hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Kimlik ve dil hakkı güvence altına alınmalı"

    Kimlik ve dil hakkı güvence altına alınmalı
    expand

    DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, "kimlik ve dil hakkı anayasal güvence altına alınmadığı müddetçe Kürt sorununun çözülmeyeceğini" savundu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Yeni Anayasa Sürecinde Demokratikleşme ve Kürt sorunu" başlıklı konferansta konuşan Tuğluk, "anayasal vatandaşlık konusunu çok önemsediklerini" belirterek, "Yeni anayasa ile Kürt kimliğininin karının ortadan kalkıp kalkmayacağı sorusunun yanıtını aradıklarını" ifade etti.
     
    Tuğluk, "Bu soruya verilecek yanıt Kürtler açısından çok önemli. Verilecek yanıt, Cumhuriyet'ten bu yana bir şekilde aidiyet sorunu yaşan Kürtlerin Cumhuriyetle ilişkisinin yönünü, niteliğini veiçeriğini belirleyecek" dedi.
     
    "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kürt sorununa kardeşlik retoriği ile yaklaştığını ve bu şekilde sorunun çözülemeyeceğini" öne süren Tuğluk, "Kimlik ve dil hakkı anayasal güvence altına alınmadığı müddetçe Kürt sorunu çözülmeyecektir" diye konuştu.
     
    "Kürt sorununun uzun vadede çözümünün anayasa temelinde olacağı" görüşünü dile getiren Tuğluk, "Önümüzdeki üç ay içerisinde, üç ay sonrasında yaşanacak çatışmalı süreç, Türkiye açısından çok kritik bir süreç. Bu, şu an yaşanan çatışmanın çok ötesine geçebilecek bir sürecin başlama ihtimalini gözeterek bu kaygıyı ifade ediyorum" iddiasında bulundu.
     
    İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Belge de Türkiye'de "Kürt politikası yerine Kürt politikasızlığı bulunduğunu" ifade etti.
     
    "Kürt sorunu"nun Cumhuriyet pratiğinin en köklü sorunu olduğunu" öne süren Belge, "Hükümetin Başbakanı bir şeyler yapacağım diye ortaya çıksa bile, bir yerlere kabul ettirmesi gerekiyor" dedi.
     
    Hiç kimsenin sorunun çözümü için sorumluluk almadığını savunan Belge, çözüm için pratik ve somut öneriler getirilmesi gerektiğini ifade etti.
     
    TBMM 13'üncü Dönem Milletvekili Tarık Ziya Ekinci de "Kürt hareketinin küçük burjuva aydınları tarafından geliştirildiğini anlatarak, büyük burjuvazi odaklı olmadığı için bu harekete milliyetçi bir hareket denemeyeceği" görüşünü dile getirdi.
     
    Ekinci, Türk ve Kürt aydınlarını sorunun çözümü için ortak siyasi bir platform oluşturmaya çağırdı.
     
    Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Cengiz Aktar da "Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki ekonomik durumun özel bir doğu bakanlığı gerektirecek kadar ağır olduğunu" savundu.
     
    Türkiye'deki sorunların çözümü için AB sürecine sahip çıkılması gerektiğini ifade eden Aktar, "AB, önümüzdeki en makul ve somut açılımlardan bir tanesi"dedi.
     
    KONDA Genel Müdürü Tarhan Erdem de bugünkü anayasa ile idari reform yapmanın mümkün olmadığını iddia etti.
     
    "İdarireform ihtiyacının sadece Kürtlerin değil, herkesin ihtiyacı olduğunu" ifade eden Erdem, yapılacak bir idari reformun tüm Türkiye'de uygulanabilecek bir şekilde olması gerektiğini kaydetti.
     
    Erdem, "hazırlanacak anayasada yasama yetkisinin kurulacak yerel meclislere de verilmesi gerektiğini" savundu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow