hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kılıçdaroğlu'ndan MİT yasasına tepki

    Kılıçdaroğlundan MİT yasasına tepki
    expand

    CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İTÜ Evi'nde konferansa katıldı. Konferansta yaptığı konuşmada MİT Yasasında yapılması öngörülen değişikliği eleştiren Kılıçdaroğlu; "Bu kanun, Recep Tayyip Erdoğan'a devlet içinde özel çete kurma yetkisi veren kanundur" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İstanbul Teknik Üniversitesi Yüksek Mühendisleri Birliği Derneği'nde ( İTÜ Evi ) düzenlenen konferansa katılan Kılıçdaroğlu, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu: "Bize güzel bir miras bırakıldı. O bırakılan mirası aldık ilerilere taşıdık. Çok partili rejimi getirdik, yargı bağımsızlığını, medya özgürlüğünü, özel yaşamın gizliliğini. Bunların hepsi önemli kazanımlardır. Geldiğimiz noktada bu önemli kazanımların tek tek elimizden kaydığını görüyoruz. O zaman dönüp kendimize şu soruyu soracağız: Biz çocuklarımıza, babalarımızın bize bıraktıp geliştirin, daha iyiye götürün dediği bir Türkiye'yi mi bırakacağız yoksa onların ve bizim kazanımlarımızın elimizden alındığı bir Türkiye'mi bırakacağız ? Rüyalarımızdan uyanmalıyız, gerçekleri görmeliyiz, o gerçeklerle yola çıkmayız" diye konuştu.

    Türkiye'de sağlıklı bir demokrasinin olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, Post-modern bir dikta rejiminin olduğunu söyledi. CHP lideri Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti: "Bakın şimdi kendi kendimize soruyoruz; Otokrasi miyiz biz, polis devletimiyiz, yargıçlar devleti miyiz, neyiz biz ? Bu soruları tartışıyoruz. Oysa normalde tartışılmayacak gerçek şu: Türkiye'de sağlıklı bir demokrasinin olmadığı, Türkiye'de demokratik bir devletin olmadığı, hukukun üstünlüğünün büyük ölçüde yara aldığıdır. O zaman otokratik devlet değiliz, polis devleti değiliz, yargıçlar devleti değiliz. Peki biz ne devletiyiz ? Bunun adına şunu söyledik: Post-modern bir dikta rejimi ile karşı karşıyayız. Baktığınız zaman şeklen her şey var. Yargı bağımsızlığı mı?, yazıyor yasalarda. Medya özgürlüğü mü?, o da var zaten yasalarda. Güçler ayrılığı ilkesi de var Anayasa'da. Ancak gerçeğe baktığımızda bunlar Türkiye'de sağlıklı çalışıyor mu ? Hayır, hiçbirisi çalışmıyor. O zaman bu demokrasi anlayışını bir şekliyle bizim sorgulamamız gerekir. Bizim arzu ettiğimiz; insan haklarına dayalı, insan haklarını koruyan, yargı bağımsızlığı olan, güçler ayrılığı ilkesinin sağlıklı çalıştığı bir demokrasi var mı ülkemizde?
     
    "Özel yetkili mahkemeleri kaldıralım"

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Özel yetkili mahkemelerin demokrasi ayıbı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu: "Devletin kurumlarını tetikçiliğine alıştırırsan, tetikçi olarak kullanırsan, bir gün o namluların kime döneceği belli olmaz. Yapılan o. Herkese, her kişiye, hatta birbirlerine dönerler bu namlular bir gün. Yargısıyla, güvenlik kurumlarıyla illegalite batağına saplanmış, gayri meşru hale getirilmiş bir devleti sonsuza kadar ayakta tutamazsınız. Devleti gayri meşru konuma getiriyorlar. Biz özel yetkili mahkemelere karşıyız. Özel yetkili mahkemelerle hukukun üstünlüğü sağlanamaz. Onlar birer operasyon mahkemeleridir. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hayatının en büyük hatasını yapmak üzere. CHP olarak açıkça söylüyoruz: Özel yetkili mahkemeleri gelin kaldıralım. Bu rezalete Türkiye'de son verelim" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Bunun adı hukuku katletmektir"

    Son günlerde Türkiye'nin gündemini meşgul eden MİT Müşteşarı Hakan Fidan'ın savcılık tarafından ifadeye çağrılması sonrası MİT Yasasında yapılan değişikliği eleştirdi. Kanun teklifinin Başbakan Erdoğan'a 'Çete kurma' yetkisi verdiğini iddia eden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Kendi özel temsilcini savcıya sorgulatmamak adına, yaptığın kanun teklifini de kabul etmiyoruz. Bununda yeryüzünde örneği yoktur. Bunun adı hukuku katletmektir. Devlet açısında korkunç bir şeydir bu. Böyle bir anlayış olamaz. Bu kanun, Recep Tayyip Erdoğan'a devlet içinde özel çete kurma yetkisi veren kanundur. Bu yasa çıktığı zaman bunun hesabını kimse veremez. Son 40 günde yaşadığımız en tehlikeli, en trajik olay budur. Bu kanun teklifine evet diyecekler, tarih önünde sorumluluktan kaçamayacaklar."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow