Son dakika... Kemal Derviş hayatını kaybetti

Gelen son dakika bilgilerine göre, Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, 74 yaşında hayatını kaybetti.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Eski devlet bakanı, siyasetçi ve ekonomist Kemal Derviş 74 yaşında yaşamını yitirdi.

Eski Ekonomi Bakanı Masum Türker CNN TÜRK ekranlarında görevi devraldığı Derviş ile ilgili açıklamalarda bulundu;

Görevi kendisinden devraldım, öncelikle Allah rahmet eylesin, ailesine başsağlığı diliyorum. Sayın Derviş, özellikle ortanın solu hareketi başlayıp demokratik sola dönüş sürecinde özgür insan dergisinde yazı yazarak ve Sayın Ecevit ile o tarihe danışmanlık yaparak yakınlaşma bir siyasi duruş sergilemiştir. Ondan sonraki yıllarda Dünya Bankası’na geçmiş, orada da başkan yardımcılığına kadar yükselmiş ve gelişmekte olan ülkelerde Mısır, Cezayir gibi ülkelerde kalkınma ile ilgili sorumluluk almıştır.

Parti liderlerine yazdığı ve Türkiye kökenli Türkiye olan Dünya Bankası ve IMF’teki uzmanlarla birlikte oluşturduğu bir toplantı sonrası yazdıkları raporla gündeme geldi ve kriz sonrası önce Merkez Bankası Başkanlığı için davet edildiği fakat daha yolda iken burada yapılan kulis çalışmaları sonucunda hem Merkez Bankası hem de Hazine’den sorumlu olmak üzere Türkiye’deki bütün ekonomik kurumları yönetmek üzere Ekonomi’den Sorumlu Devlet Bakanlığı’na atandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Ve adeta Başbakan yardımcısı gibi muamele gördü, bu konuda kendisi de faktör olarak önemli bir rol üstlendi. Geldiği zaman uyguladığı program her ne kadar Sayın Kemal Derviş’e mal ediyorsa da o program 57. Hükümetin uyguladığı programın makro ve mikro açıdan bazı katılımlarla geliştirilmesi şeklinde olmuştur.

Sayın Derviş, Türkiye’de liberal ekonominin küreselleşme sürecinde bir duruş sergiledi, doğrusu biraz sosyal politikaları kısarak harcamaları o yönüyle kontrol altına aldı ama o dönemde faiz harcamaları kontrol altına alınamamıştı. Kendisi ekonomiden çok Türkiye’nin siyasi dizaynıyla da uğraşmaya başladı ve Demokratik Sol Parti’nin ikiye bölünmesine sonra Türkiye Partisi ortaya çıkarken kendisi de bu kuruluş çalışmalarına katılan ama ardından da o çalışmaların sonuçlanması aşamasında yer almayıp CHP’ye katıldı. CHP’de de eğer tek başına AK Parti iktidar olmasaydı o tarihte kamuoyuna ve kulislere yansıyan konuşmalarda AK Parti-CHP koalisyonu kurulsaydı Başbakan Yardımcısı olarak ekonomiden ve dışişlerinden sorumlu olacaktı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

ABD’nin Irak’ı işgali ile ilgili olarak 1 milyar hibe ya da 8 milyar çok ucuz faizli kredi konusunda bir anlaşma yapılması gündeme getirdiği, ben böyle bir paraya ihtiyacımız yok iye tavır koydum o medyaya da yansı gerçi daha sonra bu anlaşmayı zannedersem Katar’da yapılan bahar toplantılarının birisinde önce Sayın Babacan imzaladı ama daha sonra Türkiye’de de o yansıyınca uygulanmadığı tartışıldı.

O zaman Sayın Derviş ABD’nin Irak’a gitmesinde zaten SP’nin bölünmesindeki SP’deki ayrışmanın dayandığı temel fikir ve bu konuda körükleyici kesim ABD’nin bu Irak’ı işgaline rahmetli Ecevit’in ve dolayısı ile SP ve MHP’nin ‘hayır’ demesiyle bu konuda bu görüş ayrılığından sonra kendisi ayrıldı hatta rahmetli Ecevit ekonomiden çok siyaset dizayn etmeye gelmiş bu arkadaşımız diye açıklama durumunda bulundu. Türkiye’nin erken seçime gitme şeyini ilk defa gündeme getiren, siz Irak’taki işgale karşısınız oradakiler Müslüman değil şii deyince rahmetli Ecevit aynen şunu söylemişti ABD Başkan Yardımcısına ‘Şii de alevi de sünni de Müslümandır, biz müslümanlığı ile ilgileniriz’ demiştir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

O tarihten 1-2 hafta sonra ya Danimarka ya da Hollanda’da yaptığı açıklamada ‘Türkiye erken seçime gidebilir’ deyip zaten ilk defa fitil o zaman ateşlendi.

