"Ben işçi emeklisiyim. Boşandığım eşim benden evi istedi. Sonra kendisi ile 100 bin liraya anlaştım. Bankadan uzun vadede çekeceğim kredi ile parayı öderim diye düşündüm. Ancak bankalar emekli maaşımı yeterli bulmadıkları için kredi vermediler. Arkadaşımın önerisiyle Arzu Mertgil ile tanıştım. Evime geldi. Birlikte yemek yedik, çay içtik. Çok samimiydi. O kadar iyi davranıyordu ki, yeni eşim onunla hatıra fotoğrafı çektirme ihtiyacı duydu. Önce kimlik kartımın 15 fotokopisini aldı. Ardından beni bir şirkette sigortalı gösterdi. Böylece bankalar kredi vermeyi kabul etti. 8 bankadan kredi çektik. 9'uncu banka vermedi. Bu kez bir arkadaşımdan ricada bulundum. Parayı onun adına çektik, ben de kefil oldum. Bankadan çektiğim toplam 150 bin lirayı, yanımdan ayrılmayan şoförü Serkan, 'Bu paraları sana sonra topluca vereceğiz' diyerek alıyordu. Arzu bizde o kadar güven oluşturdu ki, aklımıza hiç kötü bir şey gelmedi. Ancak bankalar ile işimiz bitince onun da bizimle işi bitti. Paralarla ortadan kayboldu. Savcılığa suç duyurusunda bulundum."