SON DAKİKA: Bahçeli'den 'dünya savaşı' mesajı: Teyakkuzda olmalıyız!
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu Bahçeli konuşmasında, '3. dünya savaşı ile ilgili alarm zilleri çalanlara yenileri eklenmekte. Yeni bir dünya savaşı riski telaffuz edilmekte. Türkiye'miz milli güç unsurlarını tetikte tutma durumundadır.' ifadelerine yer verdi.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Değerli vekil arkadaşlarım, muhterem misafirler, sayın basın mensupları, Gazi Meclis'imiz çalışmalarına yeniden başlamıştır. Toplantımızın başında heyetinizi hürmet ile selamlıyorum. Bizleri takip eden vatandaşlarımızı yürekten selamlıyorum.
1 Temmuz'dan sonra Meclis tatile girene kadar değerli vekillerimiz çalışmalarını aktif olarak iştirak edecekler geri kalan zamanlarını seçim bölgelerinde geçirecektir. Sizlerden ricam vatandaşların nabzını tutmanız ve siyasi politikalarımızı vatandaşa anlatmanızdır. Milletimiz ne istiyorsa onu söyleyeceğiz. Mütemadi varlığımızın kaynağı Türk milletidir. Her zaman olduğu gibi çalışmayı bir ibadet gibi telakki edeceğiz. Önce ülkem ve milletim demekten vazgeçmeyeceğiz.
Bayram tatilinde meydana gelen kazalarda hayatını kaybeden 68 vatandaşımıza Allah'tan rahmet diliyorum. 20 Haziran günü Diyarbakır Çınar ile Mardin arasında çıkan yangınlarında zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Mağduriyet yaşayanlara devletimizin eli uzanacaktır. MHP olarak sürecin takipçisi olacağız. Dayanışma ile yardımlaşma ile her zorluğun aşılacağına inanıyoruz. Yangının nedenleri kuşkusuz tespit edilecektir. Anız yangınını bahane ederek nefretlerini dışa vuran kim ve kimler varsa Türkiye muhalifidir. Diyarbakır barosunun açıklamasında Kürt kökenli kardeşlerimize nefret içerikli ifadede bulunanlara suç duyurusunda bulunulduğu açıklanmıştır. Hiçbir Türk vatandaşı böyle bir komplonun yanında yöresinde yer alamaz. Kara kampanyanın müfteri ifadelerin failleri bu milletin evladı görülemez. Baronun sipariş açıklaması hangi emelleri amaçladığı gözden uzak tutulamaz. Bin yıllık kardeşliğimizi hedef alan provokatörler bellidir. Bugüne kadar ağaçların nasıl yakıldığını ve bunların müsebbiplerinin kimler olduğunu duymayan yoktur. Puslu havalarda girdikleri deliklerden ortaya çıkarak rant devşirmenin hevesine kapılanların yakasından tutmak ahlak ve adaletin var oluş gayesidir. Taciz ve istismarlar herkes bilmeli ki sonuçsuz kalmaya mahkumdur.
'TEYAKKUZDA OLMALIYIZ'
Dünya baş döndüren gelişmelerin, akılları bulandıran hadiselerin, iftira tefrit arasında gidip gelen, ihtiraslı münasebetlerin çekimi arasındadır. 3. dünya savaşı ile ilgili alarm zilleri çalanlara yenileri eklenmekte. Sırbistan cumhurbaşkanı ileri giderek dünyada 3*4 ay içinde büyük çatışma yaşanacağını söylemiştir. İngiliz dergi de son sayısında savaş manşetlerini atmıştır. Yeni bir dünya savaşı riski telaffuz edilmekte. Uluslararası anlaşmazlıklar, restleşmeler, hesaplaşmaklar artmakta. Türkiye'miz milli güç unsurlarını tetikte tutma durumundadır. Dünya savaşının hangi sonuçlara yol açtığı idrak etmek mümkündür.
