Tahir Elçi, Savcı Kurt'u hakime gerçeğe aykırı bilgi vermekle suçladı
Gözaltına alınarak İstanbul'a getirilen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, ifadesini alan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili İdris Kurt'u, "hakime gerçeğe aykırı bilgi sunarak" hakkında yakalama kararı aldırmakla suçladı.
CNN TÜRK'te yayımlanan Tarafsız Bölge programında açıkladığı görüşleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan ve dün gece Diyarbakır'daki makamında gözaltına alınarak İstanbul'a getirilen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi hakkında, tutuklanması talebiyle çıkartıldığı mahkemece yurt dışına çıkış yasağı konuldu.
"Hükümet üyelerinin talimatıyla" suçlaması
2015/98050 dosya numarası ile hakkında soruşturma açılan Tahir Elçi, İstanbul'a getirilmesinin ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili İdris Kurt'a, makam odasında ifade verdi. Avukatları Mehmet Emin Aktar, Ercan Kanar ve Ahmet Sevim ile birlikte Savcı Kurt'un sorularını yanıtlayan Elçi, hakkındaki soruşturmanın "hükümet üyeleri tarafından verilen talimatla başlatıldığı" düşüncesinde olduğunu söyledi.
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi serbest bırakıldı
"Hakime gerçeğe aykırı bilgi sunarak..."
Savcı Kurt'a sorularıyla ön yargılı davrandığını söyleyen Elçi, şunları söyledi:
"Ayrıca benim yüzümü dahi görmeden ve ifademi almadan hakkımda yakalama kararı talep etmiş olmanız da ve bu yakalama kararına ilişkin talebinizde hakime gerçeğe aykırı bilgi sunarak talepte bulunmanız da talimatla hareket ettiğinizi düşündürüyor. Çünkü mahkeme kararında benim hareketli olduğum ve adresimde sabit bulunmadığım gerekçesi, hakkımda yakalama kararı çıkarılmasına gerekçe kılınmış. Bu bilgi gerçek dışıdır. Hakkımda cuma günü soruşturma başlatıldığını basından duymuş olmama rağmen Diyarbakır şehir merkezini ve adresimi terk etmeyerek dün yani haftanın ilk iş günü gün boyunca Adliye'deki baroya tesis edilen oda da ifademe davet edilmemi beklerken, böyle bir davet almamış, mesai saati bitiminde hakkımda yakalama kararı çıkarıldığını yine medyadan öğrenmiş bulunmaktayım. Bu kararı duymam üzerine ilk iş olarak Diyarbakır Başsavcını aradım ve kararın infazı için baro başkanlığında beklediğimi kendisine bildirdim."
Orhan Miroğlu hakkında canlı yayında suç duyurusu
"Lince maruz kaldım"
Soruşturmaya konu görüşleri bir TV programında (CNN TÜRK - Tarafsız Bölge), "ultra milliyetçi bir siyasi parti temsilcisi" (MHP) ile tartışırken dile getirdiğini belirten Elçi, bunun ardından hükümete yakın bazı yayın organlarında hakkında tahkir edici bir kampanya başlatıldığını ve "belirli bir merkezden yönlendirildiğinin açık olduğunu" düşündüğü yoğun bir linç kampanyasına maruz kaldığını anlattı. Elçi, "Bazı histerik gruplar ölüm biçimimi bile ayrıntılı biçimde yazarak sosyal medya üzerinden beni tehdit etmiş, ayrıca baro telefonlarımız aranarak sözlü olarak da tehdit edilmiş durumdayım" dedi.
Demirtaş taziye polemiğiyle ilgili konuştu
"Savcılık makamı da lince katıldı"
Savcılık makamının da bu linç kampanyasında taraf tuttuğunu düşündüğünü kaydeden Tahir Elçi, şunları söyledi:
"Ayrıca seçim arifesinde hükümet teröre karşı mücadelede ne kadar şiddetli ve hiddetli olduğunu toplumun bir kesimine göstererek seçim malzemesi yapmıştır. Zaten hükümet yetkililerinden Yalçın Akdoğan'da bu kanaatimi doğrulayan bir takım açıklamalarda bulunmuştur. Bir savunma örgütünün, bir baro başkanının, bir televizyon programı sırasında sarf ettiği sözler nedeniyle hemen hakkında ceza soruşturmasının başlatılarak hakkında yakalama yoluna gidilmesi ve üstelik alt sınırı bir yıl olan bir suç nedeniyle beyanı bile alınmadan hakkında yakalama kararı çıkarılması, Türkiye'de demokratik özgürlüklerin, ifade özgürlüğünün ve tutuklama hukuku bakımından yargının bu tutumu hazin bir tablo oluşturmaktadır."
Yalçın Akdoğan'dan "Kırşehir" açıklaması
"Başbakan ve bakanlarla yüz yüze görüşüp önerilerimi sundum"
Diyarbakır Barosu olarak hukuk, insan hakları ve toplumsal meselelere ilişkin faaliyetlerini anlatan Elçi, "Son üç yıldır süren barış ve çözüm süreci, diğer bir ifade ile bu meselenin silahların devreden çıkarılması ve demokratik yollarla yoğun bir çalışma yürüttük, hükümetin bu konudaki çalışmalarına tereddütsüz destek sunduk. Diyarbakır ve bölgedeki birçok sivil toplum kuruluşuna öncülük ederek, barışçıl yolla çözümü için katkı sunmaya çalıştık. Bu çalışma ve çabalarımızı bizzat sayın Başbakan ve Hükümet üyeleri yakından bilmektedir. Müteaddit kereler Başbakan ve Bakanlarla bizzat yüz yüze görüşerek görüş ve önerilerimizi sunduk. Son üç aydır özellikle silahların yeniden devreye girdiği bu dönemde bu silahlı sürece şahsım ve baro olarak net bir tutum aldık" şeklinde konuştu.
Davutoğlu'nun "18 canlı bombayı yakalayamıyoruz" sözünü tartışacaktık
Elçi, TV programına da Başbakan Davutoğlu'nun "18 kişilik IŞID üyesi canlı bomba listesinin ellerinde olduğunu ancak hukuk devleti olmamız nedeniyle bunlar hakkında yakalama yapılamadığını" değerlendirmek için katıldığını anlattı. Yayın yasağı nedeniyle Ankara saldırısı üzerine konuşamadıklarını ve genel değerlendirmelerde bulunduklarını ifade etti.
Elçi, dünyada silahlı mücadele yürüten siyasi örgütlerden örnekler verdiği ifadesinde HAMAS'ın da ABD ve AB tarafından terör örgütü kabul edildiğini ve terör listesinde yer aldığını hatırlatarak, lideri Hali Meşal'in Türkiye'de resmi olarak ağırlanmasına değindi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Batman'da terör propagandasına tokat gibi cevap: Burası Türkiye!
İzmir için KRİTİK uyarı: Su seviyesi yüzde 10'ların altına inebilir!
EN SON HABER | Kayıp iş insanının cansız bedeni ormanda bulundu: Ortağı tutuklandı!
Henüz 17 yaşında 70 suçtan kaydı var: Defne Hakim 'Ah' ederek paylaştı!
SON DAKİKA | Abdulkadir Selvi yazdı: Yeni bir 'kara harekatı' yolda mı?