hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kavgalıları barıştırdı, "halk mahkemesi kurmak" suçlamasıyla tutuklandı

    Kavgalıları barıştırdı, halk mahkemesi kurmak suçlamasıyla tutuklandı
    expand
    KAYNAKCnnturk.com

    Tunceli'de taraflardan birinin ailesinden gelen talep üzerine kavgalı iki tarafı barıştırmaya çalışan Hozat Belediye Meclisi Üyesi Serhat Boztaş, "terör örgütü adına halk mahkemesi kurmak" suçlamasıyla tutuklandı. Bir mektup kaleme alan Boztaş, Tunceli'de yaşanan "fişleme skandalının" bir sonucu olarak, polis fezlekesine dayanılarak, "hukuksuzluğa" maruz kaldığını anlattı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    TKP'li Hozat Belediye Meclisi Üyesi Serhat Boztaş 24 Nisan'da gözaltına alındı ve 3 gün sonra da "Terör örgütü adına halk mahkemesi kurarak yargılama" ve "terör örgütü propagandası" suçlamaları ile tutuklandı.

    Hozat'taki fişlemeye yeni soruşturma

    'Paralel devlet' Hozat'taki fişlemeye de girdi!

    Elazığ E Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olan Boztaş, eski çalışanı olduğu BirGün gazetesine yolladığı mektupta, tutuklanmasına yol açan süreci anlattı. Başına gelenleri hukuksuzluk olarak niteleyen Boztaş'a yöneltilen "halk mahkemesi kurarak yargılama yapmak" suçlaması ise tanıdığı iki kişinin barıştırılmasına dayanıyor.

    Fişlemeye soruşturma

    "Kavga yatışsın diye araya girmiştik..."

    2014 yerel seçimlerinde Belediye Meclis üyesi seçilen Boztaş, hakkında hazırlanan iddianamenin, Tunceli'de ortaya çıkan "fişleme skandalına" dayandığına işaret ederek, mektubunda suçlamasına dayanak oluşturan barıştırma girişimini anlattı:

    “Tutuklandık. Masumiyet karinesini ayaklar altına alan, ‘şüpheli’nin iddianameye dair tanık haklarını yok sayarak hüküm veren bir hukuksuzluğun da tanığı olarak tutuklandık. İddianamenin ayrıntılarına değinmek istiyorum. 2014 yerel seçimlerinin ardından İl Genel Meclisi üyemiz, İmar İhale Komisyonu üyesi de olan Niyazi Akgün arkadaşımız, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı Öğretmen Evi binası inşaatı, dönemin ilçe kaymakamlığı makamında yapılan ihaleyle kendisine tahsis edilen yerli bir müteahhitin fiziksel ve küfürlü saldırısına uğradı. Sebebi ise, işin bitimi aşamasında hak ediş alacağı için, il encümenimizin yerinde yaptığı incelemelerde tespit ettiği eksikliklerin giderilmesiyle ilgili girişimlerde bulunması. Rantçının, rantına halel getirmemek için başlattığı bu kavganın büyümemesi için, yine rantçının yakın akrabalarından saygın bir dostumuzun bizzat şahsıma yapılan bir çağrıyla, tarafsız kamil insanların da katıldığı bir cemaatle sorunu çözmeye çalıştık. Biraz da kültürümüzde olduğu için, üyesi bulunduğum Hozat Kültür Sanat ve Dayanışma Derneği'nde kavgadan yaklaşık 3 gün sonra il encümenimiz de dahil tarafları bir araya getirerek sorunu barışla çözdük. Ama çıkarları zedelenen ve aldığı işler nedeniyle güvenlik güçleriyle de sıkı fıkı ilişkileri bulunan müteahhidin şikayetiyle dört duvara hapsedildik. Çünkü bahsettiğim toplantıda bizler, sözde 'Terör örgütü adına halk mahkemesi kurarak yargılama' yapmışız. Aynı örgütün, 'propagandasını' gerçekleştirmişiz. Düşünebiliyor musunuz? Kavga yatışsın diye, üstelik il encümenimize saldırannın ailesinden kişilerin çağrısıyla gerçekleştirdiğimiz, onlarca tanığı bulunan, barışa hizmet eden, insancıl bir çaba, kolluk güçlerinin bir kişiye dayandırarak hazırladığı bir fezleke ile yargıya sunuldu. Dört kişinin ilk mahkemesi kim bilir kaç ay ya da kaç yıl sürecek bir esarete sebep oluyor."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow