarda ülkeyi geri götürmek istiyorlar. Milletimiz demokrasiye sahip çıkmıştır. Demokrasiyi en yüksek seviyeye çıkarmak için mücadele edeceğiz.
Şeffaflık sadece hesap verebilirlik bakımından değil demokraside devlet kurumlarının işletilebilmesi bakımından hayati unsurlardan birisidir. Devletin içerisinde likayat, sadakat prensipleri içerisinde kamu görevlilerin iş yapmasının temin edilmesidir. Sadakat ne sözde bir hocaya ne de karanlık bir locayadır. Sadakat milletin tamamınadır.
15 Temmuz bize bir cümlelik bir ders verdi: Kurallara dayalı bir sistem ve mutlaka vatana millete güvenen bir halk toplumsal yapı. Bunu sağlayabilmek için bütün gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye darbe meselesiyle sadece 15 Temmuz'da karşılaşmadı. Türkiye 5 sefer halktan oy almadıkları halde idareye el atmak isteyen birtakım şaibeli grupların istilasına uğradı.
Türkiye'de her darbe darbeye alkış tutan şakşakçılarla, bedel ödeyenler arasında büyük mücadeleye sahne oldu. Cenabı Allah bu millete 15 Temmuz benzeri bir ihaneti bir daha göstermesin."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
SON DAKİKA HABERİ... İstanbul'a kar yağacak mı? Prof. Dr. Orhan Şen yanıtladı
Son Dakika: Feth-i Kabir yapılmış, mezarı açılmıştı... Cem Garipoğlu'nun mezarından çıkan poşetteki kanın sırrı çözüldü!
SON DAKİKA! İzmir'in Selçuk ilçesinde 5 kardeş yangında can vermişti: İtfaiye raporu ortaya çıktı!
Meclis'te Bakan Yerlikaya'nın önüne barikat! Abdulkadir Selvi yazdı: İsmet Paşa’nın ismini çok yâd ediyorum
2 saati aşan sunum! MİT Başkanı Kalın'ın CHP'ye ziyaretinin kodları