Oral Çelik'e yeniden yargı yolu açılabilir

Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi cinayetinin kilit ismi Oral Çelik'in yeniden yargılanması gündemde.

Haberin Devamı

Oral Çelik'in Abdi İpekçi cinayetine ilişkin Bugün gazetesinde yer alan açıklamaları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nı harekete geçirdi.

Başsavcılık, Çelik'in "Abdi İpekçi'ye yönelik üç suikast girişimi oldu. Üçüncüsünde hayatını kaybetti. İşin ortasındayım ve detayları bende saklı, şimdi 'hedefteki sır' adı altında bir dizi hazırlıyoruz. Herkes, İpekçi'yi kimlerin neden öldürttüğünü bu diziden öğrenecek" şeklindeki açıklamalarını delil gösterdi.

Daha önce davayı karara bağlayan Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi'nden yargılamanın yenilenmesi istendi.

Meclis Adalet Komisyonu tarafından, Çelik hakkında daha önce verilen beraat kararında imzası bulunmayan hakimlerden oluşturulacak bir heyet bu talebi değerlendirecek.

Heyetin Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi adına vereceği kararla, Çelik hakkındaki İpekçi cinayetine ilişkin yargılamanın yenilenip yenilenmeyeceği belirlenecek.

Oral Çelik davası

İpekçi suikastını Mehmet Ali Ağca ile planladığı, olayda kullanılan silahları temin ettiği ve olay sonrası silahları alarak kaçtığı iddiası ve Ağca'nın 23 kasım 1979'da cezaevinden kaçırılması, ardından da yurtdışına çıkarılması eylemlerinden dolayı İnterpol'ün kırmızı bülteniyle aranan Oral Çelik, 1989 yılında Fransa'da 'Bedri Ateş' sahte kimliğiyle bir otomobilde eroinle yakalandı.

Fransa'da bu sahte isimle dört yıl cezaevinde yatan Çelik, İtalya'nın gerçek kimliğini öğrenmesi üzerine bu ülkeye teslim edildi.

İtalya'da Papa II. Jean Paul'a 13 mayıs 1981'de düzenlenen suikast girişiminde Mehmet Ali Ağca'ya 'Vur' emrini verdiği ve uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı suçlamalarıyla ilgili sorgulanan Çelik, iki yıl da İtalya'da tutuklu kaldı.

İtalya tarafından daha sonra yine uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı gerekçesiyle İsviçre'ye teslim edilen Oral Çelik, 14 eylül 1996 tarihinde de Türkiye'ye iade edildi.

İpekçi'nin öldürülmesine ilişkin İstanbul 1 No'lu Sıkıyönetim Mahkemesi'nin 'görevsizlik kararı' vererek İstanbul Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği dava dosyasında gıyabi tutuklu olan Çelik, iadesinden sonra 16 eylül 1996 tarihinde İstanbul Adliyesi'nde verdiğiifadesinde, Mehmet Ali Ağca, Yavuz Çaylan ve Güngör Uygur'un kendisineyönelik suçlamalarını 'iftira' olarak nitelendirdi.

İpekçi suikastıyla ilgisinin bulunmadığını ve Türkiye'ye bu olayı tamamen kapatmak için geldiğini savunan Çelik, hakkındaki gıyabi tutuklama kararının vicahiye çevrilmesi sonucu Bayrampaşa Cezaevi'ne konuldu.