Rahmetli Türkiye’ye hizmet etmeye çalıştı ama çalışırken de Türkiye’nin özellikle ulusal politikalarında biraz farklılık vardı, görüş ayrılığı vardı.

Kemal Derviş biraz evvel bahsettiğim o ABD’de yaşayan Dünya Bankası ve IMF’deki bir iki uzmanla konuşmuştum onlar anlamıştı, topluyor arkadaşları diyor ki ‘Ya bir şey hazırlayalım, Türkiye ekonomisi hakkında’ aslında hazırlığı rapor ondan birkaç ay evvel DSP bünyesinde kurulan 6 kişilik rapordan pek farklı değildi yani döviz kuru baskı altında tutmak, o baskı altında tutmak ummadığınız bir şekilde patlayabilir ithalatı körükler biz bunu söylemiştik. Aynı şeyi kendisi de yazmış ama o raporu MHP hariç ana muhalefet partisinin bütün liderlerine ve parlamentoda bulunmayan CHP liderine de göndermişti Ecevit’e de göndermiş bir tek MHP ayağına bu rapor gitmemişti. Ve bu krize giderken biz yine bir rapor hazırlamıştık 6 kişilik bir heyet vardı sayın rahmetli Ecevit rica etmişti bizden çalışıyorduk öneride bulunduk çok acil döviz kuru ayarlanmasa kontrol edilmeyecek bir patlamaya gidebilir şeklinde bir önerimiz vardı. Bu öneriyi Sayın Başbakan üç parti liderinin ve Hüsamettin Özkan’ın katıldığı bir toplantıda Merkez Bankası ve hazine müsteşarına söylüyor o arada Fischer Türkiye’de Fischer’e söylüyorlar kullanılan ekonomik program her sabah ne kadar yükseleceği belliydi işte oradan biz demiştik ki yani Şubat ayına geliyor bu düşüktür Haziran ayına kadarki dövizi kullanın diye Fischer kullanmayın diyor bunun üzerine bunlar da artırmayalım devam edelim diyorlar. Kriz patlayınca krizi de her ne kadar Ahmet Necdet Sezer’in anayasa kitapçığını fırlatmasına bağlıyorsa da o kitap fırlatılmadan 3 saat önce başlamıştı bunu merak edenler bankalardan bulabilirlerdi. Çünkü Halk Bankası yine talep ettiği bir parayı o tarihte Fischer yine baskı unsuru olarak kullanıldı ve Halk Bankasına verilmeyince Halk Bankası yüzde 500’lere varan faizle üç dört bankadan bu parayı 3-4 günlüğüne temin etti. Bu da krizi patlamasına neden oldu, döviz kuru anında yükselmeye başladı ve anayasa kitapçığı fırlatıldığı zaman aslında bu oradaki insanların araştırılmasını engellemek için sanki bir siyasi kavgaya döndü. Merkez Bankası Başkanı’nın o krizde istifa etmesi ülkeye çok tepki götürdü, bunun üzerine kim olabilir derken Fischer aniden Başbakanı ziyaret ediyor ve Derviş’i tavsiye ediyor.  Ve o gün Sayın Derviş ile konuşurken telefonda Merkez Bankası Başkanlığı’na davet ediliyor ama Derviş uçaktayken Türkiye’de yapılan lobi hareketleri ve kulis sonrası Ekonomiden Sorumlu Bakanlığa gelmesi sağlandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

KEMAL DERVİŞ KİMDİR?

1973’ten itibaren 4 yıl boyunca üniversitelerde ekonomi alanında ders veren Kemal Derviş, 1977 yılında Dünya Bankası'na girdi. 90’lı yıllarında ortasında ise Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan sorumlu başkan yardımcılığına yükseldi.

Kasım 2000 ve Şubat 2001'de yaşanan mali krizlerin ardından Türkiye'ye davet edildi. 3 Mart 2001 tarihinde Bülent Ecevit Hükümeti'nin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini üstlendi.

2002 yılının ağustos ayında görevinden istifa ettikten sonra Yeni Türkiye Partisi'nin kuruluş çalışmalarına katıldı. Ancak bu partiye katılmayarak Cumhuriyet Halk Partisi'nden milletvekili adayı oldu.

3 Kasım 2002’deki seçimlerde CHP'den İstanbul milletvekili seçildi. Yaklaşık 3 yıl sonra milletvekilliğinden istifasını sunarak, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanlığı görevine atandı.

Ayrıntılar geliyor...