Sezgin Tanrıkulu'ndan AİHM kararı değerlendirmesi

KAYNAKAA

TBMM'de açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, AİHM'in Mehmet Altan ve Şahin Alpay kararına değinerek, "Tutuklama ve ifade özgürlüğü bakımından örnek olabilecek bu karar, yerel makamlarca alt mahkemelerce derhal uygulanmalıdır" dedi. Nevruz Bayramını da kutlayan Tanrıkulu, Afrin'e giren ÖSO mensuplarınca Demirci Kava heykeline zarar verilmesini de eleştirdi.

Haberin Devamı

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), gazeteci-yazar Mehmet Altan ve Şahin Alpay'la ilgili kararına ilişkin, "AİHM'nin tutuklama ve ifade özgürlüğü bakımından örnek olabilecek bu kararı, yerel makamlarca alt mahkemelerce derhal uygulanmalıdır" dedi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı, AİHM toplantısına gidemedi

Tanrıkulu, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Nevruz Bayramı'nı kutladı, bayramın barış, dayanışma ve dostluğa vesile olması dileğinde bulundu. Afrin'de, ÖSO mensuplarınca Demirci Kava heykeline zarar verilmesini de eleştiren Tanrıkulu, bunun Kürtlerin hafızasında derin bir acıya yol açtığını savundu.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği raporunda "OHAL'in yaygın bir şekilde insan hakları ihlallerine yol açtığı" ifadesine yer verildiğini aktaran Tanrıkulu, Dışişleri Bakanlığının ise bu rapora çok sert tepki gösterdiğini hatırlattı.

Dışişleri Bakanlığını rapor konusunda ciddiyete davet ettiğini aktaran Tanrıkulu, "Umarım, rapordaki ciddi iddialarla ilgili olarak onarıcı ve düzeltici bir açıklama yaparlar." diye konuştu.

Haberin Devamı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), gazeteci-yazar Mehmet Altan ve Şahin Alpay ile ilgili verdiği karara da değinen Tanrıkulu, 20 Şubat'ta verilen kararın Türkiye adına mahkemeye atanan hakimin, karara şerh yazmak için süre istemesi nedeniyle 20 Mart'ta açıklandığını belirtti.

Tanrıkulu, şunları kaydetti: "AİHM'nin tutuklama ve ifade özgürlüğü bakımından örnek olabilecek bu kararı, yerel makamlarca alt mahkemelerce derhal uygulanmalıdır. Eğer daha ağır ihlaller görülmek istenmiyorsa bu karar derhal uygulanmalıdır. Üç aylık kesinleşme süresi beklenmemelidir. Özellikle kararın, delillerin değerlendirilmesi kısmı dikkate alınarak özgürlüklerinden yoksun bırakılan bütün gazetecilerin, avukatların, yazarların özgürlüğünün yolu açılmalıdır."