Gerek devlet hafızasında gerek mahşeri hafızalarda her şey mahfuzdur. Toplam 59 ayrı silahlı çatışma vakası yaşandı. Türkiye'nin de aralarında olduğu 34 ayrı ülkede kanlı çatışmaların varlığından söz edilmiştir. Kategorilerde Türkiye'nin gösterilmesi haksızlıktır. Bunun nedeni Terörle mücadelemizden duyulan rahatsızlıktır. Uykularını kaçırmaya devam edeceğiz. İsrail masum Filistinli kardeşlerimizin kanını döküyor. Netanyahu Hamas ile kısmi anlaşmaya varılacağından söz ediyor. İsrail Lübnan sınırına yığınak yapması yüksek tansiyonu daha da arttırıyor. ABD'nin boş durması, uzaktan seyretmesi eşyanın tabiatına aykırıdır. Kızıldeniz'de bir ABD gemisinin Akdeniz'e yola çıkması, hareketliliklerin gözlenmesi savaş baronlarının iştahını kabartmakta. Orta Doğu'da fırtınalar kopmakta. Basra ile Kızıldeniz bölgesinde oyunlar kurulmakta. Hint Pasifik bölgesi kaynamakta ve karışmaktadır. İran'da kumar oynanmaktadır. Süleymaniye PKK üssüne dönüşüyor. Rusya başkanı Putin, Çin ziyaretinden sonra Kuzey Kore'ye gitmiş ve savunma anlaşmalarını imzalamıştır. Bu gelişmeler tedirgin ve endişeli bekleyişleri tırmandırmaktadır. Ortaya çıkan küresel denge kaybının düzeltilmesinde ihtiyaç olan diyalog arayışlarının yetersiz kaldığı, silah seçeneğinin gündeme alındığı görülmekte.
Ukrayna Barış Zirvesi'nde dağ fare doğurmuştur. Rusya'nın davet edilmediği barış zirvesi hangi akla hizmettir. Hem barış zirvesi planlayıp hem de Rusya'yı çağırmamak hayatın gerçeklerine sırt dönmek olarak yorumlanmayacak mıdır. Zirvede Türkiye'nin egemenlik hukuku yok sayılmıştır. Fener Rum Patrikhanesi'nin statüsü bellidir. İdari açıdan Fatih kaymakamlığına bağlı olmakla birlikte seçilmiş patrik Türk vatandaşıdır. Türkiye'de Konstantinopolis diye bir yer yoktur. Tam tersini iddia edenler Bizans sevdalısıdır. İstanbul'u ikinci Vatikan'a dönüştürmeye kimsenin gücü yetmez. İstanbul milli ve manevi namusumuzun timsalidir. Ekümenik kartını devreye sokanlara mukabele ve mukavemet göstereceğiz. Asla boyun bükmeyeceğiz, hakikati savunmaktan geri adım atmayacağız.
'CUMHUR İTTİFAKI YOLUNA DEVAM EDECEKTİR'
Sarsıcı gelişmelerin ülkemize doğrudan tesir ettiğini değerlendiriyoruz. Mayası bozuk çevrelerin faal olduğunu görüyoruz. Türkiye'nin direncini kırmak sureti ile istikrar ortamını zedelemek amacı ile bir kampanya ilerlemekte. Şaibeli devrimciler, Tatlısu kurnası eski tüfekler, yozlaşmış elitler geceli gündüzlü operasyon yürütmekte. Cumhur ittifakı Türk milletinin ruh köküdür ve kararlılıkla yoluna devam edecek.
MHP iftira ile temellenmiş, suçlamalarla zaafa uğrayıp içine kapanırsa Cumhur İttifakı duvara toslayıp dağılırsa işbirlikçiler bayram edecektir. Onların bayramı Türkiye'nin matemidir. Sarosçu Kavala ile Demirtaş'ın serbest kalmasına, terör devletinin kurulmasına, Akdeniz'deki haklarımızın hiçe sayılmasına, bölünmenin doğal karşılanmasına tamam dersek sesimizi kısarsak bizden iyisinden Şam'da kayısı olması kaçınılmazdır. Bizi terbiye etmeye manevramızı daraltmaya çalışıyorlar. Ülkücü hareket en son 12 Eylül'de sanık sandalyesine oturtulmuş nice haksızlığa dibine kadar maruz kalmıştır.
MHP ve ülkü ocaklarını sabah akşam asıp kesiyorlar. Bazı TV kanalları, satılmış yazarlar, STK yöneticileri MHP ile yatıp MHP ile kalkıyorlar. Bunlara destek veren CHP başkanı da kale duvarlarımızı taşa tutuyor. Bu şahsın o iki kişi diyerek plan dahilinde suçladığı saldırdığı değerler benim ülküdaşlarım ve partimizin saygın isimleridir. CHP genel başkanı iki arkadaşımıza değil sağında solunda yuvalanan Türkiye düşmanlarına baksa daha tutarlı daha isabetli davranış içinde olacak. Tek bir ülküdaşımız bile bunların alayına yetecektir.