Müftülere nikah yetkisinin fikir babası Necmettin Erbakan
Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı müftülere resmi nikah kıyma yetkisi verilmesi tartışmalara yol açarken, bu uygulamanın fikir babasının Refahyol hükümetinin merhum Başbakanı Necmettin Erbakan olduğu ortaya çıktı.
Son seçimlerde AK Parti’den İstanbul Milletvekili seçilen Ahmet Hamdi Çamlı, 23 yıl önce şahitliğini Necmettin Erbakan ile dönemin RP İstanbul İl Başkanı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı nikahın detaylarını şöyle aktardı: “Nikah işlemi bitti, Feyzullah Kıyıklık (Dönemin Bağcılar Belediye Başkanı) nikah cüzdanını Erbakan Hoca’ya verdi. Hoca da ‘Çok istedik müftülerin de nikah kıyabilmesini. Müftüler de devletin memuru. Nasıl belediye memuru, nikah kıyabiliyorsa müftülerin de kıyabilmesi gerekir. Milletin bu konuda sıkıntısı vardır. Onun için gündeme getirdik ama başaramadık. Onun için biz de ilahiyatçıları belediye başkanı yaptık’ dedi.”
Tartışma yaratan uygulama için kim ne dedi?
Hürriyet gazetesi konuyu uzmanlarına sordu. İşte o görüşler...
Mehmet Bayraktutar: (Diyanet-Sen Genel Başkanı) Yıllardır nikahın tek olduğunu ve bunun da resmi nikah olduğunu savunuyoruz. İnsanlar dini nikah - resmi nikah ikilemi yaşamamalı. Müftülere verilecek yetki ile resmi nikahın yanında dua da okunarak bu görev yerine getirilebilmeli. Özellikle kadın haklarını ve onurunu korumak için önce resmi nikah kıyılması gerektiğini her zaman savunduk. Resmi nikah olmadan dini nikah kıyılmamalı. Ancak yıllardır var olan bu yasağa rağmen halkımız din görevlisini söz, nişan ve düğüne çağırıp dini nikah kıymasını istiyor. Bir nevi teamül haline gelmiş olan bu uygulama yasalarla çeliştiği için en çok din görevlilerini mağdur ediliyordu. Bu uygulama ile sorun çözülmüş olacak.
Kutuplaşma olmamalı
İhsan Özkes: (Emekli müftü, eski CHP milletvekili) Bu, öteden bu yana söylenen bir şey. Başbakan’ın sözüyle uygulamaya konulacağı anlaşılıyor. Bu ülkede çok sayıda insan resmi nikah yaptırdıktan sonra eksiklik hissedip bir de dini nikah yaptırıyor. Böyle düşünenler müftüde iki nikahı birden kıydırabilir. Diyanet daha önce de açıklamıştı; ‘Önemli olan kayda geçendir nikahtır. Mağduriyetlerin önlenmesidir’ diye. Resmi nikah önemli. Sonuçta isteyen belediyeye gider nikahını kıydırır, isteyen müftüye. Ama insan şunu düşünmeden edemiyor; bu uygulama müftüde nikah kıydıranlar, belediyede nikah kıydıranlar diye bölünmeye neden olursa... Temennim kutuplaşmanın olmaması. Başbakan, açıklamasında müftüyü tek kapı gösterseydi Türkiye’de ciddi bir tartışma yaşanabilirdi. Ama öyle denmiyor.
Kilise nikahı italya’da sayılmıyor
Doç. Dr. Devrim Güngör: (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi) Laik bir hukuk devletinde imamlara-müftülere nikah kıyma yetkisi verilemez. Evlilik, Medeni Kanun tarafından resmi şekil şartına bağlanmış bir hukuki kurumdur. Taraflar dilerse dinsel bir tören de yaptırabilirler. Müftüye veya imama evlendirme yetkisi tanımak, evlilik kurumunu hukuk düzeninin dışına çıkarmak anlamına gelir ve bu durum içinden çıkılmaz pek çok soruna yol açar. Camide evlilik önerisinde bulunanların kilisede yapılan nikah törenlerini örnek göstermesi yanıltıcıdır. Zira örneğin Katolik kilisesine ev sahipliği yapan İtalya’da kilisede yapılan evlilik törenlerinin hukuki bir geçerliliği bulunmamakta, sembolik bir anlam ifade etmektedir. Hukuken geçerli evlilikler ise sadece belediyeler tarafından yapılmaktadır.
Tehlikeli bir gelişme
Metin Feyzioğlu: (Türkiye Barolar Birliği Başkanı) Bu düzenleme kadınların özgür iradeleriyle evlenme haklarını yok edecek; kayıt güvenilirliğini kaldıran tehlikeli bir gelişme. Kadının elinden Cumhuriyet’in kazanımları masum bir kolaylık gibi gösterilerek alınacak. Belediyede kıyılan nikahta; nikah memuru, kendini başka herhangi bir konu yetkili görmediği için sadece nikahı kıyıyor. Ama müftü, imam, muhtar olunca bu iş böyle değil. Bu kişiler gençleri, ‘Bundan daha iyisini mi bulacaksın’ gibi konuşarak, baskı altına alabilecekler. Bu baskıdan en büyük zararı kadınlar görecek. Müftülerin nikah kıyması, giderek din kurallarının devlet işlerini biçimlendirmesine izin verilen bir ülkede; dini nikahın, resmi nikahın yerine geçmesine sebebiyet verecek. Kadınlar bu tehlikenin farkına varmalı.
Kimse zorlanamaz
Prof. Beyza Bilgin: Esas olan yetkiyi devletin vermesidir. Devlet kayıtlara alıyor, miras hakkı korunuyorsa bunda sorun yok. Ancak sadece resmi nikahı kıydırıp, dini nikah istemeyenler olacaktır. Önemli olan onların da zorlanmaması. Sonuçta, kimse camide nikah kıymaya zorlanamaz.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Antalya sele teslim! 236 kişi mahsur kaldı: AFAD ekipleri sahaya indi!
Son dakika | İstanbul'a kar yağacak mı? Meteoroloji tarih verip açıkladı!
Diyarbakır’da 3 ayrı noktada zincirleme kaza: 21 yaralı
Aydınlı çift, bebeklerine Honda adını verdi: Hayalim gerçek oldu
TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI TAKLİT TAĞŞİŞ LİSTESİ 2024: Sahte - hileli ürünler sorgulama ekranı (guvenilirgida.tarimorman.gov.tr)