hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Saygun'un kızından mektup: "Babamın durumu ciddi"

    Saygunun kızından mektup: Babamın durumu ciddi
    expand

    Emekli Orgeneral ve Genelkurmay İkinci Başkanı Ergin Saygun'un sağlık durumu ciddiyet kazanıyor. Balyoz davası tutuklu sanıkları arasında yer alan Saygun'un kızı medyaya gönderdiği bir mektupta Saygun'un kalp fonksiyonlarının yüzde 30'a kadar düştüğünü dile getirdi. Saygun'un dosyası yeniden Adli Tıp'a sevkedildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Emekli Orgeneral ve eski Birinci Ordu Komutanı Ergin Saygun, yaklaşık üç senedir Balyoz davasından yargılanıyordu.

    Mart 2012'de sağlık nedenleriyle yattığı hastanede tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderildi. Gerekçe tedavisinin cezaevinde yürütülebilme ihtimaliydi...

    Başbakan'a defalarca ABD ziyaretlerinde eşlik etmiş, yakın mesaide çalışmış Saygun'un durumu giderek ağırlaştı.

    Cezaevinden sevk edildiği Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, cezaevi şartlarında sağlığının düzelemeyeceğini bildirdi.

    Cezaevi hekimi ayrıca Saygun için gerekli şartların cezaevinde karşılanmasının mümkün olmadığına dikkat çekti.

    Ama mahkeme, Saygun'u bir türlü hastaneye sevk etmedi. Hatta, "İçeride kalırsa ölür mü?" diye  sormak için, dosyayı yeniden Adli Tıp'a gönderdi.

    Basına babasının sağlık durumunu anlatan bir mektup gönderen Ece Saygun, şunları kaydetti:

    "Babam Ergin Saygun'un kalbinin ef değeri, yani kalbinin vücuda kan pompalama oranı yüzde 30. Bu, kalbinin sadece yüzde 30'unun çalıştığı anlamına geliyor. Babam Ergin Saygun'un akciğerlerinin çalışma kapasitesi ise yüzde 44,  bir başka deyişle akciğerlerinin kalan yüzde 56'sı ölü. Şunu da özellikle belirtmeliyim ki babam Silivri Cezaevi'ne kapatılmadan önce akciğerlerinin yüzde 66'sı çalışıyordu. Her gün takibini kendisinin yaptığı tam 25 adet ilaç kullanıyor ve şu anda tam 18 ayrı hastalığı var. Geldiğimiz noktada en temel sorumuz şu: Sağlık durumu bu olan bir insan cezaevinde yaşabilir mi, yaşayamaz mı?"

    Ece Saygun mektubunda, "Olacakların bütün sorumluluğu Adli Tıp Kurumu'na ve İstanbul Özel Yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne aittir" ifadesini kullandı.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow