Kaçmaz ve Eminağaoğlu'na ödül ve protesto

Antalya Barosu İnsan Hakları Merkezi'nce verilen "2009 Hukuk ve İnsan Hakları Savunucuları Ödülü"ne, eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz ve avukat Ömer Kavili layık görüldü. Bir grup avukat, ödül verilen kişileri protesto ederek salonu terk etti.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Antalya Barosu İnsan Hakları Merkezi, "yargı bağımsızlığı ve insan haklarına katkıları" dolayısıyla Kaçmaz, Eminağaoğlu ile Kavili'ye "2009 Hukuk ve İnsan Hakları Savunucuları Ödülü" verilmesini kararlaştırdı.

Basın kuruluşları ve baro üyesi avukatlara kimlere ödül verileceği açıklanmazken, avukatlara cep telefonu mesajıyla gönderilen duyurularda yalnızca ödülün ismi, tören alanı ve saati bildirildi.

Antalya Kültür Merkezi'ndeki ödül törenine, ödül verilecek isimlerden Eminağaoğlu ile Kavili katıldı. Kaçmaz ise mazeret bildirerek törene gelmedi. Osman Kaçmaz, törene gönderdiği mesajında, Antalya Barosunun verdiği ödüle layık görülmekten onur duyduğunu belirtti.

Törenin başında yapılan sinevizyon gösteriminde, "insan hakları ihlallerine ilişkin örneklere" yer verildi.

Görüntülerde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın laiklik ve cumhuriyet konusunda geçmişteki bazı konuşmalarından bölümler de yer aldı.

Antalya Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Baştuğ Çalışır, törende yaptığı konuşmada, Ergenekon davası ve 'demokratik açılım" konularında hükümete yönelik eleştirilerde bulundu.

Çalışır, Kaçmaz, Eminağaoğlu ve Kavili'nin "Devletin gücünü kendi gücüymüş gibi algılayanlara, koltuğun gücü kendi gücüymüş gibi davrananlara 'dur' deme cesaretini gösteren kişiler" olduğunu iddia etti.

Bazı avukatlar salonu terk etti

Antalya Barosu Başkanı Zafer Köken'in konuşmasını yapmak üzere kürsüye geldiği sırada avukat Hasan Burgan, ödül verilen kişilerin hukuka ve insan haklarına katkı sağlayan yönlerinin bulunmadığını belirtti.

Ödüllerin tüm üyelerin görüşlerin alınarak belirlenmesi gerektiğini savunan Burgan'a, başka avukatlar tepki gösterdi. Bunun üzerine Burgan ile birlikte bazı avukatlar salonu terk etti. Salonda kalan avukatlar da AK Parti aleyhine sloganlar atarak, gruba tepki gösterdi.

Baro Başkanı Köken, demokrasilerde bu tür tepkilerin olabileceğini, doğal karşılanması gerektiğini belirtti. Köken, ödülün, üç hukukçuya "yargı bağımsızlığına yönelik onurlu duruşlarından dolayı saygı ve destek amacıyla" verilmesi kararını aldıklarını söyledi.

Eminağaoğlu: "Laik Cumhuriyet'e yönelik tehditler..."

Törende, eski YARSAV Başkanı Eminağaoğlu'na ödülünü Antalya Barosu Başkanı Köken, avukat Ömer Kavili'ye de İnsan Hakları Merkezi Başkanı Çalışır verdi.

Ödüle layık görüldüğü için baro yönetimine teşekkür eden Eminağaoğlu, yaptığı konuşmada, Türkiye'de laik Cumhuriyet'e yönelik tehditlere yargının da alet edilmeye çalışıldığını öne sürdü.

Her geçen gün hukukun bağımsızlığı ile insan haklarından uzaklaşıldığını ve tek sesli demokrasi anlayışının yerleştirilmeye çalışıldığını iddia eden Eminağaoğlu, "İnsan hakları yargı eliyle ihlal edilir duruma gelmiştir. Yasama ve yürütme, yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmaya yönelik adımlar atmıştır" görüşünü savundu.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yargı bağımsızlığını koruyan tek kurum haline geldiğini öne süren Eminağaoğlu, yargının da kendi bağımsızlığına sahip çıkması ve tarafsız olması gerektiğini söyledi.

Yargı mensuplarının Adalet Bakanlığının izniyle telefonlarının dinlendiğini, son olarak birçok ildeki başsavcının telefonlarının dinlendiğinin ortaya çıktığını savunan Eminağaoğlu, şöyle konuştu:

"Bu ortamda kendimizi, yargıyı ve savunmayı yüceltmekle görevli hissediyoruz. Yargı bağımsızlığının kazanılması ve insan hakları ihlallerinin önlenmesi için mücadelemiz sürecek. Bunun belli bedelleri, belli sıkıntıları vardır. Her ne bedel gerektirirse gerektirsin, tek adres, tek çözüm olarak sorunları sadece hukuk çerçevesinde çözerek yürümeye devam edeceğiz. Ne tür prangalar, ne tür baskılar yaratılırsa yaratılsın, hukuk devletinin egemenliğini ve etkinliği hukuk yoluyla savunmaya devam edeceğiz."

Kavili de avukatlık mesleğini yapanların tarih boyunca despotlara, krallara, egemenlere karşı çıktığını ve toplumdaki birçok yeniliğin oluşmasında kavga verdiğini belirtti. Kavili, "Savunması çökertilmiş bir yargı asla onurlu olmayacaktır" dedi. Tören 10. Yıl Marşı'nın seslendirilmesiyle sona erdi.

"Ödülü hak eden tek kişi avukat Kavili"

Tören çıkışında gazetecilere açıklama yapan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkan Yardımcısı Münip Ermiş de Antalya ve Türkiye'de yaşanan insan hakları ihlallerine karşı bütün çağrılarına rağmen duyarlılık göstermediklerini savunduğu Antalya Barosu İnsan Hakları Merkezi yöneticilerinin, Eminağaoğlu'na ödül verdiğini belirterek, ödülü hak eden tek kişinin ÇHD'nin de üyesi olan avukat Kavili olduğunu savundu.

Türkiye'de insan hakları ihlallerinde en büyük sorumlular arasında hakimler ve yargıçların yer aldığını iddia eden Ermiş, Antalya Barosunca düzenlenen ödül töreninin de "politik" olduğunu öne sürdü.

Salonu terk eden avukatlar adına basın açıklaması yapan Mustafa Özmen, Antalya Barosunun törende, "siyasi emellerine hukuku alet eden kişilere ödül verdiğini" savunarak, ödülleri baro üyeleri olarak asla onaylamadıklarını belirtti.

Avukatlar arasındaki tartışmalar, tören bittikten sonra salon dışında da bir süre devam etti.