DOKTORLAR VE AVUKATLAR TURNİKE SİSTEMİNE SOKULMUYORDU
Mahkeme Başkanı sanığa turnike sistemine giren kızların olup olmadığını ve sanığın da bu sisteme girip girmediğini sordu. Sanık da "Bu örgüte kız kazandırmak için turnikeye sokmanız gerekiyordu. Evlilik vaadi veriliyordu kızlara, doğacak çocuklarının ismi bile konuluyordu cemaatte. Kız da bunu kabul ederdi 'Ama sonra örgütten çıkacağız' derdi. Kız da bunu kabul ederek erkeklerle birlikte oluyordu. Bora Yıldız bu işin başındaydı. Özellikle Oktar 'Avukatlara ve doktorlara yönelin' diyordu. 'Bunlar ileride işimize yarar' diyorlardı. Oktar 'Hem sağlık hem hukuki bakımdan güçlü olmamız gerekiyor' diyordu. Çok güçlü kişileri turnike sistemine dahil etmiyorlardı. Oktar 'Onu bana getirin. Önemli bir kadın değilse hem tanışın hem de kardeşlerle cinsel anlamda görüştürün' diyordu." şeklinde cevap verdi.
HER GÜN AYNI PASTAYI YEMEYİ SEVER MİSİN?
Sanık turnike sistemiyle ilgili şu detayları anlattı: "Evde kız arkadaşı olanlar, kızları ikna ettikten sonra kızlar eve kendileri geliyordu. Normal kızlar geliyor önce bel altı olmayan muhabbetler yapılıyordu. Sonra cinsel birliktelik yaşıyordu. Kimse zorla bu işe sokulmuyordu, telkinlerle yapılıyordu. Kızla birlikte olmak için 'Yemek yeme' kodu kullanılıyordu, bu kodları Adnan Oktar belirlemişti. Gitmeyen kardeşleri sen eşcinsel misin diye aşağılıyorlardı. O da turnikeye girerdi. Kızlarla ilk dışarıda buluşurlardı. İkinci buluşmada kardeşler anlatılırdı, örgütten bahsedilmezdi 'Havuzlu evlerimiz var' denirdi. Üçüncü buluşmada kız eve gelirdi, erkek arkadaşıyla birlikte olurdu. Ciddi ilişkiymiş gibi başlardı, sonra onun tecrübesi artacak ve cinselliğin değerinin olmadığı anlaşılacaktı. Evlenmeden yaşa gör, aklın dışarıda kalmasın mantığını anlatılırdı. 'Her gün aynı pastayı yemeyi sever misin? Her gün çikolatalı pasta, limonlu pasta yerseniz sıkılırsınız. Bir gün de muzlu pasta, frambuazlı pasta yiyin' derdi Adnan Oktar. Kızlar kabul ederdi, tabi ki de kabul etmeyen kızlar da vardı. Kızlar hep evlilik istiyordu"